WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zaman aşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 17.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    Bu itibarla, mahkemesince zaman aşımı sebebi ile davanın reddi kararı yerinde olmamıştır....

    nın 146.maddesiyle aynı mahiyette olduğu ve bu madde gereğince 10 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğu ve bu sürenin geçtiği, davalının gerek icra dosyasındaki itiraz dilekçesinde, gerekse mahkememiz dosyasındaki cevap dilekçesinde açıkça zaman aşımı definde bulunduğu, zaman aşımı definin süresinde olduğu belirtilerek açılan davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir....

      GEREKÇE; Uyuşmazlık, bonoya dayalı takipte zaman aşımı nedeni ile icranın geri bırakılması talebine ilişkindir....

      Dava konusu ihtilafta uygulanacak zaman aşımı süresi taraflar arasında ödünç sözleşme ilişkisi bulunması nedeniyle TBK nun 146 maddesi gereğince 10 yıl olup davacının davalıya dava konusu bedeli 11/09/2015 tarihiyle gönderdiği sabit olduğundan dava tarihine kadar geçen sürede zaman aşımı süresi dolmamıştır. Hal böyle olunca davanın esasına girilip taraf delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken mahkemece zaman aşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşıldığından davacının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesisi usul ve yasalara uygun görülmüştür. HÜKÜM: Yukarıda açılanan nedenlerle: Davacının istinaf başvurusunun KABULÜNE, HMK 353. maddesine göre Büyükçekmece 3....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi SAYISI : 2017/696 Esas, 2023/470 Karar HÜKÜM : Zaman aşımı nedeniyle ret BİRLEŞEN 2014/517 E. HÜKÜM :Zaman aşımı nedeniyle ret BİRLEŞEN 2014/518 E. HÜKÜM : Zaman aşımı nedeniyle ret BİRLEŞEN 2014/519 E. HÜKÜM : 2, 4 ve 5 no.lu davalılar yönünden zaman aşımı nedeniyle ret; 1, 3, 6 ve 7 no.lu davalılar yönünden dava ret 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın eser sözleşmesine dayalı olarak iş sahibi tarafından yüklenicilere karşı açılan fazla ödenen bedelin iadesi talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 18.01.2024 tarihli ve 2024/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 6....

        Davacı 22/01/2021 tarihinde ödeme emrinin kanuni unsurları bulunmadığından bahisle şikayet davası açmış, icra mahkemesince yapılan yargılama sonunda şikayetin reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı borçlu istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren ödeme emrindeki kanuni unsurların bulunmadığından bahisle 7 gün içinde şikayet davası açması gerekirken, 7 günlük süre geçtikten sonra dava açtığından, şikayet dilekçesinde ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü de ileri sürülmediğinden şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken şikayetin esastan reddine karar verilmesi isabetsizdir....

        Davacıya ödeme emri 14.02.2008 tarihinde tebliğ edilmiş dava 21.02.2008 tarihinde 7 günlük sürede açılmışsa da davacı dava dilekçesinde zaman aşımı def'inde bulunmamıştır. Süresi geçtikten sonra 29.04.2009 tarihinde ıslah yolu ile de olsa zaman aşımı definde bulunması da mümkün değildir. Kaldı ki davalı taraf zaman aşımı def’i süresi içinde ileri sürülmediğinden muvafakatının olmadığını belirtmiştir. Bu durumda ödeme emrine karşı süresi içinde zaman aşımı def'inde bulunmayan davacıya sonradan bu hakkın ıslah yolu ile tanınması yerinde değildir. -Mahkemece işin esasına girilerek çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 31.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacıya ödeme emri 14.02.2008 tarihinde tebliğ edilmiş dava 21.02.2008 tarihinde 7 günlük sürede açılmışsa da davacı dava dilekçesinde zaman aşımı def'inde bulunmamıştır. Süresi geçtikten sonra 29.04.2009 tarihinde ıslah yolu ile de olsa zaman aşımı definde bulunması da mümkün değildir. Kaldı ki davalı taraf zaman aşımı def’i süresi içinde ileri sürülmediğinden muvafakatının olmadığını belirtmiştir. Bu durumda ödeme emrine karşı süresi içinde zaman aşımı def'inde bulunmayan davacıya sonradan bu hakkın ıslah yolu ile tanınması yerinde değildir. Mahkemece işin esasına girilerek çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 31.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Şikayet olunan ... vekili şikayetin reddini istemişlerdir. Şikayet olunan ... San. ve Tic. A.Ş. şikayete cevap vermemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şikayetçinin kira alacağına dayalı olarak 3 ayrı takip başlattığı ve bunlardan 8. İcra Müdürlüğünün 2012/22390 Esas sayılı takibi ile tahliye kararı aldığı, her üç dosyada da kira alacağının tahsili için hapis hakkı bulunduğu hatta 3. İcra Müdürlüğünün 2014/1848 Esas sayılı takibi kapsamında bedeli paylaşıma konu mallar hakkında defter tutulduğu, mevzuatta kira alacağının hapis hakkı ile teminat altına alındığı ve her zaman kullanılabileceği gerekçesiyle şikayetin kabulü ile yeniden sıra cetveli yapılmasına karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan ... vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre şikayet olunan ... vekilinin temyiz itirazı yerinde görülmemiştir....

              UYAP Entegrasyonu