Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava, tarımsal kredi sözleşmesinden kaynaklanan 21.391,05 TL alacağın tahsili istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın “Temyiz Edilemeyen Kararlar” başlığını taşıyan 362/1-a maddesiyle, Bölge Adliye Mahkemelerince verilen ve miktar veya değeri 40.000,00 TL’yi geçmeyen davalara ilişkin olarak verilen kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı hüküm altına alınmıştır....

    . - 2020/1154 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava, tarımsal kredi sözleşmesinden kaynaklanan 51.484,19 TL alacağın tahsili istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın “Temyiz Edilemeyen Kararlar” başlığını taşıyan 362/1-a maddesiyle, Bölge Adliye Mahkemelerince verilen ve miktar veya değeri 40.000,00 TL’yi geçmeyen davalara ilişkin olarak verilen kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı hüküm altına alınmıştır....

      . - 2020/1151 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava tarımsal kredi sözleşmesinden kaynaklanan 51.484,19 TL alacağın tahsili istemine ilişkindir....

        Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, istirdat ve tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi; dava konusu alacağın banka kredi kefaletinden kaynaklanan istirdat davası olup davanın ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Ticaret Mahkemesince; davacının bahsi geçen kredi kefalet sözleşmesinde imzası bulunmadığı ve sözleşmeye taraf olmadığından bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin; aynı maddenin (a) bendinde de bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yarı işi sayılacağı belirtilmiştir....

          Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalıların davaya konu ortaklar sözleşmesinden anlaşılacağı üzere borçlanma tarihinde üyesi bulundukları S.S....İlçe Merkezi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi'nin davacı kuruma olan kredi borcundan dolayı müteselsil kefil olarak imza attıkları ve davacı kuruma borçlandıkları, borcu ödemeleri için taraflarına ihtarname çekildiği, davacı bankaya borçlarının sabit olduğu gerekçesiyle itirazın iptaline ve alacağın likit olması ve davalıların haksız olarak takibe itiraz etmeleri nedeni ile icra inkar tazminatına mahkum edilmelerine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davası icra takibi ile sıkı sıkıya bağlıdır. Takip talebinde davacı banka davalı ...’ nin kefaleti olan 30.04.2016 tarih ve 5.752,00 TL limitli kredi sözleşmesi ile 2005 tarihli borçlusu Mehmet Yolcu olan 5.998,00 TL limitli sözleşmeye dayanmıştır....

            KARAR Davacı, tarımsal kredi sözleşmesinden doğan borçlarını ödemeyen davalılar hakkında yaptıkları icra takibine itiraz ettiklerinden itirazın iptali ile %40 inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabülüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı yasanın amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanunun birinci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar, hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde tüketici bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder. Aynı yasanın 10. maddesinde tüketici kredisi, tüketicilerin bir mal veya hizmet edinmek almacıyla kredi verenden nakit olarak aldıkları kredidir....

              Dava, tarımsal kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece, davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından, davacının aynı alacağa ilişkin 2007 yılında davalı aleyhine icra takibi yaptığı ve takip sonucunda da icra müdürü tarafından kesin aciz vesikası verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nin 143. maddesine göre düzenlenen kesin aciz vesikası takip hukuku bakımından borç ikrarını içeren bir senet olup, İİK'nin 68/1. maddesinde yazılı belgelerdendir. Yine, aciz vesikasının maddi hukuk bakımından etkileri ise İİK’nin 143. maddesinde kesin aciz vesikasında yazılı borç hakkında, borçlu için yirmi yıl süreyle zamanaşımının işlemeyeceği ve kesin aciz vesikasına bağlanmış olan alacak hakkında faiz istenemeyeceği belirtilmiştir....

                Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının davacı ile dava dışı kişi arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine müteselsil kefil olduğu, bu sözleşme nedeniyle dava dışı kişiye karşı açılan kredili mevduat hesabından kaynaklanan borçtan kefil sıfatıyla sorumlu olabileceği, dava dışı kişinin imzaladığı bankacılık hizmetleri sözleşmesi gereğince verilen kredi kartının borcundan sözleşmeyi kefil sıfatıyla imzalamadığından sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, genel kredi sözleşmesinden ve kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Dava tarihi itibariyle kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar konusunda 5464 sayılı yasanın uygulanması gerekmekte olup, söz konusu uyuşmazlıkta 5464 sayılı yasanın 44/2. maddesi uyarınca alacak miktarı dikkate alındığında davaya bakma görevi ....asliye hukuk mahkemesindedir....

                  Kredilerinden Doğan Kefaletin Sona Erdirilmesi Hakkında Kanun’ un 1/1. maddesinde “… Kendilerine ait tarımsal kredi borçlarını bu Kanun’ un yürürlüğe girdiği tarihten önce faiz, masraf, yargılama gideri, vekalet ücreti ve diğer her türlü fer’ileri ile birlikte tamamen ödeyenlerin tarımsal kredilerden kaynaklanan ve aynı sözleşmedeki diğer borçlulara olan kefaletten sorumluluğu ise bu Kanun’ un yürürlüğe girdiği tarihte sona erer.” hükmünü içermektedir. Yine aynı Yasa’nın 1/3. maddesinde ise “ Bu Kanun kapsamındaki sözleşmeleri kredi kullanmadığı halde müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzalamış olanların kefalet sorumluluğu bu Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihte sona erer.” hükmü öngörülmüştür. Mahkemece, anılan Yasa hükümleri de değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

                    İcra takibine konu edilen borç davacıların müteselsil kefalet verdiği genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmadığı halde ,müteselsil kefalet sorumluluğu sona eren davacılar hakkında haksız bir icra takibi başlatıldığı anlaşılmaktadır.(Yargıtay (kapatılan)19 HD nin 2017/5383 esas, 2019/5234 karar sayılı 20/11/2019 tarihli emsal ilamı aynı yöndedir ) İstanbul Anadolu ...İcra Dairesinin ... esas sayılı dosyasında Davalı banka tarafından başlatılan icra takibinde ... no'lu kredi, ... no'lu kredi ve ... no'lu kredi alacakları, 23.08.2012 tarihli sözleşme kapsamında kullandırılan krediler olmayıp ,davacıların müteselsil kefil olarak imzalamadıkları genel kredi sözleşmesinden ve bu kapsamda kullandırılan kredilerden dolayı sorumlulukları bulunmamaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu