Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Apartman yönetimi adına yöneticinin dava açabilmesi için apartman yönetimi ile davalı yüklenici arasında akdî ilişkinin bulunması gerekir. Somut olayda apartman yönetimi ile davalı yüklenici arasında akdî ilişki bulunmadığından daire malikleri tarafından yetki verilse dahi yönetici yükleniciye karşı akdî ilişkinin bulunmaması nedeniyle bu nitelikte bir davayı açamaz. Ancak ...’nın 19.02.2004 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşmesi nedeniyle davalı yüklenici ile şahsi olarak akdî ilişkisi bulunduğundan, kendisine ait bağımsız bölümler ile ortak yerlerdeki eksik ve kusurlu işlerden payına düşen miktar için dava açması mümkündür....

    Davalı anne istinafında, dedenin çocukları göstermediğini, bu nedenle şahsi ilişkiye itiraz ettiğini bildirmiş ise de, mahkemece, müşterek çocuklar ile davalı anne arasında yeterli ve uygun şekilde şahsi ilişki tesis edildiği, mahkemenin vasi tayini için Sulh Hukuk Mahkemesi'ne ihbarda bulunduğu, annenin müşterek çocukları icra yolu ile görebileceği, şahsi ilişkinin infazı hususunda Dairemizce değerlendirme yapılamayacağı, çocuklara da henüz vasi tayin edilmediği anlaşılmakla davalı annenin şahsi ilişki kararına yönelik istinaf talebinin esastan redidne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuğun velayetinin tarafına verilmesini, aksi kanaatte olunması durumunda müşterek çocukla aralarındaki kişisel ilişkinin artırılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacının velayete ilişkin davasının feragat nedeniyle reddine, şahsi ilişkinin artırılması talebinin kabulü ile davacı baba ile müşterek çocuk arasındaki şahsi ilişkinin tesis ve devamına karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve vekalet ücreti yönlerinden, istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    Günü sabah saat 10:00 dan aynı gün akşam saat 17:00 ye kadar olmak üzere şahsi ilişki kurulduğu görülmüştür. Davacı dilekçesinde müşterek çocuk ile davacı babanın ayrı şehirlerde yaşadıkları, bu nedenle haftasonları görüşebilmelerinin mümkün olmadığını belirterek müşterek çocuğun yaz tatilinde 1 ay davacının yanında geçirmesi suretyile şahsi ilişki kurulmasını talep etmiştir. Davalı anne her ne kadar çocuk ile baba arasındaki yatılı olmayacak şekilde şahsi ilişki kurulmasını istemiş ise de; sosyal inceleme raporu, tanık anlatımları, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davalı baba ile müşterek çocuklar arasındaki şahsi ilişkinin daraltılmasını gerektirecek, çocuğun yüksek menfaatleri aykırı olağanüstü bir durum tespit edilememiştir. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır....

    Hukuk Dairesi 2019/7998 E 2020/4919 K) Bu açıklama ışığında çocuklarla anne arasında kurulan yatılı şahsi ilişki çocukların üstün menfaatine uygun görülmemiştir. Şahsi ilişkiye dair verilen kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden değişen durum ve şartlara göre her zaman şahsi ilişkinin düzenlenmesi istenebileceğinden, annenin çocuklara yönelik tehlike arz edecek zarar verecek bir davranışı da bulunmadığından gözetim olmaksızın ve yatılı olmayacak şekilde şahsi ilişki düzenlenmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-) Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KISMEN KABULÜ ile; İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 2. bendinin KALDIRILARAK, bu bent yerine YENİDEN HÜKMÜ TESİSİNE, BUNA GÖRE; 1- ) İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 2....

    Cevap dilekçesinde ise velayeti kendisine bırakılan davalı anne, davacı baba ile şahsi ilişki kurulan dönemlerde bir sorun yaşanmadığını, davacının her istediğinde müşterek çocuğu görebildiği ileri sürülmüştür. Bilindiği üzere velayetin kendisine bırakılmadığı taraf ile çocuk arası şahsi ilişki kurulan sürelerde tarafların tercihi dikkate alınabilir. Özellikle kesintisiz şahsi ilişki kurulan dönemde çocuğun kişisel gelişimi açısından ebeveynleri ile daha fazla vakit geçirme imkanı sağlanması sebebiyle istisnai durumlar haricinde çocuğun yararı vardır. Yine kesintisiz şahsi ilişki kurulan dönemde, velayet kendisine bırakılan taraf için bağımsız ve bireysel vakit geçirme imkanı ortaya çıkar. Müşterek çocuğa bakım nedeniyle ortaya çıkan bazı sorumluluklardan ari olarak bu sürenin tesis edilmesinde hem çocuk hem de velayetin kendisine bırakıldığı ebeveynin faydası gündeme gelir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Velayetin değiştirilmesi talebinin REDDİNE, Amasya Aile Mahkemesinin 2021/744- Esas, 2022/13- Karar sayılı ilamı ile davacı baba ile çocuk arasında kurulan şahsi ilişkinin değiştirilmesi talebinin KISMEN KABULÜNE; *Her ayın 2. Ve 4. Hafta sonu Cumartesi günleri saat 10:00'dan Pazar günleri akşam saat 19:00'a kadar, dini bayramların 2. Günü saat 10:00'dan 3.günü akşam saat 19:00'a kadar, her yıl Sömestr tatilinin ilk haftası Cumartesi günü saat 10:00'dan ilk haftasının bitimi Cumartesi günü saat 19:00'a kadar, her yıl Temmuz ayının birinci günü saat 10.00'dan Temmuz ayının 30. günü saat 19.00'a kadar, BABALAR gününde sabah saat: 10:00 da akşam saat: 19:00 a kadar, bizzat baba tarafından çocuğun teslim alınarak süre bittiğinde yine bizzat baba tarafından anneye teslim edilmek suretiyle aralarında şahsi ilişkinin tesisine, "karar verilmiştir....

    Somut olayda;Mahkemece görüşü alınan uzman Deniz Koçoğlu 04.10.2016 tarihli raporunda"...taraflar ve çocuk ile yapılan görüşmeler sonunda şahsi ilişkinin düzenlenmesine ilişkin net bir kanı oluşmadığı için oluşturulacak şahsi ilişkinin ve belirtilen cinsel istismar öyküsünün hastanelerin psikiyatri bölümünde ayrıntılı olarak incelenmesinin,bu süreç içerisinde baba ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin her ayın 2 nci hafta sonu cumartesi günleri saat 13:00 ile 17:00 arasında uzman denetiminde oluşturulmasının ,hastaneden gelen rapor doğrultusunda sürecin tekrar değerlendirilmesinin uygun olacağını", Yine uzman Sadık Gürbüz Buldurucu 08.02.2018 tarihli raporunda"...çocuk ile baba arasında ki şahsi ilişkinin devam edebileceği ancak babanın şahsi ilişki sırasında çocuğa yönelik ısrarcı olmaması,annesi hakkında olumsuz hiç bir yorumda bulunmaması,ebeveynlerin ayrılsalar da çocuk üzerinde ki annelik ve babalık görev ve sorumluluklarının devam ettiğini,çocuklarında büyüme ve gelişme döneminde...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık, nafaka ve şahsi ilişkinin yeniden tesisine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden tarafların boşanmalarına velayete yönelik kararın istinaf edilmeksizin kesinleştiği, kadının istinafının kusur tespitini kapsamadığı bu nedenle taraflara yüklenen kusurların da kesinleştiği inceleme konusunun çocukla baba arasında kurulan şahsi ilişki ile nafaka miktarına yönelik olduğu ilk derece mahkemesince idrak çağında bulunan müşterek çocuk Selim Can hakkında bulunduğu ülke adli makamlarına istinabe evrakı düzenlenerek sosyal inceleme raporu aldırılmadığı çocuğun yaşam koşulları babası ile olan diyaloğu şahsi ilişkiye yönelik talep ve görüşlerinin tespit edilmediği, mahkemece de dinlenmediği tanıkların müşterek çocukla baba arasında şahsi ilişkinin düzenlenmesinde esas alınabilecek tarzda olumlu ya da olumsuz bir beyanda da bulunmadıkları velayet ve ferisi olan şahsi ilişkinin kamu düzenine ilişkin olduğu gözetilerek kadının bu yöne temas eden istinaf talebi doğrultusunda sosyal inceleme raporu aldırılması imkan olduğu takdirde çocuğun mahkemece...

      UYAP Entegrasyonu