Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Ceza Mahkemesinin 07/10/2020 tarihli kararı ile kabulüne karar verilmiş olması karşısında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 271/2. maddesi hükmü gereğince, itirazın konusu hakkında da bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmasında, 2- Ödeme emrinin sanığa 09/07/2018 tarihinde tebliğ olunduğu, her bir nafaka alacağı taksit miktarında bir aylık ödeme süresi bulunduğu gibi sürenin başlangıç tarihinin tespitinde icra emrinin tebliğ tarihinin esas alınması gerektiği, somut olayda ise icra ödeme emrinin sanık ve müdafiine 09/07/2018 tarihinde tebliğ edildiği cihetle, her bir aya ilişkin taksit borcunun o ayın 9'undan başlayarak takip eden ayın aynı gününe kadar 1 ay zarfında ödenmesi gerektiği, müşteki vekilinin 07/02/2019 tarihli şikayet dilekçesi ile 2018 Aralık, 2019 Ocak ve Şubat ayları nafaka borcunun ödenmediğinden bahisle şikayetçi olduğu anlaşıldığından, 2019 Ocak ve Şubat aylarına ilişkin nafaka borcunun henüz ödeme süresinin dolmadığı...

    Mahkemece, şikayet olunanın alacaklı olduğu dosyada borçluya gönderilen ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiği ve haciz tarihleri dikkate alınarak yapılan sıra cetvelinin doğru olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddeleri ve tüzüğün 18. maddesi uyarınca tüzel kişilere tebliğ, yetkili mümessillerine ve bu kişilerin bulunmadıkları tebligat memuru tarafından tevsik edildiği takdirde hazır olan şirket memur ve müstahdemlerine yapılması gerekir ( HGK.'nun 1988-12-266 E., 11034 K. sayılı kararı) Somut olayda, dava dışı borçluya Adana 7. İcra Müdürlüğü'nün 2010/7732 sayılı dosyasından çıkarılan ilk ödeme emrinin “gösterilen adres kapalı olup, işyerinin taşındığı” belirtilerek bila tebliğ iade edildiği, aynı adrese ikinci kez çıkarılan ödeme emrinin "şirket yetkilisi bulunmadığından daimi işçi ...’ya" tebliğ edildiği anlaşılmıştır....

      Anılan yasa hükümlerine göre imzaya, borca, yetkiye itiraz ve kambiyo hukuku bakımından şikayet ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süreye tabidir. İcra dosyasının incelenmesinde, ödeme emrinin borçluya 22.12.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 27.12.2018 tarihinde açıldığı görülmektedir. Borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik iddiasının bulunması ve Mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin yerinde görülmeyerek reddedilmiş olması yasal süresi içerisinde yapılan itirazların incelenmesine engel teşkil etmez. Kaldı ki borçluya ödeme emrinin tebliğine ilişkin mazbatada haber bırakılan komşu, kapıcı, yöneticinin kim olduğunun yazılı olmadığı, bu haliyle ödeme emrinin borçluya tebliğinin TK'nın 21/1, Tebligat Yönetmeliğinin 35/f ve 30 ile 31. maddelerine aykırı ve usulsüz olduğu anlaşılmaktadır....

      Borçlu .... hakkında ise takip yapılmadığı halde kendisine ödeme emri gönderilmesi doğru olmadığından, adı geçen şirkete gönderilen ödeme emrinin iptali gerekir. O halde mahkemece, adi ortaklık adına yapılan şikayetin kabulü ile adi ortaklığın taraf ehliyetinin bulunmaması nedeniyle hakkındaki takibin iptaline ve hakkında takip yapılmadığı halde kendisine ödeme emri gönderilen .... yönünden ise ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        İcra Müdürlüğü'nün 2020/4134 Esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında takip başlatıldığını, icra müdürlüğünce senedin kambiyo vasfını içerip içermediğinin yasa gereği resen denetlenmek zorunda olduğunu, takip dayanağı çek ile ilgili muhatap banka tarafından " karşılıksızdır" işlemi yapılmadığını, karşılıksız işlemi yapılmayan çekin kambiyo senedi vasfına sahip olmayacağını, icra müdürlüğü tarafından yapılan işlemin İİK 168/1 maddesine aykırı olduğunu ileri sürerek ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından şikayet edene ödeme emrinin 29/07/2020 tarihinde tebliğ edilldiği, buna rağmen 5 günlük hak düşürücü süreden sonra 18/09/2020 tarihinde şikayetin yapıldığı, ödeme emrinin tebliğ işleminin üç aşamalı olarak usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğinin anlaşıldığı gerekçesi ile şikayetin süre aşımından reddine karar verilmiştir....

        Davacı borçlu vekili istinaf başvurusuna cevap dilekçesinde özetle: Dava dilekçesindeki beyanlarını aynen tekrar ederek, Davalı taraf, usulsüz tebligat ve tebligatın iptali konusunda ayrımı konusunda yanılgıya düştüğünü, şikayetin ödeme emrinin, icra emrinin iptaline veya usulsüz tebligat ile ilgili olmayıp, icra takip dosyasından borçlu asile yapılan tebligatın iptaline yönelik olduğunu, alacaklının istinaf dilekçesinde belirtmiş olduğu Yargıtay Kararlarının ödeme emrinin iptaline ve icra emrinin iptaline ilişkin olup iş bu dosya ile bir ilgisinin bulunmadığını belirterek istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        -K A R A R- Şikayetçi vekili, dava dışı şirket aleyhine başlattıkları icra takiplerinin 24.04.2008 tarihinde kesinleştiğini, şikayet olunan tarafından yapılan icra takibinde ise borçluya çıkan ödeme emrinin bila tebliğ döndüğünü, borçlu şirket temsilcisinin 04.04.2008 tarihinde icra müdürlüğüne gelerek tebligatı aldığını beyan etmek suretiyle takibi kesinleştirmeye çalıştığını, ödeme emri tebliğ edilmeden konulan hacizlerin geçersiz olduğunu, borçlunun haricen takibi öğrenmesinin takibi kesinleştirmediğini, bu durumda şikayet olunanın hacizleri geçersiz olduğundan, ... 8. İcra Müdürlüğü'nün 2008/4512 sayılı takip dosyasında hazırlanan sıra cetvelinde şikayet olunana ayrılan payın müvekkiline verilmesi gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Şikayetçi vekili Av.... 16.10.2008 tarihli şikayetten feragat dilekçesi vermiş, aynı zamanda şikayet olunan vekili olduğu için de şikayet olunan vekilliğinden çekilme dilekçesi vermiştir....

          tarih ve ... sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararıyla; dava konusu İstanbul İli, Eyüpsultan İlçesi,... Köyü, ... Mevkii ... parselde yer alan taşınmazı 18/04/2014 tarihinde davacı şirketin Hazineden satın aldığı, davalı idare tarafından dava konusu taşınmaza ilişkin olarak 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait emlak vergisinin, taşınmaz kültür varlıklarının korunmasına ait katkı payının ve 6736 sayılı Kanun kapsamında Ağustos ila Aralık dönemlerine ait ödenmeyen taksitlerin tahsili amacıyla dava konusu ödeme emrinin tanzim ve tebliğ edildiği, dava konusu ödeme emrinin 2017, 2018, 2019 yıllarına ilişkin vergi ve katkı payı alacaklarına ilişkin kısmı yönünden; Mahkemeleri tarafından verilen ... tarih ve E:... K:......

            İcra Dairesinin 2020/672 E. sayılı dosyası ile müvekkiline yeniden ödeme emri tebliğ edilmiş olup, taraflarınca süresi içerisinde bu dosya için de asıl borca, fer’ilerine, ödeme emrine, faiz oranına ve işlemiş faize itiraz edildiğini, ... İcra Müdürlüğünün 2020/672 E. sayılı ilamsız icra takibine ilişkin dosyadan müvekkiline gönderilen ödeme emrinin 26.10.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, bu ödeme emri ekinde takibe dayanak belgenin bulunmadığını belirterek ödeme emrinin iptalini talep etmiştir. II....

              DAVA Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; borçluya ait taşınmazın satıldığını, düzenlenen sıra cetvelinde ihale bedelinin şikayet olunanlar arasında garame yapıldığını, ilk kesin haczin müvekkili dosyasından yapıldığını, müvekkili alacağının sıra cetvelinde 1. sırada olması gerektiğini, şikayet olunan ...nin haczinin ihtiyati haciz olduğunu, hacze iştirak koşullarının da oluşmadığını ileri sürerek müvekkili alacağının sıra cetvelinde 1. sıraya alınmasını talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet olunan ...nin vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin ihtiyati haciz kararı aldığını, ilamsız takip başlatılarak borçluya ait taşınmazın ihtiyaten haczedildiğini, borçlulara ödeme emrinin tebliğ edildiğini ihtiyati haczin kesin hacze dönüştüğünü, sıra cetvelinin usulüne uygun olduğunu savunarak şikayeti reddini istemiştir. Şikayet olunan ... şikayete cevap vermemiştir. III....

                UYAP Entegrasyonu