WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2009/335 E. sayılı dosyasında ise, 13.01.2009 tarihinde genel takip yolu tercih edilerek takibe başlandığı, taşınmaza 14.01.2009 tarihinde ihtiyati haciz konduğu, ödeme emrinin borçluya 29.01.2009 tarihinde tebliğ edildiği ve satış avansının 14.10.2010 tarihinde yatırıldığı anlaşılmıştır. İİK'nın 168. maddesi uyarınca kambiyo senetlerine özgü takip yolunda ödeme emrine karşı itiraz ve şikayet süresi 5 gün, ödeme süresi ise 10 gün olup, bu takip şeklinde ödeme süresi geçmeden kesin haciz (İİK'nın m.78/1) konulamayacağından, henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczinin 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, İİK'nın 264. maddesi uyarınca 10 günlük ödeme süresinin geçmesiyle kesinleşerek, sıra cetveli açısından kesin haczin hüküm ve sonuçlarını doğuracağı nazara alınmalıdır....

    Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.nun 172. maddesine göre, ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte icra dairesine bildirmeye mecburdur. Somut olayda, alacaklı tarafından iki adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takibe başlandığı, borçluya ödeme emrinin 12/05/2015 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlunun 14/05/2015 tarihinde mahkemeye başvurarak itiraz ve şikayette bulunduğu görülmektedir. Borçlunun başvurusu kambiyo senetlerine mahsus iflas yolu ile takipte icra müdürlüğünün yetkisine itiraz, imzaya itiraz ve iflas erteleme davasında verilen tedbir nedeniyle takibin iptaline ilişkin şikayet olup, İİK.nun 172. maddesi gereğince icra müdürlüğüne yapılması zorunludur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu sıfatıyla icra emri tebliğ edilen ... vekili, takibe dayanak ilamda hükmün..... aleyhine tesis edilmiş olmasına rağmen vekil edeni aleyhine ilamlı takip yapılmasının usulsüz olduğunu, belirterek icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi üzerine, hüküm şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir. İlamlı icrada borçlu ilam aleyhine olan yani ilama göre borçlu olan kişidir. İlamlı icrada borçlu yedi gün içinde icra dairesine başvurarak icra emrine itiraz ediyorum demek suretiyle ilamlı icra takibini durdurma imkanına sahip değildir....

        Bu ödeme emrinin gönderilmesiyle birlikte yeni bir borca itiraz süresi başlar ve borçlu tarafından takip türünün genel haciz yoluyla ilamsız takip olması sebebiyle yasal 7 günlük süre içerisinde borca itiraz edilmesi gerekir. Her ne kadar davacı borçlu yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılan takibin yetkili icra müdürlüğünde devam ettiğini ileri sürmüş ise de, bu husus sadece takibin başlatılmasına ilişkindir. Yoksa yetkisiz icra dairesinde yapılan icra işlemleri geçerliliğini korumaz. Bu sebeple, yetkisiz icra müdürlüğünde yapılan borca itiraz yetkili icra müdürlüğünde başlatılan takipte geçerli olmayıp, yetkili icra müdürlüğünde gönderilen ödeme emrine itiraz edilmediğinden takibin kesinleşmesi sonrasında takibe devam edilerek haciz işlemlerinin yapılması usul ve yasaya uygundur....

        İİK'nun 62. maddesi uyarınca; genel haciz yoluyla yapılan takibe karşı itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 7 gün içerisinde dilekçe veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. Tüzel kişiler aleyhine yapılan takiplerde, borçlu tüzel kişinin organı (temsilcisi) ödeme emrine itiraz edebilir. Somut olayda, borçlu şirket adına icra dairesine verilen 27.11.2014 havale tarihli itiraz dilekçesinde borçlu şirket adına borçlu şirketin yetkili temsilcisi olmayan ...'ın itiraz ettiği, borçlu şirketi temsil ve...'nın yetkili olduğu görülmektedir. Bu durumda borçlu şirketin süresi içinde icra dairesine yaptığı geçerli bir itiraz olmadığından icra dairesince takibin devamına karar verilmesi gerekirken takibin durdurulmuş olması, "bir hakkın yerine getirilmemesi" niteliğinde olup, İİK.nun 16/2. maddesi uyarınca süresiz olarak şikayet konusu edilebilir....

          Somut uyuşmazlıkta; ipotekli taşınmaz malikinin şikayetlerinin bir kısmının 7 günlük süreye, bir kısmının da süresiz şikayete tabi olduğu görülmekle birlikte, icra emrinin şikayetçiye 16.7.2021 tarihinde tebliğ edildiği, 7 günlük itiraz süresinin son gününün ise 23.7.2021 olup, son gün, resmi tatil olan Kurban Bayramı tatiline rastladığı için şikayet süresinin, tatili takip eden ilk iş günü olan 26.7.2021 tarihinde biteceği tespit edildiğinden, 24.7.2021 tarihinde icra mahkemesine yapılan başvurunun süresinde olduğu anlaşılmıştır. O halde mahkemenin, şikayetçinin icra emrine yönelik itirazlarını 7 günlük süre içerisinde ileri sürmediğine yönelik gerekçesi yerinde olmadığından, mahkemece şikayetçi ipotek borçlusu tarafından ileri sürülen şikayet ve itiraz nedenlerinin incelenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

            İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından, icra takibinin sebebinin gösterilmemesinin tamamen uygulanan programdan kaynaklandığını, davalının icra takibine konu olayı bildiğini ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini, davalının ödeme emrine karşı şikayet yoluna başvurabileceğini, vekalet ücretinin de yanlış tespit edildiğini ileri sürerek kararın kaldırılması talep edilmiş ise de; Mahkemece tarafların delilleri toplanmadan davanın reddine karar verildiği, davacının davaya dayanak olarak ileri sürdüğü icra takibinin ilamsız icra takibi olduğu, davacı alacaklının ilamsız icra takibinde davalının borçlu olduğu miktarı gösterdiği, davalının Çorum 3....

            İlk derece mahkemesi tarafından ''...Uyuşmazlık; usulsüz tebliğ ile icra takibine, ödeme emrine, faize, faiz oranına ve borcun tüm ferileri, zamanaşımına yönelik şikayet niteliğindedir. İcra dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklılar vekili tarafından davacı borçlu hakkında icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçlunun "Esat Caddesi No:73/4 Küçükesat/Ankara" adresine 02/04/2019 tarihinde " ...iş yeri yetkilisi çarşıda olduğundan daimi çalışan Kemal Ateş'e" tebliğ edildiği, dosyanın 06/10/2021 tarihinde yenilendiği, borçlu tarafından 14/11/2022 tarihli talep dilekçesinde "...icra takibine, ödeme emrine, faize, faiz oranına, borca ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiği" müdürlüğün 14/11/2022 tarihli karar tensip tutanağı ile "...Dosya borçlusu T1 dosya borcuna 14/11/2022 tarihinde itiraz etmiştir. Dosya incelendiğinde ödeme emrinin 02/04/2009 tarihinde tebliğ ediliğinden itiraz süresinde olmadığından talebin reddine takibin devamına karar verildiği" görüldü....

            Mahkemece, ihtilaf tüketici kredisinden kaynaklandığından İcra Mahkemesi'nin görevsizliğine, talep halinde ve karar kesinleştiğinde ... Tüketici Mahkemelerine gönderilmesine karar verilmiş ve karar her iki taraf vekilince temyiz edilmiştir. Borçlu hakkında yapılan takip, taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip olup, rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takiplerle ilgili İİK'nun 147. maddesinde “ödeme emrine itiraz hakkında 62. maddeden 72. maddeye kadar hükümlerin uygulanacağı” hükmüne yer verilmiştir. İİK'nun 62. maddesinde ise “itiraz etmek isteyen borçlunun itirazını, ödeme emri tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecbur” olduğu düzenlenmiştir.Somut olayda; araç hakkındaki yakalama kararının kaldırılmasına ilişkin şikayet dışındaki talepler borca itiraz niteliğinde olup İİK'nun 62. maddesi gereğince İcra Müdürlüğü'ne yapılması gerekir....

              Şikayet konusu olan 18/02/2021 tarihli müdürlük kararında ve aynı tarihli kapak hesabında, hesaplama tarihindeki altın kuru dikkate alınarak hesaplama yapılmış ise de, dayanak ilamda aynen iadenin mümkün olmaması durumunda talep edilebilecek miktarın açıkça belirtildiği, örnek 2 icra emrinde de; ''mal yedinizde bulunmazsa ilamda yazılı değerinin alınacağı'' ibaresinin yazılı olduğu, müdürlük tarafından aynen iadenin mümkün olmaması durumunda ilamda belirtilen miktarlar esas alınarak dosya hesabı yapılması gerekirken, belirtilen şekilde hesaplama yapılması hukuka aykırıdır. Her ne kadar, ilk icra emrine itiraz edilmediğinden artık bu hususun ileri sürülemeyeceği belirtilmiş ise de; ilama aykırılık şikayetleri süresiz şikayet konusu olup, müdürlük tarafından yapılan kapak hesabına yönelik olarak ileri sürülmesine engel bir durum mevcut değildir. Kaldı ki, müdürlükçe yapılan hesaplama icra emrine de aykırılık oluşturmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu