İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davalının İhtiyati hacizlerin kaldırılması konulu dilekçesinin taraflarına 28.07.2022 tarihinde tebliğ edilmiş ve beyanda bulunmak üzere taraflarına süre verilmiş ancak 01.08.2022 tarihinde henüz beyanda bulunulmadan ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına verilmiş olduğunu ve bu karar nedeniyle müvekkilinin hak kaybına uğramış olduğunu, teminat karşılığı ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesinin, İİK md. 266 gereği İcra Hukuk Mahkemesi'nden istenebilecekken, yerel mahkemece red kararı yerine ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davalı tarafından ihtiyati haczin kaldırılması konulu dilekçe içeriğinde yer alan hususların, gerçeğe aykırı iddia ve beyanlar olup, ihtiyati haczin devamına karar verilmesinin gerekmekte olduğunu, davalı tarafından, müvekkilinin alacağının bertaraf edilmesi gayretiyle birtakım hukuki işlemler yapılmakta olup, bu hususun...
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2020/335 Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davasının açıldığını, borçlu vekilinin icra müdürlüğüne talepte bulunarak dosyaya nakit ödeme geldiğinden bahisle hacizlerin fekkini talep ettiğini, bunun üzerine de icra müdürlüğünce 18.08.2020 tarihinde hacizlerin fek edildiğini, müdürlüğün hacizlerin kaldırılması yetkisinin bulunmadığını, takibin durdurulmasının ihtiyati haciz uygulanmasına engel olmayacağını, ihtiyati hacizler kesin hacze dönüşmediğinden dosyaya yatan bedellerin alacaklıya ödenemeyeceğini, dosya borcu infazı mümkün değilken infaz olduğundan bahisle hacizlerin kaldırılamayacağını, 18.08.2020 tarihli kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek hacizlerin fekki kararının kaldırılmasına, yargılama gider ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/811Esas sayılı dosyasında dava açıldığını ve derdest olduğunu, hatta taraflar arasında yine aynı konuya ilişkin bulunan Dikili İcra Müdürlüğü'nün 2014/311Esas sayılı dosyasındaki hacizlerin kaldırılması talebinin reddedilmesi üzerine yapılan şikayet neticesinde Dikili İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2016/78Esas 2017- 67Karar sayılı kararı ile hacizlerin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın hukuka uygun olduğu belirtilerek yeniden haciz talebinde bulunulduğunu, itirazın iptali için süresinde açılmış bir dava olduğunda, ihtiyati haczin akıbeti dava sonucuna göre belirleneceğinden ihtiyati haczin geçerliliğini koruduğunu, ancak süresinde itirazın iptaline ilişkin dava açılmadığında takibin düşürülmesine karar verileceğinden ihtiyati haczin hükümsüz kalacağını, buna rağmen icra müdürlüğünce 03.08.2018 tarihli tensip zaptı ile, daha önce 23.06.2017 tarihli karar ile reddedilen talebin hiçbir gerekçe gösterilmeden ve daha önceki red kararını kaldırır merci...
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/157 esas, 2019/239 karar sayılı dosyanın UYAP sureti ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, borçlu olmadığının tespiti ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı vekili İDM'nin 14/02/2022 tarihli davalı vekilinin ihtiyati haczin kaldırılmasına yönelik talebinin reddine ilişkin ara kararını istinaf etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı T3 vekili süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde; yapılan haciz taşkın haciz olduğunu, davaya konu olan borcun 350.000,00 TL olduğunu, ihtiyati haciz konulan mal varlığının ise değer olarak borcun kat ve kat üstünde olduğunu, Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarında da taşkın haczin yapılamayacağının belirtilmiş olduğunu, mahkemece keşif yapılarak mal varlığı değeri bilinerek taşkın hacizlerin kaldırılması gerekirken verilen ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddi kararının hukuka ve usule aykırı olduğunu beyan ederek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, İİK'nın 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Talep dava konusu bir kısım taşınmaz üzerindeki ihtiyati hacizlerin kaldırılması kararına yapılan itirazın reddi kararına istinafa yöneliktir....
Yukarıda belirtilen ilkelere ve yasal düzenlemelere göre İstanbul Anadolu 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/249 E. sayılı dosyasında verilen 02.07.2014 tarihli tedbir kararında ihtiyati haciz kararlarının infazına dair herhangi bir açıklama bulunmayıp, ihtiyati haciz icra takip işlemi olmadığından anılan tedbir kararı ihtiyati haciz kararının infazını engellemez. Başka bir deyişle ihtiyati haciz icra takip işlemi olmadığından 02.07.2014 tarihli ihtiyati tedbir kararı ihtiyati hacizlerin infazını kapsamaz. 27. İstanbul Anadolu 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/249 E. sayılı dosyasında verilen 02.07.2014 tarihli ara kararda hükmedilmeyen ihtiyati haciz kararlarının infazı ile ilgili tedbire 25.07.2014 tarihli ara kararda hükmedildiği görülmektedir. 25.07.2014 tarihli ara kararın, 02.07.2014 tarihli ara kararının tavzihi adı altında verilmiş yeni bir karar olduğunun kabulü gerekir. Mahkeme kararları verildiği andan itibaren hüküm doğurur....
İcra Müdürlüğünün 2018/13390 E. sayılı takip dosyasından ihtiyati hacizlerin tatbik edildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 266. maddesinde yer alan; “..takip başladıktan sonra bu yetki icra mahkemesine geçer” hükmü gereği, tasarrufun iptali davasının davalısı konumundaki şikayetçi hakkındaki ihtiyati haciz kararının asıl takibin başlatıldığı icra dosyasında tatbik edilmesi nedeni ile teminat karşılığında ihtiyati hacizlerin kaldırılması isteminin icra mahkemesince değerlendirilmesi gerekir. O halde, İlk Derece Mahkemesince, şikayetçinin teminat karşılığında ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına yönelik isteminin esasının incelenip değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi; Bölge Adliye Mahkemsince de istinaf başvurusunun esastan reddi isabetsizdir....
Alacaklı isterse itirazın kaldırılması isterse itirazın iptali davası açmakta serbesttir. Bu iki davanın da yedi günlük süre içinde açılması gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup, itirazın tebliği ile başlar. İtiraz tebliğ edilmedikçe bu süre başlamaz. Alacaklının itirazın kaldırılması yolunu seçmesi halinde, kanun koyucu itirazın kaldırılması kararının maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmeyeceği gerçeğinden hareketle bir düzenleme yapmıştır. Buna göre davanın reddi halinde hak kaybı yaşanmaması için alacaklıya ikinci kez itirazın iptali davası açması hakkı tanınmıştır. Bu hakkın ret kararının tebliğ veya tefhiminden itibaren yedi gün içinde kullanılması gerekmektedir. Görüldüğü üzere İİK'nun 264/2- son cümlesi özel bir hüküm olup itirazın kaldırılması davasının açılması ve bu davanın ret edilmiş olması haline özgülenmiştir. Bu durumda önemli olan itirazın kaldırılması davasının açılıp açılmadığı, açılmış ise ret kararı verilip verilmediğidir....
Tüketici Mahkemesi’nin 2020/550 E. sayılı dosyasının 09/11/2020 tarihli ara kararı ile tesis edilen 14/01/2021 tarihli ihtiyati tedbirin kabulüne yönelik kararın kaldırılması ve istinaf nedenleri doğrultusunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Konut satış sözleşmesi ve ekleri, Tapu kaydı, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ihtiyati tedbir talepli taşınmazın tapu kaydındaki ipoteklerin ve tüm hacizlerin kaldırılması, taşınmazın takyidatlardan arındırılması, eksik ve ayıplı ifa nedeniyle uğranılan zararın tahsili, değer kaybı nedeniyle indirim bedelinin tahsili, olmadığı taktirde ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir....
İLK DERECE MAHKEMESİ'NİN 11/11/2020 TARİHLİ DURUŞMADAKİ 2 NOLU ARA KARARININ ÖZETİ : Mahkemece "...İpoteği kaldırılması talebi hakkında yargılama sonunda karar verilebilecek olması, taşınmazın devri halinde davanın konusuz kalacak olması ve bunun yeni uyuşmazlıklara neden olacak olması, davacının tüketici olması ve dosyada ödeme belgelerinin mevcut olması, tarafların hak ve yarar dengesinin de gözetilmesi gerekmesi nedenleriyle, iki hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere ihtiyati tedbire itirazın reddine..." karar verilmiş, 19/11/2020 tarihinde de itirazın reddine ilişkin aynı mahiyette gerekçeli ara karar yazılmıştır....