Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Dairesinin 2019/40997 esas sayılı dosyasında davacının usulsüz tebliğ şikayeti yetkiye - borca itiraz ve takibin iptali taleplerinin ayrı ayrı reddine, Davacının 25/03/2021 tarihli hastane ruhsatı ihalesinin tedbiren durdurulması talebinin reddine karar verilmiştir....

Somut olayda mahkemenin de tespitinde olduğu üzere; usulsüz tebligat şikayetinin İİK'nun 16. maddesine dayalı olduğu ve 7 günlük süreye tabi bulunduğu, davacı borçlu vekilin İcra Müdürlüğüne verdiği 05/03/2019 tarihli itiraz dilekçesinde ödeme emrini 26/02/2019 tarihinde tebellüğ ettiğini bildirdiği ancak davacı tarafından icra dairesine yaptığı itirazdan ayrı olarak öğrenmeden itibaren yasal 7 günlük süresi içinde icra mahkemesine başvuru yapılmak sureti ile ayrıca usulsüz tebligat şikayetinde bulunulmadığı, icra müdürlüğünce borca itirazlarının süresinde yapılmadığından reddine karar verilmesi üzerine 08/03/2019 tarihi itibarı ile şikayette bulunulduğu, bu hali ile öğrenme tarihi olan 26/02/2019 tarihinden şikayet tarihi olan 08/03/2019 tarihine kadar 7 günlük şikayet süresinin geçtiği anlaşılmakla şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, şikayet ve borca itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. İİK'nın 170/a/1 hükmüne göre takibe konu senedin kambiyo vasfında bulunmadığının şikayet yoluyla ileri sürülmesi mümkün ise de bunun dinlenmesi için İİK'nın 170/a/3 hükmü gereğince borcun hiçbir şekilde kısmen veya tamamen kabul edilmemiş olması gerekmektedir. Dosya kapsamında davacı borçlunun 03/02/2021 ve 09/06/2021 tarihli duruşmalardaki beyanlarında borcu kısmen kabul ettiği bu haliyle İİK'nın 170/a hükmünün uygulanması ve senedin kambiyo vasfında olup olmadığının değerlendirilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla kambiyo vasfına yönelik şikayetin reddine karar verilmesi gerekmektedir....

vekaletname sunulmak suretiyle 09.06.2021 tarihinde borca itiraz talebi sunulduğunu, takibin durduğunu, ancak borca itiraz dilekçesinin yasal süre içerisinde sunulmadığını, aynı zamanda dilekçesinin İİK hükümleri uyarınca kanuna aykırı şekilde düzenlendiğini, usulsüz ve yok hükmünde olduğunu, takip dosyasına ibraz edilen borca itiraz dilekçesi ile takip arasında herhangi bir organik bağ bulunmadığını, esas numaraları, alacaklı taraf, takibin konusu eşleşmediğini, anılan itiraz dilekçesinde farklı bir dosya numarası ve farklı bir şirketin isminin yer aldığını, bu itiraz dilekçesine istinaden takibin durdurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müdürlüğün 09/06/2021 tarihli takibin durdurulması kararına ilişkin 15/06/2021 tarihinde itirazın geçersiz olduğu hususunda beyanda bulunduklarını müdürlükçe bu dilekçelerine karşılık 17/06/2021 tarihinde dilekçenin reddi ile takibin kesinleştirilmesine karar verildiğini, beyanla müdürlük kararının kaldırılarak takibin devamına karar verilmesini...

kesinlikle davaya konu senedin kambiyo senedi olduğuna dair bir kabullerinin olmadığını, senede karşı hem şikayet hem de borca itiraz yoluna gidilmesini yasaklayan bir yasal düzenleme bulunmadığını, bu bakımdan mahkemece şikayet yönünden davanın kabulüne karar vermesi gerekirken reddine karar vermesi hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2020 NUMARASI : 2019/628 2020/550 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa 15....

İİK'nun 53. maddesine aykırılık ise, kamu düzeni ile ilgili olduğundan İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca şikayet süresizdir. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2018/294 Esas- 2018/5254 Karar sayılı kararı) Somut olayda; davalı borçluların murisi T5 aleyhine 06/03/2020 tarihinde kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, murisin 16/01/2020 tarihinde vefat ettiği, 3 gün ve 3 aylık süre dolmadan 06/03/2020 tarihinde muris borçlu aleyhine başlatılan takipte, borçlunun öldüğünün anlaşılması üzerine, mirasçılarına ödeme emri tebliğ edildiği, ödeme emri tebliği üzerine mirasçılar vekilince, icra dairesine mirasın reddine dair karar sunularak, 21/09/2020 tarihinde itiraz dilekçesi verildiği, söz konusu itiraz üzerine müdürlükçe 01/10/2020 tarihli karar tensip tutanağı ile takibin mirasçılar yönünden durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. ''İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yetkiye ve borca itiraz, şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK.nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca ONANMASINA ve 18,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,75 TL'nin temyiz edenden alınmasına 19.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Şikayete esas olan icra takip dosyalarındaki borca itiraz edildiği, şikayet tarihi itibariyle kesinleşmiş bir takip bulunmadığı, bu nedenle sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından, Eyleme ve yükletilen suça yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE sonucu itibariyle usul ve kanuna uygun olan HÜKMÜN ONANMASINA, 12/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Temyiz Sebepleri Şikayet dilekçesindeki ve istinaf dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı ilamsız takipte teminat ve mükerrerlik iddialarına yönelik borca itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2. İİK md.170/a, İİK md. 169/a 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

        UYAP Entegrasyonu