Öte yandan itirazın kaldırılmasına karar verilmeksizin doğrudan tahliyeye hükmedilmesi de hatalı olmuştur. İİK.’nun 269/b-1. maddesi son cümlesi uyarınca itirazın kaldırılması istenilmeden tahliye talebinde bulunulamayacağı gibi bazı ayrık durumlar dışında mahkemece itirazın kaldırılması kararı verilmeksizin tahliyeye de karar verilemeyeceğinden kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ve davalılar verilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 30.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/229 Esas KARAR NO : 2023/679 DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 06/04/2023 KARAR TARİHİ : 23/10/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin alacağı için takip başlattıklarına ancak davalının takibe kısmen itiraz ettiğini bu itirazın haksız olduğunu öne sürmüş itirazın iptalini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde takibe konu faturaya esas işin yapılması sırasında davacının adına ve hesabına onun işinin gördürüldüğünü, gördürülen bu iş bedelinin itiraz edilen tutar kadar olduğunu öne sürmüştür. Ara buluculuk dava şartının yerine getirildiği görülmüştür. Davaya esas takip dosyasının incelenmesinde takibe itirazın 1 haftalık süresi içinde yapıldığı itirazın iptali davasının 1 yıllık süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulü ile itirazın 1.800....
Mahkemece, dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda itirazın 30.000 dolar üzerinden iptaline, işlemiş faiz ve icra inkar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davanın kabulüne dair mahkemenin ilk kararının temyizi üzerine dairemizce, davacının davasının itirazın iptalini, alacak davasını olduğunun davacı tarafından açıklanması ve sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden bozulmuş, davacı akabinde davanın itirazın iptali davası olduğunu bildirmiştir. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için, usulüne uygun açılmış bir icra takibinin bulunması, davalının süresinde itirazda bulunması ve davacı alacaklınında süresi içinde itirazın iptali davası açması gerekir. Davacının 24.4.1997 tarihinde icra takibi yaptığı, davalının süresi içinde itirazda bulunduğu, davacınında süresinde eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır....
Bu durumda işlemiş faize ilişkin itirazın iptali talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece “...itirazın iptali ile takibin 2006/14627-16424devamına” denilmek suretiyle işlemiş faiz yönünden de itirazın iptaline karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 3-Davacı, icra takibinde 5.402.061.750 TL asıl alacak, 3.762.061.750 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.164.000.000 TL üzerinden, toplam alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte takip başlatmış olup, mahkemece “itirazın iptaline, takibin devamına” denilmek suretiyle işlemiş faiziyle birlikte toplam alacak üzerinden faize faiz yürütülmüş olmaktadır ki bu durum Borçlar Kanununun 104/son maddesinde düzenlenen “faize faiz yürütülemez” hükmüne aykırı olup, kabul şekli bakımından ayrıca bozmayı gerektirir. Ne var ki bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK.nun 438/7. maddesi gereğidir....
İİK. 67/1 maddesi " Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. " düzenlemesini getirmiştir. Bu yasal düzenleme doğrultusunda yapılan icra takibine borçlunun itiraz etmesi halinde davanın bir yıllık süre içinde açılması zorunludur. Bu süre sukutu hak süresidir. Ne var ki, bu sürenin başlaması için itirazın alacaklıya tebliği zorunludur. Yasada bu sürenin itirazın alacaklıya tebliğinden başlayacağı açıkça vurgulanmıştır. Yasa koyucu bu sürenin sukutu hak süresi olması, bu bağlamda hakkı söndüren bir süre olması nedeniyle alacaklının borçlunun itirazlarına tam olarak muttali olması, bunun da ancak itirazın tebliği yoluyla olacağını öngördüğünden 2012/17538-25057 sürenin tebligatla başlayacağını kabul etmiştir....
Mahkemece, itirazın iptaline konu icra takip dosyasında düzenlenen ödeme emrinin davalı borçluya 01.12.2010 tarihinde tebliğ edildiği, itirazın ise yasal 7 günlük itiraz süresi geçirildikten sonra 10.12.2010 tarihinde yapıldığı, bu haliyle duran bir takibin olmadığı gerekçesiyle koşulları oluşmayan dava hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, araç satış sözleşmesine dayalı bakiye satış bedelinin tahsiline yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İtirazın iptali davasında usulüne uygun olarak başlatılmış ve itirazla durmuş bir takibin varlığı dava şartıdır....
Müdürlüğünün 2013/3638 Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 10.086,56TL asıl alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte devamına karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davası İİK'nın 67. maddesi uyarınca borçlunun itirazı ile duran geçerli bir takibin devamını sağlamak üzere açılır. İİK'nın 67. maddesi hükmü gereğince, takip alacaklısı itirazın iptali davasını mahkemede açmışsa, mahkemece öncelikle ... dairesinin yetkisinin araştırılması ve şayet buna ilişkin itiraz yerinde değilse borcun esasına karşı itirazın incelenmesine geçilerek hüküm kurulmalıdır. Takibin başlatıldığı ... dairesinin yetkisiz olduğu sonucuna varılıyor ise; o zaman, mahkemece borcun esasına yönelik itirazın incelenmesine geçilmeksizin takibin yetkili ... dairesinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın bu yönden reddine karar verilmelidir. (......
KARAR Borçlu aleyhine başlatılan ilamsız takipte borçlunun itirazı üzerine, alacaklı tarafından açılan itirazın iptali davasında, ... 8....
Sulh Ceza Hakimliğince itirazın yasal süresinde olmadığından bahisle reddine karar verilmiş ise de; Dosya kapsamına göre, bahse konu kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın şikayetçi'ye 17.11.2017 tarihinde tebliğ edilmesi ve itirazın son gününün de Cumartesi gününe rastlaması karşısında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 39/4. maddesi gereğince itiraz süresinin son gününün resmi tatil gününe rastlaması nedeniyle, itiraz süresinin tatilin ertesi günü biteceği, bu halde şikayetçi vekilince 04.12.2017 tarihinde yapılan itirazın süresinde olduğu gözetilmeden, itirazın kabul edilerek esastan incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesi, Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden, Antalya 4....