Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Dava, paylı mülkiyete konu taşınmazın davalı paydaş tarafından üçüncü kişilere kiraya verilmesi nedeniyle paya düşen kira alacağının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre temyiz incelemesi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay 3.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na gönderilmesine, 11.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Davalı vekili, sebepsiz zenginleşme davasının süresinde açılmadığını, müvekkilinin davacıya borcu olmadığını, davacının ciro silsilesinde de yer almadığını bildirerek davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre, zamanaşımı itirazı reddedilerek, 31.08.2006 keşide tarihli çekte usulüne uygun bir devir bulunmadığından davacının meşru hamil olmadığı, ayrıca bu çekte keşide yeri yazılı olmadığından kambiyo senedi vasfında olmadığı, bu hali ile TTK.nun 644.maddesinde yazılı sebepsiz zenginleşme davasına konu olmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle bu çek yönünden davanın reddine; 31.07.2006 tarihli çek yönünden ise, davacının meşru hamil olduğu ve davalının sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlayamadığı, alacağın likit olduğu ve davacının kötüniyetli olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın 31.07.2006 keşide tarihli çek yönünden kabulüne, itirazın iptaline karar verilen 5.285....

      GEREKÇE: Dava, İİK'nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı, süresinde bankaya ibraz etmediği çeke dayalı olarak başlattığı icra takibine davalıların itirazı üzerine itirazın iptali davası açmış; davalı taraf, davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını, icra takibine yönelik itirazın haklı olduğunu beyanla davanın reddini istemişlerdir. İlk derece mahkemesi tarafından, "...davalı keşideci olup, çekten dolayı sebepsiz zenginleşmediğini ispat etmesi gerektiği, davalı tarafça bu hususta delil bildirilmediği, sebepsiz zenginleşmediğini ispat edemediği anlaşılmakla çek bedelini ödemekle yükümlü olduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile icra dosyasında davalının 57.000 TL'lik asıl alacak kısmına itirazın iptaline, takibin 57.000 TL asıl alacak yönünden devamına, asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, asıl alacağın %20'si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine." karar verilmiştir....

        GEREKÇE: Dava, İİK'nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı, süresinde bankaya ibraz etmediği çeke dayalı olarak başlattığı icra takibine davalıların itirazı üzerine itirazın iptali davası açmış; davalı taraf, davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını, icra takibine yönelik itirazın haklı olduğunu beyanla davanın reddini istemişlerdir. İlk derece mahkemesi tarafından, "...davalı keşideci olup, çekten dolayı sebepsiz zenginleşmediğini ispat etmesi gerektiği, davalı tarafça bu hususta delil bildirilmediği, sebepsiz zenginleşmediğini ispat edemediği anlaşılmakla çek bedelini ödemekle yükümlü olduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile icra dosyasında davalının 57.000 TL'lik asıl alacak kısmına itirazın iptaline, takibin 57.000 TL asıl alacak yönünden devamına, asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, asıl alacağın %20'si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine." karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava, kambiyo senedinden kaynaklanan alacak için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkin olup, Dairemizce 22.10.2012 tarihinde dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 19. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiş, anılan Dairece 30.01.2013 tarihinde davanın, kambiyo vasfını taşımayan belgeye dayanarak sebepsiz zenginleşme istemine dayalı olarak açılmış alacak davası mahiyetinde olduğu gerekçesiyle Dairemizin görevli olduğuna karar verilecek görev uyuşmazlığı yaratılmışsa da dosyanın görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Yüksek Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yüksek 1. Başkanlığa gönderilmesi gerekirken Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, açıklanan görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Yüksek Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yüksek 1. Başkanlığa gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 14.02.2013 gün 2008/385-2013/54 sayılı hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. 1479 sayılı Kanun hükümlerine göre bağlanan ve yersiz ödendiği ileri sürülen ölüm aylıkların sebepsiz zenginleşme hukuksal temeline dayalı olarak yasal faiziyle birlikte geri alınması için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali davasının Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp karara bağlanması karşısında, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesine dayanılarak Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nca alınan 24.01.2014 gün ve 1 sayılı Karar gereğince temyiz denetimi görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin iş bölümü alanı içine girmektedir. S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenle dava dosyasının Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’ne GÖNDERİLMESİNE, 18.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            nın 644. maddesi gereğince sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak talepte bulunabileceği, keşidecinin ise bu çek nedeni ile zenginleşmediğini ispat etmesi halinde sorumluluktan kurtulabileceği, somut olayda çekin verilme nedeni olan hafriyat işinin dava dışı şirket tarafından yerine getirilmediği anlaşıldığından çek keşidecisinin zenginleşmesinin söz konusu olmadığı, davalının bu çek nedeni ile dava dışı şirkete borcu bulunmadığından sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davacı hamile karşı da sorumlu olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Takip konusu belgedeki miktar gözetildiğinde ispat yükü kendisinde olan davalı davacının açık muvafakati olmadığı sürece iddialarını tanık beyanlarıyla ispatlayamaz....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava; sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacağın tahsili talebiyle başlatılan ilamsız icra takibinde itirazın iptali istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilmiş ayrıca; HMK'nun 357. maddesindeki "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz" kuralı nazara alınmıştır. Davacı taraf, fazladan ödenen sigorta tazminatının sebepsiz zenginleşme hükümlerine istinaden iadesi talebiyle Maçka İcra Müdürlüğünün 2020/5 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını ve davalı tarafın haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu ileri sürerek itirazın iptalini talep etmiştir....

              Taraflar arasındaki uyuşmazlık süresi içinde ibraz edilmeyen çeke dayalı olarak davacı hamil banka tarafından T.T.K'nun 644. maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme nedeniyle açılan davada dava açma süresinin başlangıcı tarihidir. T.T.K'nun 730/14. maddesi yollaması ile çeklerde de uygulama imkanı bulunan T.T.K'nun 644. maddesi uyarınca, hamilin keşideciye karşı sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak,çekin zamanaşımı süresi dolduktan sonra (1) yıl içinde talep ve dava hakkı bulumaktadır. Çeklerde zamanaşımını düzenleyen T. T.K'nun 726/1. maddesinde “hamilin cirantalarda keişideci ve diğer çek borçlulularına karşı haiz olduğu müracaat hakları ibraz müddetinin bitiminden itibaren altı ay geçmekle müruruzamana uğrar” denilmektedir Somut olayda; dava ve takip dayanağı çek 30.5.2008 keşide tarihli olup, T.T.K'nun 708/1. maddesi uyarınca ibraz süresi 9.6.2008 tarihinde sona ermektedir....

                in birleşen davaya yönelik temyiz itirazına gelince; Birleştirilen dava, sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve mülga 818 sayılı Borçlar Kanunundaki sebepsiz zenginleşmeye ilişkin maddelerdeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının nedeni; kişinin, iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir. Bunun sonucu olarak, taraflar arasında malvarlıkları arasındaki değişim bir sözleşmeye, tarafların açıkladıkları iradeye dayanırsa, sebepsizlikten ve sebepsiz zenginleşmeden söz edilemez....

                  UYAP Entegrasyonu