Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle toplanan delillerle zina gerçekleşmemiş ise de davalı-davacı kadın dava dilekçesinde şiddetli geçimsizlik hukuki nedenine de dayandığından verilen boşanma kararının sonucu itibariyla doğru bulunmasına ve hükümde Türk Medeni Kanunu 164. maddesinin yazılmasının maddi hataya dayalı olduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 79.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (kadın) tarafından, müşterek çocuk için hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası yönünden; davalı-davacı (koca) tarafından ise her iki boşanma davası ve ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı (koca)'nın ziynet alacağına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, davalı-davacı (koca)'nın, eşine bağımsız konut temin etmeyip onu kendi annesi ile oturmaya zorladığı ve eşine hakaret ettiği, buna karşılık davacı-davalı (kadın)'ın da kocasına hakaret içeren sözler söylediği anlaşılmaktadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı vekili açılan boşanma davasının terk hukuki sebebine ( TMK.md. 164 ) dayalı olduğunu 2.3.2006 ve 21.03.2006 günlü oturumlarda açıklamıştır. Taraflardan bu konuda delil listelerinde yer alan delilleri toplanmadan “taraflar arasında boşanmayı gerektirecek şekilde şiddetli geçimsizlik olduğunun ve evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının davacı tarafından ispatlanamadığı ” gerekçesi ile eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır....

        Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle, davacının, davalı müvekkilini bir eş olarak görmediğini, onu horgördüğünü, aşağıladığını, geri zekalı şerefsiz demek suretiyle hakaret etttiğini, müvekkilinin ailesine karşı hep olumsuz tavır takındığını, davacının epilepsi hastası olması nedeniyle Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesinde tedavi gördüğünü, doktor kucağında çocuk tutmamasını, eline bıçak almamasını, çaydanlık tutmamasını ve yüksek balkona çıkmamasını tavsiye ettiğini, ancak davacının bu tavsiyeleri hiç önemsemediğini, müvekkiline haber vermeden sürekli dışarılarda olduğunu, taraflar arasında şiddetli geçimsizlik olduğunu ancak kusurun davacı-karşı davalıda olduğunu, bu nedenlerle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın Ankara Mahkemelerine gönderilmesine, mal rejimi (Eşya) davasının tefrik edilmesine, davacının davasının reddiyle ve karşı davanın kabulüyle, tarafların şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmalarına, davacının maddi, manevi tazminat ve nafaka taleplerinin...

        Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek özetle, dinlenilen tanıkların taraflar arasındaki şiddetli geçimsizlik konusunda bilgi ve görgüye sahibi olduklarını, erkeğin hakaret ettiğini ve kovduğunu, evlilik birliğinin devamının imkansız hale geldiğini açıkça ortaya koyulduğunu, davalı eşin evlilik birliği süresince kadına olan hakaret ve fiziksel şiddetine komşuların da şahit olduğunu, tarafların her ikisinin de iralerinin boşanma yönünde olduğıunu, 2018 yılından bu yana evlilik birliğini yeniden kuramadıklarını, vekâlet ücretinin 2022 yılı tarihindeki tarife üzerinden hükmedilmesinin gerektiğini, ziynet eşyasına ilişkin delillerin eldeki dosyada toplandığını ve tefrik edilmeksizin de eldeki davada görülmesinin mümkün olduğunu ve nafakanın artırılması gerektiğini belirterek davanın reddi, nafakaların miktarı, vekâlet ücreti ve ziynet alacağının tefriki yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini...

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır. Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden davalı erkeğe yüklenen kusurların gerçekleştiği, kararın sadece erkek tarafından istinaf edilmesi nedeni ile kadına yüklenen kusurlar kesinleştiği gibi erkeğe ilave kusurlar verilerek erkeğin hukuki durumunun aleyhine ağırlaştırılamayacağı, erkeğin, kadının ek kusurunu da ispat edemediği, gerçekleşen olaylarda erkeğin ağır kusurlu, kadının hafif kusurlu olduğu anlaşılmış, erkeğin kusur belirlenmesine yönelen istinafı reddedilmiştir....

          Davalı-karşı davacı vekilinin ziynet eşyası alacağına ilişkin istinafına gelince, karşı dava ile ziynet eşyası olarak 9 adet üçlü burma bilezik, 1 adet geniş bilezik ve 43 tane çeyrek-yarım altın şeklinde olan ziynet eşyasının davacı-karşı davalı erkekte kaldığının iddia edildiği, davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından karşı davaya ilişkin verilen cevap dilekçesinde bu miktarlara karşı çıkılmadığı ancak ziynet eşyalarının davalı-karşı davacı kadın tarafından yanında götürüldüğünün savunulduğu, tanık T1 beyanlarından davalı-karşı davacının tedavisinde ziynet eşyalarının bir kısmının harcandığı, tanık Alev Akbıyık'ın beyanları ile davalı-karşı davacının müşterek haneden ayrıldığında üzerinde ziynet eşyasının bulunmadığı anlaşılmakla, ziynet eşyalarının davacı-karşı davalı erkek tarafından alındığı ispatlandığı, fakat iade edildiği hususunun davacı-karşı davalı erkekçe ispatlanamadığından, bu yöne ilişkin istinaf başvurusu kabul edilerek hükmün kaldırılması ve yeniden davanın esasına...

          yönde etkileyen davalıdan 50.000 TL manevi tazminat taleplerinin olduğunu, 500,00 TL yoksulluk nafakası taleplerinin bulunduğunu, tarafların şiddetli geçimsizlik nedeni ile boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 17 yıldır evli olduklarını, taraflar arasında 5- 6 yıldan beridir şiddetli geçimsizlik olduğunu, davalının olumsuz tutum ve davranışları nedeniyle müvekkilinin bu evliliği devam ettirebilecek güçlerinin bulunmadığını, tarafların bir araya gelmelerinin ve müşterek hayatı yeniden kurma ihtimallerinin bulunmadığından bu nedenle, tarafların boşanmalarına, müşterek çocuklarının velayetinin kendisine verilmesini talep etmiştir....

          Davacı, davalı aleyhine şiddetli geçimsizlik den boşanma davası açtığı, boşanma davasının açılacağını bilen davalının şirketteki hisselerini,danışıklı(muvazaalı)olarak satdığını ileri sürerek tasarrufun iptalini ve davacıya icra yolu ile haciz ve satışını isteme hak ve yetkisinin tanınmasına karar verilmesi istenmiştir. Davanın aile konutu niteliğinde olmadığı, isteğin aralarındaki edinilmiş mallara Katılma rejimi kapsamında bir hak iddiası içermediği ve mal rejiminin tasfiyesine yönelik bir istek mevcut olmadığı, Tasarrufun İptali olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Kartal 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 18.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu