Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/10/2019 NUMARASI : 2019/168 ESAS, 2019/922 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında İstanbul 21. İcra Müdürlüğü’nün 2019/7512 esas sayılı dosyasında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığını, tabibin Sakarya icra müdürlüğünde açılması gerekirken İstanbul’da açıldığını, müvekkilinin borcu ödediği halde senedi almadığını bu nedenle borçlu olmadığını ileri sürerek borca ve yetkiye itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiştir....

İİK'nun 17. maddesinin 1. fıkrası; "Şikayet icra mahkemesince kabul edilirse, şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir" hükmünü içermektedir. Somut olayda mahkemece alınan 13/01/2021 tarhli bilirkişi raporunda dosyaya sunulan banka kayıtları üzerinde İİK’nun 68/b maddesine göre yapılan incelemede takip tarihi (30/12/2013) itibariyle talep edilebilecek alacak miktarının 4.640.674,78 TL olduğu tespit edilmiştir. Buna göre, talep edilebilecek alacak miktarının icra emrinde istenilen 4.783.002,75 TL’den daha az olduğu 13/01/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tespit edildiğine göre mahkemece İİK'nun 17. maddesi dikkate alınarak bilirkişi raporu doğrultusunda icra emrinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, borca itirazın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    DİRENME KARARIİTİRAZ VE ŞİKAYET 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 167 ] 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 168 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki “ “İtiraz ve “ “şikayet” ” kanun yolundan dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 4. İcra Hukuk Mahkemesince itiraz ve şikayet taleplerinin feragat nedeniyle reddine dair verilen 22.10.2008 gün ve 2007/847 Esas ve 2008/1214 Karar sayılı kararın temyizen incelenmesi itiraz eden/şikayetçi/borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 27.04.2009 gün ve 2009/1502-9186 Esas ve Karar sayılı ilamı ile onanmış; itiraz eden/şikayetçi/borçlu vekilinin karar düzeltme istemi üzerine, Yargıtay 12....

      Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (itirazın yada şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 2011/12- 177 esas, 2011/300 karar sayılı 11.05.2011 tarihli kararı). Borçlunun dava tarihinden sonra, davadan açıkça vazgeçilmeksizin, borcun cebri icra tehdidi altında ödenmesi davayı konusuz kılmaz. Davacı borçluların 13/09/2022 tarihinde yasal sürede icra mahkemesine başvurarak borca itiraz ettiği, dosya borcunun ise dava tarihinden sonra 12/10/2022 tarihinde ödendiği görülmektedir. İtiraz eden borçlunun rızaen yaptığı bir ödeme bulunmayıp dosya borcunun ödenerek, icra dosyasının infaz edilmiş olması borçluların icra mahkemesi nezdindeki borca itiraz ve şikayetinin incelenmesine engel teşkil etmez....

      İcra Mahkemesinin 2019/985 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde şikayetçi tarafça işbu davaya konu icra takip dosyasına ilişkin borca itiraz istemli dava açıldığı, dava tarihinin 15/08/2019 olduğu görülmüştür. Mevcut haliyle şikayetçi tarafın takipten 15/08/2019 tarihinde haberdar olduğunun kabulü gerekir. Mahkememizde şikayet 24/08/2020 tarihinde açılmış olup yasal 5 günlük itiraz süresi aşıldıktan sonra açıldığının kabulü gerekir. Açıklanan nedenlerle şikayetin süre aşımı nedeniyle usulden reddine" dair karar verildiği görülmüştür....

      olmadığını, borca, faize ve ferilerine itiraz ettiğini belirterek itirazının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

      Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Alacaklıyı zarara uğratmak sokmak maksadıyla mevcudu eksiltmek suçunda şikayet hakkının, borçlu hakkındaki icra takibi kesinleşen suçtan zarar gören alacaklıya ait olduğu, İstanbul Anadolu 2. İcra Müdürlüğü'nün 2012/2314 esas sayılı takip dosyasında 13/02/2012 tarihinde borca itiraz edildiği, şikayetçi tarafından İstanbul Anadolu 17....

        Bu haliyle davacı vekilinin dava dilekçesinde yer verdiği icra müdürlüğünün yetkisine, borca ve fer'ilerine ilişkin itirazları fuzuli olup mahkemece bu husus ve takibin şekli gözetilmeksizin yetki itirazı uyarınca değerlendirme yapılarak sonuca gidilmesi doğru görülmemiştir. Öte yandan davacı vekilinin takip talebine ve takibin şekline göre borçluya ödeme emri gönderilmesinin gerekli ve yeterli olduğu, buna rağmen ödeme emrinin yanı sıra borçluya takip talebine aykırı şekilde icra emri gönderildiğine ilişkin iddiaları ise şikayet mahiyetinde olup icra mahkemesi nezdinde değerlendirilmesi gereken hususlardandır. Zira takibin şekline göre borçluya icra emri gönderilmesine imkan bulunmayan durumlarda borçluya gönderilen icra emrinin süresiz şikayet yoluyla iptali istenebilir. Esasen davanın konusu da bu yöne ilişkin şikayet olup mahkemece davanın mahiyetinin kavranamadığı görülmektedir....

        Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; İİK’nun Onaltıncı Bab'ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak şikayetin, henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve icra takibinin sonradan kesinleşmesinin de bu şikayeti süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir şikayet konumuna getirmeyeceği cihetle; Ödeme emrinin borçluya 30/06/2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından 01/07/2016 tarihinde borca itiraz edildiği, takibin durduğu, alacaklı tarafından itirazın iptali davası açıldığı, itirazın iptaline ilişkin ... (Kapatılan) 6....

          Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; İİK’nun Onaltıncı Bab'ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak şikayetin, henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve icra takibinin sonradan kesinleşmesinin de bu şikayeti süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir şikayet konumuna getirmeyeceği cihetle; Ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu tarafından 22/04/2014 tarihinde borca ve yetkiye itiraz edildiği, takibin durduğu, alacaklı tarafından itirazın iptali davası açıldığı, itirazın iptaline ilişkin Büyükçekmece 2....

            UYAP Entegrasyonu