nun l69. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup bu iddianın kabulü halinde aynı kanunun 169/a-5 maddesi gereğince takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken başvurunun İİK 170/a maddesi kapsamında şikayet olarak vasıflandırılarak takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekir ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İstanbul Anadolu 1....
yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, tebliğnameye uygun olarak İİK'nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının DÜŞÜRÜLMESİNE, 23.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İİK’nun 347.maddesinde düzenlenen bir yıllık süre geçtikten sonra 13.02.2007 tarihinde şikayetçi olduğunun anlaşılması karşısında şikayet hakkının düşürülmesi kararı yerine yargılamaya devamla sanıkların beraatine karar verilmesi yasaya aykırı olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu durum yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasından “sanıkların atılı suçtan ayrı ayrı beraatlerine” ifadesi çıkarılarak yerine "müştekinin şikayet hakkının İİK’nun 347.maddesi gereğince düşürülmesine" yazılmak suretiyle hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8.maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’un 322.maddesi gereğince düzeltilerek ONANMASINA, 20.04.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....
Kararı, şikayet olunan ... vekili temyiz etmiştir. Dava, sıra cetveline şikayet istemine ilişkindir. 2004 sayılı İİK'nın 101. maddesi uyarınca hacze takipsiz iştirak koşullarını taşıyan şikayetçinin İİK'nın 206/4-C maddesi uyarınca, son bir yıl içinde tahakkuk etmiş olan nafaka alacağı rüçhanlı olacağından (İİK m. 140/3) şikayetçinin nafaka alacağına münhasır olmak üzere iştirak edilen alacağın haciz tarihinden geriye 1 yıllık kısmının (davada geçen süre hariç) rüçhanlı olacağı düşünülmeden tüm alacak üzerinden şikayetin kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle şikayet olunan ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın şikayet olunan yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Maddesinde gösterilmiş olup buna göre İcra Mahkemesi'nce 85. maddenin uygulanma biçimi, İcra Dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yedieminin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, taşkın haciz itirazı, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, satış talebinin reddi, süresinde satış istememesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263. maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, İcra Mahkemesi'nin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlar, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası, İİK 36. maddeye ilişkin kararlar kesin nitelikte olup istinaf kanun yoluna başvurulması mümkün değildir....
SONUÇ: Borçlu vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK' nun 366 ve 6100 HMK 'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK' nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK' nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.05.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
İcra Dairesinin 2012/11120 esas sayılı dosyasından yapılmasına karar verildiğini, bu takibin 13/11/2012 tarihinde açıldığını, 20/11/2012 tarihinde satış talebinde bulunulduğunu, alacaklı tarafından 14/06/2013 tarihinde ipoteğe konu taşınmaz hakkında satışın düşürülmesinin talep edildiğini, takibin açılmasından itibaren yasal olarak 1 yıl içerisinde satış istenmesi ve istenmiş satıştan vazgeçilmiş ise yine aynı süre içerisinde yeniden satış istenmesi gerekirken dosyada bu hususların hiçbirisine riayet edilmediğini, takibin yasal olarak düştüğünü, İİK 150/e maddesi uyarınca takibin düşürülmesi için icra dairesine talepte bulunduklarını beyan ederek Adana 6....
Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır." şeklinde düzenlendiğini, İcra İflas Kanununun söz konusu bu maddesine bakıldığında, şikayet süresinin muamelelerin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün olduğunun görüleceğini, söz konusu davanın süresinde açılmadığı için davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, esasa yönelik cevaplarında ise; davacı tarafın haksız ve hukuka aykırı olarak davayı açtıklarını, dava dilekçesi içeriğinde "Kanuna açık aykırılık nedeni ile kamu düzenine ilişkin yapılan iş bu şikayet süresiz şikayete tabi bir durum içermektedir." denildiğini, ancak İİK md. 16'da şikayet sebeplerinin gösterildiğini, söz konusu dava dilekçesindeki şikayet sebebinin İİK md. 16'da belirtilmiş olan şikayet sebepleri arasında bulunmadığını, Kamu düzenine ilişkin yapılacak şikayetin kanunda düzenlenmediğini, bu yüzden kamu düzenine ilişkin söz konusu şikayet yapılamayacağını, kaldı ki kamu düzenine ilişkin şikayet sebeplerinin varlığının kabul edilmesi halinde bile...
gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, tebliğnameye aykırı olarak, İİK'nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının DÜŞÜRÜLMESİNE, 12/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, satış talimatına konu icra takibin yönelik itiraz ve şikayet hakkında verilen karara ilişkin temyiz incelemesinin henüz sonuçlanmadığını ve kararın kesinleşmediği, şikayet hakkında verilen kararın temyiz tarihinin satış talimatı yazılması tarihinden önce olduğu, takibin iptaline yönelik şikayet keşinleşmeden ve borçlunun satışın durdurulması talebi olduğu halde satışa gidilmesi ve bu hususta satış için talimat yazılmasının usul ve yasaya uygun olmadığı belirtilerek şikayetin kabulüne karar verilmiştir....