Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 19.12.2012 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 18.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, ...... Noterliği'nin 19.09.1995 tarihli ve ...... yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi ile ..... İli .... İlçesi ..... Mahallesinde tapuya kain 329 parsel numaralı taşınmazda davalıların murisi ...'...

    Taraflar arasında adi satış sözleşmesi imzalandığı ve 50.000,00-TL kapora bedelinin ödendiğini konusunda uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık; harici gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince satıcıya ödenen kaporanın tapu devrinin gerçekleşmemesi halinde geri istenip istenemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Tüm dosya kapsamından; taşınmazların satış işleminin TMK. nun 706, TBK.'nun 237, Tapu Kanunun 26. maddeleri gereğince resmi şekle aykırı yapılmaları durumunda geçersiz sayılacağı tartışmasızdır. Buna göre, taraflar arasında akdedilen 21/06/2022 tarihli sözleşme, taşınmaz satışına ilişkin olup, geçerlilik şartı olan resmi şekilde düzenlenmediği için geçersizdir. Geçersiz sözleşme nedeniyle herkes verdiğini geri isteyebilir. Davacının 50.000,00-TL tutarında kaporayı talep edebileceği değerlendirildiğinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekmiştir....

      ün gerçek bir alıcı olmadığının açıkça anlaşıldığını, davalının bu satış sebebiyle kendisine 29.000 TL avans ödemesi yaptığını ve karşılığında teminat olarak bono düzenlendiğini, ayrıca 1.260,00 TL de ödediğini, ancak kalan satış bedelini ödemediğini, ayrıca sözleşme gereğince taşınmaz üzerindeki ipotek ve hacizleri kaldırmayı kabul etmesine rağmen bu yükümlülüklerini de yerine getirmediğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde davalının sözleşmedeki edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle şimdilik 60.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; birleştirilen itirazın iptali davasının reddini savunmuştur....

        ün gerçek bir alıcı olmadığının açıkça anlaşıldığını, davalının bu satış sebebiyle kendisine 29.000 TL avans ödemesi yaptığını ve karşılığında teminat olarak bono düzenlendiğini, ayrıca 1.260,00 TL de ödediğini, ancak kalan satış bedelini ödemediğini, ayrıca sözleşme gereğince taşınmaz üzerindeki ipotek ve hacizleri kaldırmayı kabul etmesine rağmen bu yükümlülüklerini de yerine getirmediğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde davalının sözleşmedeki edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle şimdilik 60.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; birleştirilen itirazın iptali davasının reddini savunmuştur....

          DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/03/2021 6100 sayılı HMK'nın 352.maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Dava tacir olan taraflar arasındaki tedarik sözleşmesinden kaynaklanan kur farkı faturasının ödenmemesi sebebiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davası olup, tedarik sözleşmesi TBK'da henüz düzenlenmemiş dava türü olduğundan, kısmen satış, kısmen vekalet, kısmen hizmet alım sözleşmesi niteliğinde olmakla en ağır basan yönü satış olduğundan, HSK'nın 01/09/2020 tarihinde uygulanmaya başlanan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'nin iş bölümü kararında 12-13-14-43. HD'nin görev tanımı 6. Maddesi (Ticari nitelikteki alım-satım sözleşmesinden kaynaklanan her türlü dava) kapsamında kaldığından, dairemizin görevsizliğine dosyanın 12-13-14-43. Hukuk dairelerine gönderilmesine karar verilmiştir....

            Dava satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil isteğinden ibarettir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2023/742 KARAR NO: 2023/747 DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 01/11/2023 KARAR TARİHİ: 02/11/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde : ------------ E. sayılı dosyasına yapılan haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin devamına, haksız yapılan itiraz nedeniyle %20 den aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Geçersiz sözleşmeler taraflarına geçerli sözleşmelerde olduğu gibi hak ve borç doğurmaz. Taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri isteyebilir. Bununla birlikte davacı, satın almış olduğu taşınmazı iade etmeden ödediği satış bedeli için faiz talep edemez. 10/07/1940 gün ve 2/7 sayılı İçtihadı Birleştirme kararına göre, geçersiz taşınmaz satışında verilen satış bedeline alıcı faiz, taşınmazın kullanılmasından dolayı da satıcı ecrimisil veya kira bedeli isteyemez. Davaya konu taşınmaz satış sözleşmesi geçersiz olduğuna göre, her geçersiz satışta olduğu gibi taraflar aldıklarını sebepsiz iktisap hükümleri dairesinde iade ile yükümlü olmakla birlikte, taşınmaza zilyet olan davacı zilyetliği devam ettiği sürece satış bedeline faiz işletilmesini talep edemeyecektir. Somut olayda; davalı temyiz dilekçesindeki beyanlarında davaya konu taşınmazın halen davacının tasarrufunda olduğunu belirtmiştir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/522 Esas KARAR NO : 2022/1136 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 09/08/2021 KARAR TARİHİ : 14/12/2022 GEREKÇELİ KARARIN Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı; taraflar arasında 05/04/2016 tarihli "Perakende Satış Sözleşmesi" imzalandığını, müvekkili tarafından davalıya sağlanan hizmetten dolayı oluşturulan elektrik satış bedeli faturaların davalı tarafından ödenmemesi üzerine davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf davaya cevap vermemiştir. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; elektrik satış bedelinden kaynaklı başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir....

                  (Aynı yönde HGK 01.07.2008 tarih 3589-8256 kararı) Davaya konu uyuşmazlığı teşkil eden 16.04.2010 tarihli satış sözleşmesi resmi şekilde yapılmadığı için geçerli kabul edilemez. Taşınmazların daha sonra tapuda resmi şekilde devirlerinin tamamlanmış olması da geçersiz olan 16.04.2010 tarihli satış sözleşmesine geçerlilik kazandırmaz. Öte yandan tapuda resmi şekilde yapılan devir sırasında da alıcı tarafından tapu siciline 16.04.2010 tarihli adi şekilde yapılan sözleşmeye ilişkin bir şerhte konulmamıştır. Bu durumda adi şekilde yapılmış ve geçersiz olan 16.04.2010 tarihli taşınmaz satış sözleşmesine bağlı olarak kararlaştırılan cezai şarta ilişkin hükümlerde geçersizdir. Mahkemece açıklanan bu yönler gözetilmeden yazılı gerekçe ile davanın kabulü yerinde görülmemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu