Ancak, böyle bir durumda, borçlu, kesinleşen borç miktarına ilişkin ödeme belgesi sunmak suretiyle itfa itirazında bulunabilir. Nitekim, İİK'nun 149/a maddesi göndermesiyle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde de uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/2. maddesinde; ''İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re'sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir'' hükmüne yer verilmiştir. Diğer taraftan, TMK'nun 851 ve 881. maddelerinde ifadesini bulan muhtemel bir alacağın teminatı olarak tesis edilen üst sınır (limit) ipoteğinde, borcun ulaşacağı miktar belirsiz olduğundan, taşınmazların ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosundaki limitle sınırlandırılmıştır....
nedeniyle düşme kararı verilmesi usul ve yasaya uygun bulunduğundan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, II- Kanun yararına bozmaya konu ihbarnamenin (2) nolu bendi yönünden yapılan incelemede ise; 2004 sayılı İcra ve iflas Kanunu'nun 354/1. maddesinde yer alan, "Kanunun bu babında yazılı suçlardan takibi şikayete bağlı olanların müştekisi feragat eder veya borcun itfa edildiği sabit olursa dava ve bütün neticeleriyle beraber ceza düşer." hükmü uyarınca, itfa nedeniyle tazyik hapsi cezasının yargılama gideri ve vekalet ücreti de dahil edilerek düşmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden,Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 11.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nın 182 maddesine göre borçlu bütün alacaklılarının taleplerinin geri aldıklarına dair bir beyanname veya tekmil alacakların itfa olunduğu hakkında bir vesika gösterir veya akdolunan konkordato tasdik edilirse mahkeme iflasın kalkmasına ve borçlunun serbestçe tasarrufu için malların kendisine iadesine karar verir. Mahkememizce dosya bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişiden 26/12/2022 tarihli rapor alınmıştır. Bilirkişi raporuna göre; alacakların bir kısmının ödendiği, bir kısmından feragat dilekçesi alındığı, ... 'a olan borcun ödenmediği ve adına bloke edildiği anlaşılmıştır. Yapılan yargılama sonucunda, ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 17/02/2005 tarih 2001/782 Esas 2005/68 Karar sayılı kararı ile davacı kooperatifin iflasına karar verildiği, iflas tasfiye işlemlerinin...21....
İİK'nun 33/1. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş, yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmüne yer verilmiştir. Borçlu tarafın başvurusu; İİK'nun 33/1. maddesine dayalı, icra emri tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa itirazıdır. Somut olayda; her ne kadar istenilen birikmiş nafakanın hangi aylara ilişkin olduğu şikayete konu icra emrinde açıkça belirtilmemiş ise de, birikmiş nafakaya ilişkin olarak işlemiş faiz hesabının 18/09/2015 tarihinden takip tarihine kadar ki dönem için yapılması gözetildiğinde birikmiş nafaka olarak talep edilen nafakanın 2015 yılı Eylül ayına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....
Her ne kadar TBK.nun 139/II maddesine göre çekişmeli alacak için de takas ileri sürülebilir ise de İ.İ..... madde 33/1 deki belgelerden biri ile ispat edilemeyen bir karşılık alacağa dayanarak ileri sürülen takas takip hukuku yönünden madde 33 anlamında itfa sayılamaz (Prof Dr. Baki Kuru İcra İflas Hukuku El Kitabı S. 946-947). Somut olayda, takas talep eden ..., takas talebinde bulunduğu ... 6. İcra Müdürlüğü'nün 2013/3615 Esas sayılı dosyasının alacaklısı konumunda olup takas (itfa) iddiası bu dosya üzerinden yapılamayacağından, alacaklı ...'ın takas isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde talebin kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır....
İİK'nun 33/1. maddesinde yer alan ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.'' şeklindeki düzenleme nazara alındığında, borçlunun süresinde borcun itfa edildiği itirazında bulunduğu ve buna dayanak olarak alacaklı yanca düzenlemiş oldukları anlaşma ve feragat sözleşmesini gösterdiği, bahsi geçen anlaşma ve feragat sözleşmesinin incelenmesinde; alacaklı olduğu iddia eden ...'...
Maddesine göre “İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır. İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal, veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re’sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir”. Buradaki itfa deyimi, ödeme, hibe (bağışlama), ibra, her çeşit itfa, terkin, takas gibi borcun son bulma sebeplerini kapsar....
İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.'' düzenlemesi mevcuttur. Borçlunun ilam konusu borcun ödendiğine yönelik başvurusu İİK'nun 33/1. maddesine dayalı olarak yapılmış itfa itirazı niteliğindedir. İİK'nun 100. maddesinde "Borçlu, faiz veya giderleri ödemede gecikmemiş ise kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir." hükmü yer almaktadır....
Davalı savunmasında binayı sözleşmede belirtildiği gibi hatta daha üstün vasıflarla günün şartlarına ve kullanımına daha elverişli bir şekilde imâl ve teslim ettiğini, sözleşmede olmamasına rağmen bina dış yüzeyinin mantolama ile kapatıldığını, davacıların teslimin üzerinden 2 yıl geçtikten sonra davayı açmalarının iyiniyet kurallarıyla bağdaşmadığını, davacıların daireleri teslim alırken herhangi bir konuda itirazi kayıt koymaksızın teslim alması sebebiyle cezai şart hakkından vazgeçmiş bulunduğununda kabulü gerektiğini açıklayarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davacıların teslim anında itirazi kayıt koymamış olması nedeniyle ceza şartına yönelik taleplerinin reddine, eksik imalât bedelinden belirlenen müteahhitlik karı düşürülerek 6.889,36 TL eksik malzeme 2.952,58 TL işçilik olmak üzere toplam 9.841,94 TL bedel üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, taraflar arasında iş sözleşmesinin işçinin istifası ile sona erdiğini, bu hususun itirazi kayıtsız imzalanan ibraname içeriği ile de sabit olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamından davacının iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedildiği gerekçesiyle iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız feshedildiği sonucuna varılmış ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Taraflar arasında, iş ilişkisinin işçinin istifası ile sona erip ermediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır....