"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, borçlunun, dayanak çekte hiç imzasının bulunmadığını ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, borçlunun, dayanak çekte hiç imzasının bulunmadığını ileri sürerek belirterek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, istemin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır....
İcra Müdürlüğü'nün 2012/6842 esas sayılı dosyasında işlemiş faiz yönünden itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmiş ise de; davaya konu .......
İcra Müdürlüğünün 2010/23517 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve söz konusu takibin 14/10/2010 tarihinde başlatıldığını, ancak davacı tarafından takibin iptali davasının 29/04/2022 tarihinde açıldığını, İİK 71. maddeye göre takibin iptali davası açılabilmesi için borcun itfa nedeniyle sonlanmış olmasının düzenlendiğini, ancak davacının rehin borçlusu olması, rehinli taşınmazın satılması ve rehinli taşınmazın satışından elde edilen bedelin alacaklıya ödenmesi sonrasında borçtan sorumluluğunun sona erdiğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiğini, dolayısıyla herhangi bir itfa durumunun söz konusu olmadığını, bu durumda borçlunun takibin iptali davası açma hakkının bulunmadığını, ancak menfi tespit davası açma hakkının bulunduğunu, borçlunun borcunun bulunmadığının tespiti için açılacak menfi tespit davasına ilişkin hükümlerin İİK 72. madde de düzenlendiğini, davacı tarafın rehin açığı belgesinde borçlu olarak göründüğünü ve rehin açığı belgesine dayanılarak başlatılan...
Kaldı ki mahkemeye başvurup alacağını ilama bağlayan bir kişinin ilamlı takip yapmak yerine ilamsız takibi tercih etmek suretiyle borçlunun yapabileceği itiraz üzerine yeniden itirazın kaldırılması ya da iptali amacıyla mahkemeye başvurması ve bu şekilde Devletin yargı organlarının gereksiz şekilde meşgul edilmesi anlamına da geleceğinden kabulü mümkün değildir. Şu hale göre alacaklının para borcuna veya teminat verilmesine dair ilama dayalı olarak ilamsız icra takibi yapması en başta İİK.nun 32.maddesi amir hükmüne aykırılık teşkil edeceği gibi, dürüstlük kuralı ile de bağdaşmayacağından hukuk düzeni tarafından korunamaz. Bu doğrultuda, ilama dayalı olarak ilamsız icra takibi yapılamayacağı sonucuna varılmıştır. O halde ilama dayalı olarak ilamsız icra takibi yapılamayacağından, mahkemece bu hususun re'sen nazara alınarak alacaklının itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken isteminin kabulü isabetsizdir....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında nafaka alacağına ilişkin başlatılan ilamlı icra takibinde itfa iddiasına dayalı icra emri ve icra takibinin iptali istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 13. İcra Müdürlüğünün 2020/11815 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında İstanbul Anadolu 22. Aile Mahkemesinin ilamı ile hükmedilen nafaka alacaklarının tahsili amacıyla ilamlı icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 01/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, itfa iddiasına dayalı olarak 07/10/2020 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu, İİK'nun 33/1. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir....
Mahkemece davanın kabulü ile, icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, taraflar arasında yapılan profesyonel futbolcu sözleşmesine dayalı alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, davalı yargılama aşamasında sözleşme konusu alacağa mahsuben yapıldığını ileri sürdüğü, davacıya yapılan bir kısım ödemelere ilişkin belgeler ibraz etmiştir. Mahkemece davalının yargılama aşamasında ibraz ettiği bu belgelere ilişkin olarak savunmanın genişletilmesi yasağı kapsamında bulunduğu gerekçesiyle değerlendirmeye alınmadığı anlaşılmaktadır. Davanın hangi aşamasında olursa olsun borcu sona erdiren nitelikte bir belge verilmişse, bu belge üzerinde gerekli inceleme yapılmak suretiyle bir karar verilmesi gereklidir. Başka bir ifade ile yargılama aşaması henüz tamamlanmadan ibraz edilen ve borcu itfa eden bir belgenin değerlendirmeye alınması zorunludur....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde borçlunun, icra takibinin kesinleşmesinden sonra itfa sebebi ile takibin iptalini talep ettiği, ...(...) İcra Hukuk Mahkemesi’nin 21.05.2018 tarih ve 2017/24 E. - 2018/30 K. sayılı kararı ile icra takibinin iptaline karar verildiği, alacaklının istinaf yoluna başvurması üzerine, ...Bölge Adliye Mahkemesi 20....
Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinin borçlunun itiraz etmemesi nedeniyle kesinleştiği, borçlunun, takibe konu borcun ödendiğine dair takibin kesinleşmesinden sonraki tarihli on yedi adet dekont sunduğu anlaşılmıştır. Başvuru bu hali ile İİK'nun 71/1. maddesine dayalı itfa iddiası olup, anılan madde uyarınca borçlu, “takibin kesinleşmesinden sonraki devrede” borcun ve fer’ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini “her zaman” icra mahkemesinden isteyebilir. Bu istemin kabul edilebilmesi için itfa şikayetinin İİK'nun 71. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge ile veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur....
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 169/a maddesine dayalı borca itiraz olup, İİK'nun 169/a-1 maddesi gereğince; borcun olmadığı veya itfa veya imhal edildiği resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre de, borcun olmadığı, itfa veya imhal edildiğine dair belgenin, takip konusu borç sebebiyle verildiğinin kabul edilebilmesi için, belgede takip dayanağı senede açıkça atıfta bulunulması zorunludur. Somut olayda, senetlerin tahsilatına ilişkin olarak borçlunun sunduğu dekontlarda, takip konusu senetlere açıkça atıf olduğu gibi, söz konusu dekontların düzenlendiği, alacaklı bankanın da kabulündedir....