"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Şikayetçiler tarafından, ... ili, ... ilçesi,...Mahallesi, 7316 ada,12 parselde kayıtlı taşınmazın borçlu hissesi üzerinde istihkak iddiasında bulunulduğu belirtilerek icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece istihkak iddiasının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İstihkak iddiası İİK'nun 96 ve devamı maddeleri uyarınca sadece taşınır mallara ilişkin olarak ileri sürülebilir....
Mahkemece; davacı tanıklarının beyanları ve ... kayıtlarına, daha önce borçlu şirkette çalışan 9 işçinin istihkak iddiasında bulunan 3. kişi şirkette çalışmaya devam ettiği borçlu ve 3. kişinin faaliyet alanlarının aynı olduğu davalı şirketler arasında organik bağ bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının istihkak iddiasının kaldırılmasına, tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; ........ Müdürlüğü işlemini şikayet, mümkün olmadığı takdirde İİK'nin 99. maddesi uyarınca istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. 1. Davanın açılması harca tabi usuli bir işlemdir. Davanın açılması nedeniyle alınacak yargı harçlarının türü, ödeme yeri, zamanı ve usulü 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun 27 ve devamı maddeleri ile bağlı tarifede gösterilmiştir. Harcın eksik yatırılması halinde yapılacak işlemler ve izlenecek yol ile harcın yatırılmaması ve yaptırımı aynı Kanunun 27. ve 32. maddelerinde belirtilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, Ankara 1. İcra Müdürlüğü'nün 2009/6108 sayılı takip dosyasından, borçlunun davalı bankadaki hesabına haciz konulduğunu, ancak bankanın borçlu ile yaptığı sözleşmeden kaynaklanan takas ve mahsup hakkını kullandığını ileri sürdüğünü belirterek İİK'nun 99. maddesi gereğince bankanın (3. kişinin) istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı 3. kişi banka vekili, borçlu ile yapılan kredi sözleşmesi gereğince borçlunun hesapları üzerinde rehin, takas ve mahsup hakları olduğunu ve bankanın bu kanuni rehin hakkını kullandığını savunarak davanın reddini istemiştir....
Mahkemece toplanan delillere göre; “vergi kaydı,fatura ve kira sözleşmesi birlikte göz önüne alındığında mahcuzların borçluya ait olmadığı, istihkak iddiasının kabulü gerektiği” gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına ve davacı yararına %15 tazminata karar verilmiş; hüküm,davalı (alacaklı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1.Dava üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir....
Mahkemece toplanan delillere göre; “alacaklı vekiline istihkak davası açması için 7 gün süre verilmişse de istihkak iddia edenin borçlu ... firmasının yetkilisi olduğu,dolayısıyla üçüncü kişi konumunda bulunmadığı, dava açması konusunda alacaklı vekiline süre verilmesine ilişkin işlemin Mahkeme kararı ile iptal edildiği” gerekçesi ile davanın konusu kalmadığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmiş,hüküm, davalı (üçüncü kişi) vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1.Dava alacaklı tarafından İİK’nun 99. vd. maddeleri uyarınca açılan “istihkak iddiasının reddi” isteğine ilişkindir. Çanakkale İcra Hukuk Mahkemesi’ne ait 17.01.2008 gün, 348-10 sayılı Karar, icra memuru işleminin hatalı olduğu yönünde yapılmış şikayet başvurusu sonucunda verilmiştir ve somut olayda İİK’nun 99. maddesinin uygulanmasının hatalı olduğunu belirleyici niteliktedir....
No:16/A Bandırma/BALKESİR adresindeki hacizde borçlu T5 tutanağını imzaladığını ve hiçbir itirazda bulunmadığını, borçlu şahıs ile istihkak iddiasında bulunan şahıs arasında organik bağ olduğunu ve ticareti T3 üzerinden yürütüldüğünün tespit edildiğini belirterek, bu nedenle; istihkak davasının kabulüne, menkul malların borçlu T5 aidiyetinde olduğuna karar verilmesine, 3. Kişinin istihkak iddiasının reddine, şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davacının davasının kabulü ile, 3. şahsın istihkak iddiasının reddine, dair karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesi kararına karşı, davalı-3. kişi vekili yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunmuş, gerekli harçlar yasal süresinde yatırılmıştır....
Mahkemece toplanan delillere göre; “dava konusu aracın 22.12.2008 tarihinde yakalanarak bağlandığı, davacının bu tarihte hacizden haberdar olduğu, davacının yakalama nedenini bilmediği ve haczi 06.01.2009’da öğrendiği şeklindeki iddiasının hayatın olağan akışına uymadığı, davanın 7 günlük yasal süresi içinde açılmadığı” gerekçesi ile süresinde yapılmayan istihkak iddiasının reddine karar verilmiş;hüküm, davacı (üçüncü kişi) tarafından temyiz edilmiştir. Dava üçüncü kişi tarafından İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açılan “istihkak” davası niteliğindedir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle haczi öğrenme tarihine göre istihkak iddiasının 7 günlük yasal hak düşürücü süre içinde yapılmadığının anlaşılması karşısında, davacı (üçüncü kişi) ......
Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; 15/08/2018 tarihli dava dilekçesi ile sabit olduğu üzere, davacı tarafından davanın konusunun “İcra memur muamelesini şikayet, istihkak iddiasına itiraz” olarak tanımladığını, davacı tarafından açıklamalar kısmında da istihkak iddiasının reddi talebinin açıkça belirtildiğini, netice ve talep kısmında da “…istihkak iddiasının reddine karar verilmesinin...” talep edildiğini, buna göre davacının taleplerinin maddi ve hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili olduğunu gösterdiğini, Mahkeme tarafından davacının belirsiz yahut çelişkili taleplerine karşılık HMK’nun 31.maddesi gereğince; “davayı aydınlatma ödevi” çerçevesinde davacıdan açıklama istemesi gerekirken bu yönde bir karar vermeksizin davayı sadece şikayet olarak değerlendirerek hüküm kurmasının usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, kaldı ki; davanın sadece Şikayet olarak değerlendirilmesinin müvekkili şirket açısından adil yargılanma hakkının bir unsuru olan HMK’nun 27. maddesinde de açıkça...
DEĞERLENDİRME : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca göre dava açmak üzere alacaklı vekiline süre veren icra memur işlemini şikayet ve İİK'nın 99. maddesi uyarınca alacaklının açtığı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi isteğidir. İzmir 28. İcra Müdürlüğünün 2016/12384 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı davacı tarafından borçlu T3 Ekip... Ltd. Şti....
İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2004/277 sayılı takibin devamı kararı ile istihkak davası açmak üzere kendilerine süre verildiğini, aynı mahcuzlarla ilgili haczedilmezlik şikayetlerinin kabulü yönünde kesin hüküm bulunduğunu belirterek istihkak iddiasının kabulü ile memurluk işleminin iptaline ve mülkiyeti davacıya ait ekipman üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....