Davanın, davacı tarafından davalı şirketten alınan lastiklerin ayıplı olduğundan bahisle sözleşmeden dönme ve bedelin iadesi amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davacı tarafça ayıplı olduğu belirtilen lastiklerin---- olduğu belirtildiğinden talimat mahkemesi aracılığıyla lastikler üzerinde inceleme yaptırılarak davalı tarafından davacı tarafa satılan lastiklerin ayıplı olup olmadığı, lastiklerin kısa sürede patlamasının kullanımdan kaynaklı olup olmadığı, lastiklerin açık/gizli ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbar sürelerinin zamanında yapılıp yapılmadığı, davalı tarafından bedel iadesinin gerekip gerekmediği hususlarının tespiti amacıyla makine mühendisi bilirkişiden rapor alınmıştır....
Davacı taraf, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptaline karar verilmesi istemiyle eldeki dava açılmıştır. Davalı taraf, davacının üretip kendilerine teslim edilen ürünlerin ayıplı olduğunu, iade edilmek istendiğini , davacı tarafın yetkililerinin ürünlerin ayıplı olduğunu kabul edip yeni ürün gönderdiklerini, o ürünlerinde ayıplı olduğunu ve ayıbın davacı tarafa ihbar edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)'nun 23/1-c maddesi; "Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür....
Davacı taraf, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptaline karar verilmesi istemiyle eldeki dava açılmıştır. Davalı taraf, davacının üretip kendilerine teslim edilen ürünlerin ayıplı olduğunu, iade edilmek istendiğini , davacı tarafın yetkililerinin ürünlerin ayıplı olduğunu kabul edip yeni ürün gönderdiklerini, o ürünlerinde ayıplı olduğunu ve ayıbın davacı tarafa ihbar edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)'nun 23/1- c maddesi; "Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür....
Dava özel tekne satışın da ayıplı çıktığı iddiasına dayalı itirazın iptali istemidir. Dosya kapsamı itibarı ile davanın genel görevli mahkemece bakılıp sonuçlandırılması gerekir. Açıklanan nedenlerle,Marmaris 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ( Genel Mahkeme Sıfatıyla ) yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir. KARAR : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 21.ve 22. maddeleri gereğince Marmaris 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ( Genel Mahkeme Sıfatıyla ) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, Dosyanın yargı yeri belirlenmesi talep eden mahkemesine iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 362/1-c maddesi uyarınca temyiz kanun yolu kapalı olmak üzere 19.9.2022 günü oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki birleştirilen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı aleyhine faturaya dayalı olarak başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen davada davacı vekili, müvekkilinin ... İli, ......
GEREKÇE : Dava; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında faturaya dayalı alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı alacaklı taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla faturaya dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 02/12/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 08/12/2021 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır....
Adına fatura düzenlenen kişinin fatura düzenleyene borçlu sayılabilmesi için ya düzenlenen faturayı tebliğ aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde fatura ve münderecatına itiraz etmemiş olması ya da faturanın ihtiva ettiği mal veya hizmetin tarafına tesliminin yapılmadığını ya da ayıplı olduğunu ispatlamalıdır. Dava konusu iade faturasının davacı şirket tarafından davalı şirket unvanına düzenlenmiş olduğu anlaşılmıştır.6102 Sayılı TTK'nın 23/1-c maddesi tacirler arasındaki hizmetin ayıplı olması halinde yapılması gereken işlemleri düzenlemektedir. Anılan maddeye göre hizmet alan tacir, malın ayıplı olduğu açıkça belli değilse, malı teslim aldıktan sonra malı incelemek veya incelettirmek, malın ayıplı olması halinde 8 gün içinde bu durumu hizmet verene iletmek durumundadır. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; HMK'nın 190 maddesi uyarınca ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir....
Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür.'' hükmü uyarınca davalının öncelikle bu maddedeki süreler içinde satıcıya ayıp ihbarında bulunması gerektiği, ancak davalının satıcıya süresinde ayıp ihbarında bulunmadığı, bu nedenle talep edilen bedeli ödemek zorunda olduğu gerekçeleriyle, davanın kabulü ile, davalının Antalya 12. İcra Müdürlüğü' nün 2013/1437 sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20'sine tekabül eden 1.029,38-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı, davacı vekilince ise duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ...'nün gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak, hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Esas sayılı dosyasına edilen itirazın 13.803,86 TL asıl alacak üzerinden iptali ile icra inkar tazminatı hükmünün Mahkemeye ait olduğu sonucuna ulaşıldığı, belirtilmiştir. Davanın itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle davacı tarafın teslim ettiği malların ayıplı olduğu iddiası ile bedelinin davacı tarafa ödenmemesi nedeniyle davacı tarafın da teslim ettiği malların bedelinin tahsili için başlatmış olduğu icra takibine davalı tarafın itiraz etmesi sonucunda duran icra takibinin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesi talebini içerdiği, dosya kapsamında tarafların ticari defterlerinin bilirkişi vasıtasıyla incelendiği, davalı tarafın malın ayıplı olduğunu ispat edemediği bu nedenle dosya kapsamına uygun ticari defterlerin incelenerek düzenlenen bilirkişi raporu da değerlendirilerek davacı tarafın talebinin kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere; 1-Davanın KABULÜ ile; ... 1....