takibin iptaline karar verilmesini istediği, İlk Derece Mahkemesince; ileri sürülen tüm şikayet nedenleri incelenmeksizin iflas erteleme tedbir kararına aykırı olarak takip yapıldığı gerekçesi ile şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği, alacaklının istinaf başvurusu üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; İİK'nun 179/b-2 maddesi gereğince borçlu şirket hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılmasında yasaya uymayan bir yön bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırıldığı ancak borçlu tarafından ileri sürülen diğer tüm şikayet ve itiraz nedenleri incelenmeksizin davanın reddine karar verildiği görülmüştür. 6100 sayılı HMK'nun 297. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; hükmün hangi hususları içereceği açıklanmıştır....
Ancak takip kesinleştikten sonra borç ödenmiş ise İİK 71. maddeye göre takibin iptalini isteyebilir." dolayısıyla davacının borca ve imzaya itiraz hakkı bulunmadığından zamanaşımı talebinin ise takip konusu alacak takip nedeniyle zamanaşımına uğramadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Somut olayda, davalı tarafından davacı aleyhine ilamsız icra takibine başlanmasından sonra alınan ihtiyati haciz kararına istinaden davacının malvarlığına ihtiyati haciz konulduğu, ödeme emrinin tebliğinden önce takipten haberdar olan davacının 26/08/2020 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itiraz dilekçesinin 11/10/2020 tarihinde davalı vekiline tebliğ edildiği, davalı tarafça 7 günlük yasal süre içinde itirazın iptali veya itirazın kaldırılması istemi ile dava açılmadığı tartışmasızdır. Davacının yurt dışı adresine gönderilen ödeme emri borca itiraz dilekçesinin verilmesinden sonra TK'nın 25/a maddesine göre 14/10/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davacının borca itirazı ile takibin durduğu açıktır. Bu nedenle, davalı tarafından İİK'nın 264/2 maddesi uyarınca yasal süresinde itirazın iptali veya kaldırılması davası açılmadığından, ihtiyati haciz hükümsüz hale gelmiş olup, kararda herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....
nun 62. maddesi uyarınca her türlü borca itirazın İcra Müdürlüğüne yapılması gerektiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir . İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, müvekkilinin talebinin ve başvurma gerekçesinin ödeme emrinin iptaline yönelik olduğunu , ödeme emrinin iptali istenmesine rağmen yerel mahkemenin bu talebi borca itiraz olarak değerlendirmiş olduğunu , davanın borca itiraz değil, şikayet niteliğindeki ödeme emrinin iptali davası olduğunu , İcra Dairesine ait banka adının ve hesap bilgilerinin ödeme emrinde belirtilmemesi halinde bu konudaki şikayetin kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur....
ilk derece mahkeme hükmünün kaldırılması ve yapılacak istinaf incelemesi neticesinde istinaf nedenleri de dikkate alınarak borca itiraz kararının kabulü ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir....
Öte yandan borca itirazın incelenmesi yöntemini düzenleyen İİK'nun 169/a maddesi uyarınca "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç 30 gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcu olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder." Somut olayda borca itirazın, İİK'nun 169/a maddesi uyarınca duruşma açılarak incelenmesi gerekirken evrak üzerinden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi de doğru görülmemiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sanıkların üzerlerine atılı 2004 sayılı İİK’nın 331. maddesine aykırılık suçunun soruşturma ve kovuşturmasının şikayet şartına bağlı olduğu, İİK’nın Onaltıncı Bab’ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak olan şikayetin henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve usulüne uygun bir şikayet konumuna getirmeyecektir. Somut uyuşmazlıkta, şikayete dayanak olan icra takip dosyasında ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine, borçlu tarafından açılan borca itiraz davasında, Ankara 16....
Davacı tarafça dava açılırken imzaya, borca ve faize itirazın yanında yetkiye itirazda ve kambiyo şikayetinde de bulunulmuş, mahkemece 26/09/2019 tarihinde yetki itirazı ve kambiyo şikayeti taleplerinin tefrikine, diğer talepler yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 11/10/2019 tarihli karar ile de imzaya, borca ve faize itiraz yönünden açılan davanın HMK'nın 320/4 maddesi gereği açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İİK.nun 170/a-2 maddesi gereğince hakim, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verir. Ancak bunun için, icra mahkemesine yapılan itiraz veya şikayetin beş günlük sürede olması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda borca itiraz ettiği, mahkemece, itirazın esastan reddine karar verildiği görülmüştür. İİK'nun 168/3-5. maddesi gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığına yönelik şikayet ile borca itirazın yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir....
İcra İflas Kanununun 4. maddesi uyarınca icra dairelerinin istemlerine yönelik şikayet ve itirazları bu dairenin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesi incelemekle yetkilidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir. Borçlu hem yetkiye hem de esasa itiraz etmişse, İcra Hukuk Mahkemesi, ilk önce yetki itirazını inceleyip kararı bağlar. Mahkemece yetki itirazının doğru bulunması halinde ise yani icra dairesinin yetkisiz olduğu kanısına varırsa, alacaklının itirazın kaldırılmasına ilişkin talebini reddeder. Bunun üzerine alacaklının İcra Hukuk Mahkemesinin itirazın kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararının kesinleştiği tarihten başlayarak on gün içinde, yetkisiz icra dairesine başvurarak dosyanın yetkili icara dairesine gönderilmesini istemesi gerekir. Somut olayda, ... İcra Müdürlüğünde başlatılan icra takibine karşı borçlu davalı İcra Dairesinde borca ve İcra Dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Alacaklı ......