Maddesi kapsamında ödeme yapılacak personele 01/01/2012 tarihinden itibaren fazla çalışma ücreti ödenmeyeceğinin belirtildiğini, yapılan maaş karşılaştırmaları sonucunda Ek 10. Maddeye göre yeni sistemden maaş alması gereken Vergi Başmüfettişi T3 fazla çalışma ücretinin ödenmesinin hatalı bir uygulama olduğu ve ödenen 3.701,43 TL'lik fazla çalışma ücretinin de geri alınmasının gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla 5.436,92 TL alacağın ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalıya kızından dolayı maaş bağlanırken yanlış beyanı bulunmamakta olup, kurumlar arası yazışma ile hak sahibi kabul edilmiştir. Davalıdan bakım yükümlülüğünü yerine getireceğine ve 4 ayda bir muayene için kızını getireceğine dair taahhüt alınmıştır. Mükerrer ödeme tarihinde usulsüz ödenen maaşın istirdadına dair kanunda düzenleme bulunmadığından, 1.12.2010 tarihinde yönetmeliğe eklenen 22. madde ile bildirim yükümlülüğü getirilmiş ise de, bu yönetmelik ancak bu tarihten sonraki bildirimleri kapsayabileceğinden geriye dönük olarak davalıya uygulanması doğru görülmemiştir. Kaldı ki yasanın amacı muhtaç durumda bulunanlara sosyal yardım yapmak olarak açıklanmış olup, 2022 sayılı kanunun 3.maddesinde de "geçim şartının kalkması" hali bağlanan aylığın kesilmesi için kıstas olarak getirilmiştir. Ancak, ödenen miktarın istirdadına dair düzenleme yapılmamıştır....
Taraflar arasında işçiye ödenen aylık ücretin miktarı ve davacı işçinin maaş farkı alacağı bulunup bulunmadığı konularında uyuşmazlık bulunmaktadır. 4857 sayılı İş Kanununda 32.maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır. Ücret kural olarak dönemsel (periyodik) bir ödemedir. Kanunun kabul ettiği sınırlar içinde tarafların sözleşme ile tespit ettiği belirli ve sabit aralıklı zaman dilimlerine, dönemlere uyularak ödenmelidir. Yukarıda değinilen Yasa maddesinde bu süre en çok bir ay olarak belirtilmiştir. İş sözleşmesinin tarafları, asgarî ücretin altında kalmamak kaydıyla sözleşme özgürlüğü çerçevesinde ücretin miktarını serbestçe kararlaştırabilirler. İş sözleşmesinde ücretin miktarının açıkça belirtilmemiş olması, taraflar arasında iş sözleşmesinin bulunmadığı anlamına gelmez....
Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait ... inşaatında 14.09.2009 - 22.01.2015 tarihleri arasında çalıştığını, net aylığının iş sözleşmesine son verildiğinde 1.043,30 TL olduğunu, ancak müvekkilinin depocu olarak çalıştırılmış olup, kendisine 2.100,00 TL maaş ödenmesi gerektiğini, çalıştığı süredeki maaş farkı, kıdem tazminatı farkı, ihbar tazminatı farkının ödenmediğini ileri sürerek fark kıdem ve ihbar tazminatı ile maaş farkının, fazla çalışma, genel tatil, hafta tatili ücret alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
İSTEM Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 23.06.2022 tarihli ve KYB-2022/83003 sayılı kanun yararına bozma isteminin; “Dosya kapsamına göre, şüphelinin instagram ve twitter isimli sosyal paylaşım hesaplarından müşteki ...ya hitaben 09/11/2021 tarihli paylaşımında "Ayrıca cumartesi günü eşini belediyede çalıştırıyor gibi gösterip, bir defa belediyeye uğratmadın tıkır tıkır maaşını aldırtan belediye meclis üyesi ile tanışacağız" şeklinde, 13/11/2021 tarihli paylaşımında müştekiye ait 2019 yılı maaş bordrosunun görüntüsünü paylaşarak "Milletin ağzı açlıktan kokuyor, çapa sallayan çiftçi, inşaat harç karan emekçi, bir ekmeğe muhtaçken; Bunlar karısını, dostunu, çorunu, çocuğunu, bacısını, BALDIZINI bizim ödediğimiz vergilerle ödenen maaşlardan nemalandırıyor. Hadi çalışsalar neyse! Bir de çalışmadan maaş alıyorlar" şeklinde ve "Köylü Hasan amcanın, köylü Ayşe teyzenin vergileriyle ödenen ve bir de alışmadan ödenen o maaşı iade edeceksiniz. Adem efendi !...
maaş alacağının olduğu, maaş ödeyen kurumunca davacıya ödeme yapılması gerektiğini savunduğu, maaş işlemlerini yapan kurum ile SGK'nın tüzel kişilikleri ayrı olduğu gibi, alacakların konusunun da farklı bulunduğu, davalının, ödenmeyen maaşları için açtığı davanın Hatay İdare Mahkemesinin 2018/481 Esas sayılı dosyasında derdest olduğu, SGK'nın alacağı olan yersiz ödenen emekli aylıkları için maaş alacağı davasının sonucunun beklenilmesine gerek olmadığı, davalının davacıdan alacaklı olmayıp ayrı bir bütçesi bulunan Milli Savunma Bakanlığından alacaklı olduğunu ileri sürdüğünden takas ve mahsup talebinde bulunamayacağı, bu nedenlerle bilirkişi raporunun buna ilişkin kısmına itibar edilmediği gerekçeleriyle davanın kabulüne, 43.491,69 TL'nin 24.06.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 05.10.1967 tarihinden itibaren Türkiye'de 3741 gün çalışması bulunduğunu, müvekkilinin 01.02.2011 tarihinden itibaren çalışmasını sonlandırdığını, 2011 yılında Kuruma başvurup maaş bağlanmasını talep ettiğini, ancak kendisine gününün eksik olduğunun yurtdışı borçlanması yapması gerektiğinin söylendiğini ve maaş bağlanmadığını, çaresiz kalan müvekkilinden 2. kez tahsis talep dilekçesi alarak 2013 yılında maaş bağlandığını, bağlanan maaşın çok düşük olduğunu belirterek, davacı müvekkiline 2011 yılındaki başvuru tarihinden itibaren maaş bağlanmasına ve ödenmeyen maaşların faizi ile birlikte ödenmesine, bu olmadığı takdirde 2013 yılındaki başvuru tarihinden itibaren bağlanan maaşın eksikliğinin tespiti ile bu tarihten itibaren eksik ödenen maaş miktarının faizi ile birlikte ödenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiş,...
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Bulgaristan'dan zorunlu göç nedeniyle Türkiye'ye gelen ve İstanbul Büyükşehir Belediyesinde mühendis olarak görev yapmakta iken emekliye ayrılan davacı tarafından; Bulgaristan'da geçen hizmetlerinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamında kazanılmış hak aylığında dikkate alınması talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ile eksik ödenen maaş ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir....
Dosya kapsamından davacı kurum ile davalı banka arasında 24/11/2009 tarihli maaş ödeme protokolü akdedildiği, bu suretle taraflar arasında sözleşmeden kaynaklı promosyon ilişkisi bulunduğu, davacı ile davalı arasında imzalanan sözleşmenin 4. ve 21. maddelerinde davacı kurumda çalışanlara ilişkin maaş ve promosyon ödemelerine ilişkin düzenlemelerin bulunduğu tespit edildiğinden, davacı kurumda çalışan dava dışı ...'ya ödenen promosyon ücreti, mahkeme vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden davalı bankanın sorumluluğunun belirlenmesinde öncelikle davacı kurum ile davalı arasındaki protokoldeki düzenlemelerin esas alınması gerekmektedir....
Dava, dava dışı borçlunun borcu nedeniyle haciz baskısı altında ödenen bedelin istirdadı istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiş, hüküm; davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı tarafından dava dışı ... hakkında icra takibi başlatıldığını, işyerinde takip tarihinde borçlunun işçi olarak çalıştığını, ancak maaş haciz yazısının tebliğinden itibaren bir ay sonra işyerinden ayrılarak ilişiğinin kesildiğini, davalı alacaklı tarafından maaş hacziyle ilgili gönderilen yazılara süresinde cevap veremediklerini, iş yerine gelinen hacizler sırasında haciz baskısı nedeniyle takip konusu borç için tüm hakları saklı tutarak ödeme yapmak zorunda kaldıklarını, borçlunun işten ayrılması nedeniyle bir aylık maaş kesintisinden sorumlu olduklarını belirterek fazladan ödenen miktarın iadesi isteminde bulunmuştur....