Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20/12/2018 tarih 2015/596 Esas 2018/513 Karar sayılı kararının HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, 2- Davacı tarafından açılan el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davalarının ayrı ayrı reddine, " karar verilmiştir. Dairemiz kararının temyizi üzerine, Yargıtay 7.Hukuk Dairesinin16/02/2023 gün 2021/8300 esas 2023/937 karar sayılı kararı ile;"...Davacı tapuda kayıt maliki olup ayni hak sahibidir. Davalı ise yükleniciden temlike dayalı şahsi hak sahibidir. Kural olarak hakların yarışmasında ayni hakka üstünlük tanınması gerektiğinden Bölge Adliye Mahkemesince şahsi hakka üstünlük tanınarak davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir." gerekçesiyle bozulmuştur. D)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, el atmanın önlenmesi, ecrimisil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince kabulüne dair verilen karar Dairemizce kaldırılmış ve davanın reddine karar verilmiştir....
Somut olayda; Davacı vekili,dava dilekçesinde,kiralanana kiralayan tarafın haksız el koyması nedeniyle mahrum kalınan kardan kaynaklanan alacak talebi yanında “elde edecekleri geliri elde etmiş olsalardı yapacakları yatırım ve yeni işletmeler ile kazancı üzerinden doğacak kazanç nedeniyle elde edilemeyen gelir nedeniyle doğan zararı için şimdilik 100TL, 29.05.2003 tarihinde el koyma sebebi ile işletmeye ait teçhizat ve buna benzer şeyler yönünden zararları olan 200 TL, munzam zararları (...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/142 esas ve 280 karar sayılı ilamında belirtilen haksız tahliye nedeniyle davacıya ödenmesi gereken 20.000 TL yi geç ödemesi nedeniyle paranın işletmede kullanılamamasından kaynaklanan) yönünden 100 TL,ayrıca (...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/142 esas ve 280 karar sayılı ilamında davacı lehine tespit edilen 20.000 TL üzerindeki bakiyenin) dilekçelerin 9 madde B bendi gereğince 100 TL, stoktaki el konulan mallar dolayısıyla uğranılan zarar için 21.09.1998 tarihinden itibaren...
Davacı vekili; davaya konu bağımsız bölümün müvekkili tarafından 15.09.2011 tarihinde satın alındığını, davalının satın alma tarihi itibariyle taşınmazda oturan bir kişi olduğunu, davalı ile yapılan görüşmelerde bağımsız bölümün 15.10.2011 tarihinde tahliye edilmesi ve 450 TL kira parası ödenmesi konusunda mutabakata varıldığını, ancak davalının kiralananı tahliye etmediği gibi kira parası, elektrik ve su fatura borçlarını da ödemediğini belirterek, satın alma tarihinden itibaren 4.500 TL 10 aylık kira, 66 TL ihtarname masrafı, 1.118 TL elektrik ve 368 TL su fatura bedelinin tahsili ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı ise taşınmazda kiracı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece kira ilişkisinin varlığının davacı tarafından kanıtlanamadığı, bu durumda davanın genel hükümler çerçevesinde el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davası olarak görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Uzunköprü Asliye Hukuk ile Uzunköprü Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacıların tapuda kayıtlı taşınmazlarına davalının elattığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminde bulundukları, davalının ise savunmasında kira ilişkisine dayandığı, davacıların dava dilekçesindeki davalının elatmasının önlenmesine, taşınmazın kendilerine teslimine istemlerinin, taşınmazın tahliyesi anlamında değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.'nın 8/II-I maddesi gözetilerek uyuşmazlığın çözümünde sulh hukuk mahkemesi görevlidir....
Ve Tic. A.Ş. Ve ... yönünden 1.075,07-TL asıl alacak, 318,22-TL mahrum kalınan kar payı olmak üzere toplam 1.393,29 TL üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek %18,00 mahrum kalınan kar payı ile birlikte DEVAMINA, - Takibin davalı ...Ş. yönünden 1.000,00-TL asıl alacak, 367,50-TL mahrum kalınan kar payı olmak üzere toplam 1.367,50 TL üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek %18,00 mahrum kalınan kar payı ile birlikte DEVAMINA, 2-Alacak likit olduğundan asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 3-1.000,00 TL gayrinakdi alacağın davalılarca davacı bankada açılacak hesapta depo edilmesine, 4-Harçlar yasası gereği alınması gereken 95,18-TL harçtan peşin alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 50,78-TL harcın davalılardan tahsiline, 5-7155 sayılı Kanunun 23....
ın 01/11/2016 tarihinde ölmesine rağmen davalının taşınmazda oturmaya devam ettiği ve önceki malik ...'ın ise dava konusu yeri davacı ...'ya 28/12/2018 tarihinde devrettiği, 2. TBK’nın 310 uncu maddesi gereği sözleşmenin kurulmasından sonra kiralanan herhangi bir nedenle el değiştirirse yeni malikin kira sözleşmesinin tarafı olacağı, 3. Aynı yasanın 356 ıncı maddesi uyarınca kiracı ile aynı konutta oturan mirasçılarının sözleşmeye uydukları sürece taraf olarak kira sözleşmesini sürdürebilecekleri, 4. Davalının mirasçısı olarak taşınmazda oturmaya devam ederek kira sözleşmesini devam ettirdiği, 5. Yeni malik olan davacının ilgili kira sözleşmesinin tarafı olmakla kira sözleşmesinin feshi sağlanmadan davalı tarafa haksız el atmadan ötürü el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerinde bulunamayacağı, 6....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dava intifa hakkına dayalı el atmanın önlenmesi istemine ilişkin olup, somut olayda tek satıcılık (bayilik) ilişkisine yönelik bir uyuşmazlık bulunmadığından, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 30.112010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, mülkiyet ve şahsi hakka dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 683 ve devamı maddeleri. 3. Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin hak sahibi olmayan zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır....
Taraflar arasındaki miras payına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davalı yönünden reddine, davacı yönünden kabulüne karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacılar miras payına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminde bulunmuşlardır. II....
Selçuk'un yaptığı kira sözleşmesinin de aynı yasal düzenlemeler gereğince diğer ortakları bağlamayacağı” açıklanmıştır. Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde bozma ilamında açıklanan bu kısım dikkate alınmaksızın yeniden “davalıların sözleşmelerde belirtilen miktar kadarıyla yer kullandıkları, diğer hissedarların paylarına tecavüz etmedikleri iyiniyetli oldukları” gerekçesiyle şahsi hakkı mülkiyet hakkının önüne geçirecek şekilde davanın reddine karar verilmiştir. O halde; yukarıda açıklanan bilgiler ışığında mahkemece davalıların haklı ve geçerli bir neden olmaksızın geçersiz olduğu açıklanan satış ve kira sözleşmelerine yani şahsi hakka dayanarak dava konusu taşınmazı tasarruf altında bulundurduğu dikkate alınarak ve davacının tapudan kaynaklanan mülkiyet hakkına değer verilmek suretiyle elatmanın önlenmesi davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....