Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HD'nin 10/03/2020 tarih ve 2019/135-esas,2020/2172-karar sayılı ilamı ile onandığını,kararın 01/07/2020 tarihinde kesinleştiğini, SGK tarafından Trabzon İcra Dairesi Dairesinin ... esas sayılı dosyasıyla müvekkil şirket, ..., ...A.Ş ve ... aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin haciz baskısı altında 180.231,18-TL'lik dosya borcunun tamamını ödediğini, 12/08/2020 tarihli rücu belgesi düzenlendiğini, davalı ve diğer borçlular ... ve ... adına dosya borcu ödendiğinden,rücu belgesi doğrultusunda kusur oranlarına göre rücu alacağı istemiyle, İstanbul Anadolu ......

    Dava kefalet sorumluluğu karşısında ödenen bedelin diğer kefile rücuen tazminat istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır. Davacı davaya dayanak olarak rücu belgesi başlıklı bila tarihli belgeye dayanmıştır. Mahkemece ... Bankası ... Şubesinden alındığı iddia edilen bu belge kapsamındaki bilgilerin doğru olup olmadığını ilgili banka şubesinden tespit ettirerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar vermesi gerekirken eksik incelemeyle davacının dayandığı rücu belgesi araştırılmadan hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 28/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, dava dışı banka tarafından davalılar hakkında başlatılan icra takibine konu alacağı müvekkilinin temlik aldığını, dosya borcunun haricen bankaya ödendiğini ve icra müdürlüğünden rücu belgesi alındığını, iş bu temlik sözleşmesi ve rücu belgesi uyarınca başlatılan icra takibinin davalıların haksız itirazları ile durduğunu ileri sürerek, itirazların iptaline ve %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/377 Esas KARAR NO : 2022/709 DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) DAVA TARİHİ : 27/04/2021 KARAR TARİHİ : 13/09/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, davacı ZMS sigortacısının poliçe çerçevesinde ödediği tazminatın rücuen sigortalısından tahsiline ilişkin başlattığı icra takibine itirazın iptali davasıdır....

          Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 26. maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26. maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, Kurumun rücu hakkının, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı ya da hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olması karşısında, mahkemenin, dava tarihindeki mevzuat ve içtihatlara uygun olarak açılan davada, anılan iptal hükmü nedeniyle oluşan hukuksal durum gereğince değerlendirme yapmasında bir isabetsizlik yok ise de; Hukuk Genel Kurulu’nun 07.05.2008 tarih 2008/10-363 Esas, 2008/366 Karar sayılı kararında da belirtildiği şekilde, gelirlerde...

            Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davacı bankanın çek deposundan kaynaklanan alacağı için itirazın iptalini istediği, taraflar arasında henüz bankaya iade edilmeyen ve karşılıksız çıkan çek bedellerinin bankaya bloke edilmesini düzenleyen bir sözleşmenin olmadığı, davacı bankaca sorumluluk payının ödenmesi halinde her zaman davalıya rücu edebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 18.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Mahkemece, rücu şartlarının ZMMS Genel Şartlar B.4 maddesinde düzenlendiği, F bendinde sigortalının olay yerini terk etmesinin rücu sebebi olarak gösterildiği, dosya içerisindeki polis tutanağı, davalının karakola gidip ifade vermiş olması, davalının araç tipi ve olay anlatımının oluşa uygun oluşu birlikte değerlendirildiğinde davalının olay yerini terk ettiğinden bahsedilemeyeceği, sigortacı yönünden rücu şartlarının oluşmadığı gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı sigortalının kazadan sonra olay yerini terk etmesinin başlı başına rücu nedeni olduğunu, ayrıca olay yerinin terk edilmesinin ağır kusur kabul edildiğini, ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu, istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür. Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir....

                'ın İş Bankasından aldığı krediye kefil olduklarını ve bu kredinin asıl borçlu tarafından alacaklı bankaya ödememesi nedeniyle davacı tarafından alacaklı bankaya 2.064 TL ödeme yapıldığını, davacının yaptığı bu ödemenin davalıdan tahsili için davalı hakkında 2.064 TL asıl, 1.574,42 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.639,42 TL alacak için icra takibi yapıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğu ileri sürülerek, itirazın iptali ile icra takibinin devamına ve %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili talep ve dava edilmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile asıl alacak yönünden itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, bu bedel üzerinden %40 icra inkar tazminatına hükmolunmuş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, Borçlar Kanununun 488. maddesinde düzenlenen birlikte kefillerin, birbirlerine rücuundan doğmaktadır....

                  İcra inkâr tazminatına da, yalnız bir yıl içinde açılmış olan itirazın iptali davasında hükmedilebilir. Alacaklı, itirazın kendisine tebliğinden önce de, itirazın iptali davası açabilir. Gerçekten de alacaklı, itirazın iptali (İİK, m. 67) veya kaldırılması (İİK, m. 68- 68a) yoluna başvurabilmek için, ödeme emrine itiraz edildiğinin kendisine tebliğ edilmesini beklemek zorunda değildir. Ne var ki, bir yıllık itirazın iptali davası açma süresi ve altı aylık icra mahkemesine başvurma süresi, itirazın alacaklıya tebliğ edildiği tarihten itibaren işlemeye başlar (İİK, m 67/I) ( Yavuz, N: İtirazın İptali ve Tahsil (Eda) Davası, Ankara 2007, s.168). Açıklanan bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, alacaklı tarafından itirazın iptali davasının, borçlunun icra dosyasına yaptığı itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde açılması zorunludur....

                  ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/06/2018 NUMARASI : 2017/446 ESAS, 2018/336 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen karara karşı davacılar vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Bahar Küçükali tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların murisi Ahmet Senan'ın davalı kulüp yöneticisi olduğu dönemde; 19/08/2008, 15/09/2008, 05/10/2008 ve 01/11/2008 tarihli tutanaklarla kulübe bir miktar borç para verdiği, bu borçların geri ödenmediği, Edirne 3....

                  UYAP Entegrasyonu