Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 12/12/2019 gün ve 2018/4402 Esas 2019/7373 Karar sayılı ilamı ile mahkememize gelmiş olup, mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapılan mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete kasko sigortasıyla sigortalı ... plakalı araca, davalı sigorta şirketine Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı ... plaka sayılı aracın 12.02.2015 tarihinde % 75 kusurlu olarak çarpması neticesi sigortalıya ödenen tazminatın borçlulardan tahsili talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış olduğunu, kaza sonucunda düzenlenen trafik kazası tespit tutanağında; davacı araç sürücüsü ..., asli kusurlu olarak belirtilmiştir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/121 Esas KARAR NO : 2022/921 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 17/06/2021 KARAR TARİHİ : 24/10/2022 KARARIN YAZILMA TARİHİ : 22/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı borçlunun maliki olduğu aracın karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı olduğunu, aracın 27/02/2018 tarihinde poliçe genel şartları ve karayolları trafik kanunu'na aykırı bir şekilde kullanılması sebebiyle dava dışı ........ sevk ve idaresindeki ........ plakalı aracına çarpması sonucu çift tarafla maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, yaşanılan kaza sonrasında kaza yerini terk eden sigortalı aracın dava dışı sürücüsü .........'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ASKİ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko sigortalı aracın park halinde bulunduğu sırada davalıya ait su borularının patlaması nedeniyle zarar gördüğünü, sigortalıya 3.113,31 TL hasar bedelinin ödendiğini tazminatın tahsili için yapılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin 2.334,98 TL asıl alacak ve 120 TL işlemiş faiz üzerinden devamına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili davacı sigortalısının park ettiği yerde park yasağı olup olmadığını araştırılmadığını, kusur oranını kabul etmediklerini davanın reddini savunmuştur....

        Somut olayda uyuşmazlık kat mülkiyeti kurulmuş olan ana taşınmazda davalıya ait 5 numaralı bağımsız bölümde başlayan yangının, sigortalı bağımsız bölümde meydana getirdiği hasar nedeniyle sigortalıya ödenen maddi tazminatın davalı kat maliklerinden rücuen tahsili istemine ilişkindir. Kat Mülkiyeti Yasasının Ek 1. maddesinde kat mülkiyetinden kaynaklanan her türlü anlaşmazlığın değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk mahkemesinde çözümleneceği öngörülmüştür. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup resen nazara alınması gerekir. Tüm bu nedenlerle, kat mülkiyetinden kaynaklanan dava konusu uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp sonuçlandırılması gerekirken Asliye hukuk Mahkemesince karara bağlanması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 01.06.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalının sevk ve idaresindeki aracın, müvekkiline kasko sigortalı park halindeki aracına çarpması nedeniyle oluşan hasar bedelini sigortalıya ödediklerini, ödenen 14.250.000.000 TL'sı tazminatın faizi ile birlikte tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibine yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı duruşmalara gelmemiş, cevap da vermemiştir....

            DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE; Dava, davacı sigorta şirketi tarafından ------ istinaden sigortalısına ödenen tazminatın TTK'nın 1472. maddesi gereği davalılardan rücuen tahsili istemiyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Sigortacının halefiyete dayalı olarak açacağı rücuen tazminat davasında, görevli mahkemenin belirlenmesi konusunda; ------ kararında "sigortacının halefiyete dayalı açtığı davanın aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur" ilkesi benimsenmiştir. Buna göre; sigortacının halefiyete dayalı olarak açtığı davada, davanın nitelendirmesi yapılırken, davacının sigortalısı ile zarara neden olduğu iddia edilen arasındaki hukuki ilişkiye bakılması gerekir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, trafik zorunlu mali sorumluluk sigortacısı tarafından zarar gören 3. kişiye ödenen tazminatın sigortalısından rücuen tahsili için yaptığı icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olmasına ve önceden kararın temyiz incelemesinin Yargıtay Yüksek (Kapatılan)17. Hukuk Dairesi tarafından yapılmasına göre, kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21/2 maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/3 maddesi gereğince dosyanın anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 08/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkındaki Kanun'a göre ödenen tazminatın rücuen tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Buna göre; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ile Başkanlar Kurulu’nun 12.02.2016 gün ve 1 sayılı kararı uyarınca Yüksek 4. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21/2.maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanunun 60/3. maddesi gereğince dosyanın anılan Daireye gönderilmesi gerekmektedir. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.1.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  nın 1301.) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 22.3.1944 tarih 37 Esas 9 Karar R.G.3.7.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır....

                    nın 1301.) maddesi uyarınca ... şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan ... takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir. ... İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 22.3.1944 tarih 37 Esas 9 Karar R.G.3.7.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava ... poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı Varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu