İİK'nun 53. maddesine aykırılık ise, kamu düzeni ile ilgili olduğundan İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca şikayet süresizdir. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2018/294 Esas- 2018/5254 Karar sayılı kararı) Somut olayda; davalı borçluların murisi T5 aleyhine 06/03/2020 tarihinde kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, murisin 16/01/2020 tarihinde vefat ettiği, 3 gün ve 3 aylık süre dolmadan 06/03/2020 tarihinde muris borçlu aleyhine başlatılan takipte, borçlunun öldüğünün anlaşılması üzerine, mirasçılarına ödeme emri tebliğ edildiği, ödeme emri tebliği üzerine mirasçılar vekilince, icra dairesine mirasın reddine dair karar sunularak, 21/09/2020 tarihinde itiraz dilekçesi verildiği, söz konusu itiraz üzerine müdürlükçe 01/10/2020 tarihli karar tensip tutanağı ile takibin mirasçılar yönünden durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. ''İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir....
kesinlikle davaya konu senedin kambiyo senedi olduğuna dair bir kabullerinin olmadığını, senede karşı hem şikayet hem de borca itiraz yoluna gidilmesini yasaklayan bir yasal düzenleme bulunmadığını, bu bakımdan mahkemece şikayet yönünden davanın kabulüne karar vermesi gerekirken reddine karar vermesi hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir....
Temyiz Sebepleri Şikayet dilekçesindeki ve istinaf dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı ilamsız takipte teminat ve mükerrerlik iddialarına yönelik borca itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2. İİK md.170/a, İİK md. 169/a 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Alacaklının talebi üzerine borçluya ikinci kez ödeme emri tebliği, borçluya yeniden itiraz hakkı tanır. Ancak, borçlunun ilk ödeme emri tebliği üzerine borca ve fer'ilerine yönelik itirazları ile senet vasfına yönelik şikayet sebepleri ile icra mahkemesine başvurmasından sonra, ikinci kez ödeme emri tebliği üzerine aynı nedenlere dayalı olarak itiraz ve şikayette bulunması derdestlik teşkil eder (Hukuk Genel Kurulu'nun 16/04/2019 tarih, 2017/12- 363 esas ve 2019/462 karar sayılı ilamı). Bu durumda icra dairesince gönderilen 04/12/2018 tarihli ödeme emrinin tebliğinden sonra davacının yukarıda dava dilekçesinde 1, 3 ve 4 nolu bentlerde özetlenen borca, çek tazminatı ve komisyonuna ve senetteki tanzim tarihi yanındaki düzeltmenin geçersizliği nedeniyle senet vasfına yönelik şikayette bulunduğu İstanbul 15....
Borçluların yetkili icra dairesinden gönderilen ödeme emrine karşı süresi içerisinde borca, imzaya itiraz ve şikayet hakkı bulunmaktadır. O halde mahkemece yapılacak iş, öncelikle tebligat usulsüzlüğü şikayetinin incelenmesi bu şikayetin sonucuna göre diğer itiraz ve şikayetlerin yasal süresinde olması durumunda esastan inceleme yapılması gerekirken yasal ve yerinde olmayan gerekçe ile borçluların takipten haberdar oldukları ve takibin kesinleştiği gerekçesiyle istemin süreden reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/12/2022 NUMARASI : 2022/495 ESAS - 2022/601 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet, Borca İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Konya 3. İcra Müdürlüğü'nün 2022/8706 Esas sayılı dosyası ile müvekkilleri Husan ......
Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 03.12.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal 5 günlük süreden sonra 24.11.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya ve borca itiraz ettiği, başvurusunda usulsüz tebligat şikayetinde de bulunmasına rağmen mahkemece bu hususların gözardı edilip imzaya itirazın esastan incelenerek sonuca gidildiği görülmektedir. Mahkemece öncelikle usulsüz tebligat şikayeti yönünden inceleme yapılmalıdır. Ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiği sonucuna varılması halinde imzaya ve borca itirazın süre yönünden reddi, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunun tesbiti halinde ise, TK'nun 32. maddesi gereğince tebliğ tarihi düzeltilerek, buna göre itiraz sürede ise işin esasının incelenmesi, aksi takdirde istemin süreden reddi gerekir. O halde mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda inceleme yapılarak sonuca gidilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yetkiye ve borca itiraz, şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK.nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca ONANMASINA ve 18,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,75 TL'nin temyiz edenden alınmasına 19.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Şikayete esas olan icra takip dosyalarındaki borca itiraz edildiği, şikayet tarihi itibariyle kesinleşmiş bir takip bulunmadığı, bu nedenle sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından, Eyleme ve yükletilen suça yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE sonucu itibariyle usul ve kanuna uygun olan HÜKMÜN ONANMASINA, 12/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan Fethiye İcra Müdürlüğünün 2020/7373 Esas sayılı takip dosyasında ödeme emri tebliğ tarihinin 22/10/2020 olarak tespitine karar verildiği ve şikayet tarihi itibarı ile kararın kesinleşmediği tartışmasızdır. Davalı vekili tarafından 23/10/2020 tarihinde borca itiraz dilekçesi verildiğinden, İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra takibi durdurulması ve 23/10/2020 tarihinde konulan hacizlerin kaldırılmasına ilişkin icra memur işlemi şikayet konusu edilmiştir. İcra mahkemesi kararlarının infazı için kesinleşmesi zorunlu olmayıp, usulsüz tebligat şikayeti kararının infazı için kesinleşmesi gerektiğine ilişkin yasal bir düzenleme de bulunmadığından, davalının yasal süresi içinde borca itiraz etmesi nedeniyle takibin durdurulmasına ve itiraz tarihinden sonra konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....