Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; alacaklı vekilince icranın geri bırakılması yönündeki taleplerine ilişkin, Bakırköy 7....
İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır. İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal, veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re’sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir.'' hükmü düzenlenmiştir Somut olayda; davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü'nün 10.04.2013 havale tarihli yazı cevabı ''borçlu yapılandırma kapsamına giren borcunu 10.12.2012 tarihinde ödemiştir. 6111 sayılı yapılandırma kapsamı içine girmeyen 11.220,00 TL'nin ise, borçlunun durumu ve ödeme sıkıntısı göz önüne alınarak esnek taksit imkanından faydalandırmamıza rağmen, bugüne kadar ödenmediği'' şeklindedir....
Maddesinde “Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir.” Şeklinde hüküm bulunduğu, Şikayetçinin talebinin takibin kesinleşmesinden sonra ki dönemde itfa ya da imhal iddiası niteliğinde olduğu ve her zaman ileri sürülebileceği, her ne kadar dayanılan belgede bulunan imza Davalı-Alacaklı Tarafından inkar edilmemiş ise de; belgenin itfa yada imhal unsurlarını taşımadığı, şarta bağlı edimler ve yükümlülükler içerdiği ve bu şarta bağlı yükümlülüklerin dar yetkili İcra Mahkemesinde dikkate alınamayacağı, dolayısıyla Davacı-Borçlunun itfa-imhal iddiasının ispat edilemediği kanaatine varılmakla şikayetin reddine " dair karar verilmiştir....
Bu durumda, davacı, ödeme nedeniyle İİK.nun 71/1.maddesi gereğince icra takibinin iptali talep adilen uyuşmazlığın, İcra Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp, çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Anamur İcra Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 28.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, icra dosyaları, banka hesap döküm hareketleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın, İİK'nun 33.maddesi uyarınca icra emrinin tebliğinden önceki devrede itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkin olup, süresinde olduğu, takibe konu dönemlerden 2014 yılı Temmuz ayı nafaka borcunun icra emrinin tebliğinden önceki dönemde itfa edildiği, diğer nafaka borçlarının itfa edildiğinin ise İİK'nun 33/1.maddesinde yer alan nitelikte belgelerle ispat edilemediği sonuç ve kanaatine varılarak; davanın kısmen kabulü ile 31/07/2014 tarihli tedbir nafakası olan 10.000,00 TL asıl alacak ile bu alacağa işletilen 4.638,08 TL faiz olmak üzere toplam 14.638,08 TL yönünden icranın geri bırakılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine... " dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İstanbul 13. Aile Mahkemesi'nin 2014/510 Esas 2016/324 Karar sayılı ilamının Bakırköy 15....
İİK’nun 33/1. maddesinde; “İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir.” düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusu, icra emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süreden sonra olup, İİK'nun 33/1. maddesi uyarınca süresinde itfa iddiasında bulunulmadığından, İlk Derece Mahkemesince takipten önceki döneme ait itfa iddiasının değerledirilmemesi yerindedir ( Yargıtay 12. HD'nin 30.09.2020 tarihli, 2020/253 E, 2020/7867 K. sayılı içtihadı). 2) Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda, bilirkişinin nafaka artış miktarı tespitine ilişkin olarak ıslah taleplerinin Mahkemece kabul edilmediğini ileri sürmüştür. İcra mahkemeleri dar yetkili ve basit yargılama usulüne göre inceleme yapmakta olup, İcra mahkemesinde, şikayet dilekçesinde ileri sürülmeyen hususlar ıslah yoluyla genişletilemez ( Yargıtay 12....
Borçlu vekilinin İİK.nun 33/1.maddesine dayalı olarak itfa itirazında bulunduğu görülmüştür. İİK.nun 33/1.maddesi uyarınca “İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.” Bu durumda mahkemece borçlunun itfa itirazını İİK.nun 33/1.maddesinde belirtilen yedi günlük süre içinde yapılmadığı nazara alınarak reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesi isabetsiz ise de mahkemece istem reddedildiğinden sonucu itibariyle doğru kararın onanmasına karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2019/22175 Esas sayılı dosyasının yoksulluk ve iştirak nafakasının icrasına ilişkin olduğunu, iş bu dava konusu takibin ise Özel Okuldaki eğitim ücretlerine ilişkin olduğundan bahisle davacının haksız ve hukuka aykırı olarak açtığı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; icra emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, icra emrinin tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa nedeni ile icranın geri bırakılması isteminin süresinde olmadığı ve mükerrer takip iddiasının yerinde olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/951 KARAR NO : 2021/322 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KUŞADASI İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2019 NUMARASI : 2019/190 ESAS 2019/429 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet, İtfa Sebebiyle İcranın Geri Bırakılması KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kuşadası 2....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından Trabzon İcra Müdürlüğünün 2020/19859 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapıldığını, müvekkili şirket ile davalı arasında yıllardır süregelen ticari ilişki bulunduğunu, borca konu senetlerin imza tarihi sonrasında 30.06.2020 tarihinde dava dilekçesi ekinde sunulan makbuzlar uyarınca cari hesaba mahsuben çekler sunulduğunu, davalının bu çekleri kabul ettiğini, dava dilekçesi ekindeki mutabakat metnini içerir mail çıktısından da görüleceği üzere bakiye borcun yargılamayı gerektirdiğini, borç miktarının tespiti ile iş bu miktarda borçlu olunmadığının açığa kavuşturulması için dava açma hakkı baki olmak kaydıyla cari hesap ekstresi sunulduğunu, icra takibinin kötü niyetle yapıldığını, müvekkili yönünden ödememe protestosu çekilmemiş olması nedeniyle takip yapılamayacağını ileri sürerek icra takibinin durdurulmasına ve iptaline, davalı aleyhine...