Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu olayda, tüm bu olgular dikkate alınarak cezai şartın fahiş olduğunun kabulü ile taraflar arasındaki sözleşmede güdülen amaç, sözleşmenin konusu, taraflardan davalının tüketici olması, hakkaniyet ilkeleri gibi hususlar dikkate alınarak kararlaştırılan cezai şartın fahiş olduğu sonucuna ulaşılmış ve taraflarca kararlaştırılan %10 cezai şartın %1.5 oranında uygulanmasının dosyadaki mevcut delillere ve hakkaniyete uygun olacağı sonucuna ulaşılmış ve TBK 182/son maddesi gereği re'sen indirime gidilmiştir. Bu durumda davacının 570.000,00 X 1.5 / 100 = 8.550,00 TL cezai şart alacağı bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu, yerleşik Yargıtay içtihadları ve Gelir İdaresi Başkanlı'ğının görüşü doğrultusunda taraflar arasındaki sözleşmelerden kaynaklı cezai şart bedeli talebinde KDV hesaplamaya dahil edilemeyecektir....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, emlak komisyoncusu olduğunu, davalının daire satın alması için aracılık ettiğini ve aralarında komisyonculuk sözleşmesi imzalandığını ancak davalının taahhütlerini yerine getirmeyerek sözleşmeye konu daireyi satın almaktan vazgeçtiğini, sözleşmenin 3. maddesi gereğince davalının kendisine düşen % 3 komisyon ücreti ile satıcının ödemesi gereken % 3 komisyon ücretinin tahsili için başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

    Noterliği'nce düzenlenen 29.08.2008 tarih ve 13547 yevmiye sayılı düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine ek olarak düzenlenen 01.05.2009 tarihli adi yazılı sözleşmede, asıl sözleşmedeki yükümlülüklere ek olarak yüklenici tarafından bir daire fazladan verilmesi ve kira bedeli ile sözleşmeye aykırılık halinde cezai şart ödenmesi kararlaştırılmıştır. Ek sözleşme kapsamında yapılan bu düzenlemenin tamamlayıcı yan hüküm niteliğinde değil, ek yükümlülük niteliğinde olması nedeniyle, şekil şartına uyulmaksızın yapılan adi yazılı ek sözleşmenin geçerli olduğundan bahsedilemez. Bu durumda, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak kirada oturulan evin kira bedeli ve cezai şart da istenemeyecektir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin davanın reddi yerine yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....

      İcra Dairesi'nin 2019/2662 E. sayılı dosyasında; 121.062,47 TL Risturn Alacağı, 110.641,97TL Cezai şart, sipariş ve fesih damga vergisi alacağı olmak üzere toplam 231.704.44TL hesaplama yapılmış olduğu, ancak taleple bağlılık ilkesi gereğince risturn alacağının 120.960,35TL, Cezai şart, sipariş ve fesih damga vergisi alacağının 80.968,02TL olmak üzere davacının toplam alacağının 201.928,37TL olduğunu, temerrüt tarihinin 01/11/2018 tarihi olduğunun kabulü halinde risturm alacağına işletilecek faiz tutarının takip tarihine kadar 7.560,85TL olarak hesap edildiği belirtilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, Davacı ile davalı arasındaki sözleşme hükümlerinden kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir....

        İlk Derece Mahkemesince; Asıl davanın eser sözleşmesinden kaynaklı ödenmemiş iş bedelinin tahsili talebiyle başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali, karşı davanın ise edimin ifa edilmediği iddiasına dayalı sözleşme gereği ödenmiş bedelin istirdadı ve sözleşmedeki cezai şartın tahsiline karar verilmesi istemli eda davası olduğu, taraflar arasında ... ... ve ......

          Sayılı dosyası'na yapılan itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine yönelik itirazın iptali davası açıldığı dosyanın derdest olup duruşmasının 08/09/2021 gününe talik edildiği görülmüştür. .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2020/... E. Sayılı dosyanın yapılan incelemesinde, davacı ... tarafından davalı ... aleyhine .... İcra Müdürlüğü 'nün 2020/ ... E. Sayılı dosyası'na yapılan itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine yönelik itirazın iptali davası açıldığı dosyanın derdest olup duruşmasının 28/06/2021 gününe talik edildiği görülmüştür. Mahkememizce .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2020/... E. sayılı dosyası incelenmekle, tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davalarda tek bilirkişi incelemesi yapılmasının yargılama usulü açısından uygun olacağı, bu nedenle dosyaların birleştirilmesi gerektiği kanaatine varıldığından HMK.'nun 166. maddesi gereğince mahkememizin 2020/694 Esas sayılı dosyasının ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/......

            Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi ile davalının davacıdan dava konusu teminat mektubu ile teminat altına alınmış hususlardan sadece cezai şart alacağının oluştuğunu, davalının başkaca bir alacağının olmadığı anlaşılmıştır.Ancak bilirkişinin cezai şart alacağı ile ilgili hesaplaması doğru değildir. Çünkü taraflar arasındaki sözleşmede yer alan asgari alım taahhüdü ihlaline bağlı cezai şart alacağı ifaya ekli bir cezai şart olup,davalı ihtirazi kayıt koymaksızın akaryakıt satışına devam ettiği sürece önceki yıllara ait cezai şart talebinden vazgeçmiş sayılır....

              şart alacağına hak kazandığını ileri sürerek sözleşmede işin teslim tarihi olarak belirlenen 30.07.2011 tarihinden, sözleşmenin feshedildiği 08.11.2013 tarihine kadarki cezai şart alacağından şimdilik 10.000,00 TL cezai şart alacağının davacıdan faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                Yukarıda açıklanan yasal düzenleme gözetilmeksizin davacının icra takibine konu taleplerinin hüküm fıkrasında ayrı ayrı yazılmak suretiyle karar verilmesi gerekirken, mahkemece yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 3-Dava, cezai şart bedelinin tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen 2.1.2014 tarihli sözleşmenin 4. maddesinde davalının iş bu yetki belgesinde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmemesi halinde taşınmazın satış bedelinin %6+KDV’sine denk düşen 88.500,00 TL’yi cezai şart olarak ödeyeceği kararlaştırılmıştır. Her ne kadar mahkemece, cezai şarttan tenkis yapılması gerektiğinden bahisle indirime gidilmiş ise de, yapılan tenkis %3 komisyon üzerinden yapılmıştır....

                  Davacı vekili 09.01.2023 tarihli istinaf cevap dilekçesinde özetle; davalının sözleşmede kararlaştırılan geç teslimden kaynaklı ödenecek olan 300 euro bedelli kira alacağını nitelik itibariyle cezai şart olarak belirtmesinin sözleşmeye aykırı olduğunu, inşaat sözleşmelerinde teamül haline de geldiğini, taraflarca kararlaştırılan bu koşulun şu aşamada mahiyetini cezai şart olarak değiştirilmesinin mümkün olmadığını, davaya konu alacağın ise cezai şart değil geç teslimden kaynaklı kira alacağı olduğunu, bağımsız bölümlerin ne zaman teslim edileceği konusunda sözleşme sistematiğinde kararlaştırılan bölümde teslimat süresinin gecikmesi durumunda bu gecikmeye bağlı yaptırım olarak ''300 euro'' bedelin yüklenici tarafından arsa sahiplerine ödeneceği kararlaştırıldığını, 300 euro geç teslimden kaynaklı kira alacağı cezai şart başlığı altında değil, geç teslimden kaynaklı alacak başlığı altından düzenlendiğini, müvekkilinin alacağı cezai şart değil bağımsız bölümlerin sözleşmede...

                  UYAP Entegrasyonu