WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı arasında Tarımsal Kredi Sözleşmeleri imzalandığını, söz konusu kredi nedeniyle davalıdan tahsil edilen komisyonlar nedeniyle ... Kaymakamlığı İlçe Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’nin davalı lehine vermiş olduğu karara istinaden, müvekkili banka aleyhine ... 16....

    Şti.nin asıl borçlu sıfatıyla davalı banka ile aralarında 20.03.1998 tarihli 107 sözleşme numaralı Tarımsal Krediler İkraz Sözleşmesinin imzalandığını, sözleşme kapsamında dava dışı kredi müşterisi şirkete 43.937,00 TL tutarında tarımsal kredi kullandırıldığını, kredi alacağının tahsili için kredi müşterisi ... Besicilik Ltd....

      Davalı vekili, müvekkilinin tarımsal kalkınma kooperatifi olduğunu, ana sözleşmeye göre ancak tarımsal nitelikli işlemler yapabileceğini, imzalanan sözleşmenin tarımsal bir kredi olmadığını, bireysel tüketici kredisi olduğunu, kooperatif genel kurulundan yetki alınmadığını, atılan imzaların kooperatifi değil imzayı atan temsilciyi bağladığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Sungurlu Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 30.3.2009 gün, 14556-3725 sayılı, 13.Hukuk Dairesinin 16.4.2009 gün 4329-5179 sayılı 19.Hukuk Dairesinin 4.3.2010 gün 4883-2282 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, davacı Banka ile imzalanan tarımsal kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 11. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 11. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 17.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı banka tarafından icra takibine girişildiğini, takibin kesinleştiğini, müvekkilinin davalı bankadan kredi kullanmadığı gibi, herhangi bir kredi sözleşmesinde gerek kefil sıfatıyla gerekse asıl borçlu sıfatıyla imzasının bulunmadığını, takibe dayanak Tarımsal Kredi Sözleşmesindeki imzanın müvekkilinin eli ürünü olmadığını ileri sürerek icra takiplerinden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, takip dosyalarından haksız olarak tahsil edilen toplam 21.036.00.-TL.nin kesinti tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasındaki tarımsal kredi sözleşmesi nedeniyle davacı bankanın davalı borçlulardan takip tarihi itibariyle 41.524,19 TL alacaklı bulunduğu, alacağın likit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tarımsal kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için kefiller ve asıl borçlu aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli ve yeterli değildir. Takip konusu alacağa yönelik hesabın kat edildiğine ilişkin 01.06.2009 tarihli ihtarnamede, asıl alacak banka tarafından 30.667,27 TL olarak belirlenmiş ve bu borcun ödenmesi için ihtarname düzenlenmiştir....

              Bir hukuki işlemin sadece 6502 sayılı TKHK'da düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Uyuşmazlığın 6502 sayılı TKHK kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin "tüketici" diğer tarafın "satıcı/sağlayıcı/hizmet sunan" olması gerekir. Yukarıda anılan ilke ve esaslar çerçevesinde yapılan incelemede; somut olayda, davanın dayanağı kredi hayat sigorta sözleşmesi olup, uyuşmazlık, kredi sözleşmesinden değil, bir tarafı tüketici olan sigorta sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Hayat sigorta sözleşmelerinin, niteliği gereği sigortalı tarafın mesleği ne olursa olsun (tacir, esnaf, işçi, memur vs.) gerçek kişi ve tüketici olması dışında bir seçenek yoktur....

                Davacının genel kredi sözleşmesinde müteselsil kefil sıfatıyla imzası yer almakta ise de, dosya kapsamında davacının taşıt kredisi sözleşmesinde müteselsil kefil sıfatıyla imzasının yer almadığı anlaşılmıştır. Her ne kadar davalı yan aşamalarda taşıt kredisi sözleşmesinin davacının müteselsil kefaleti bulunan genel kredi sözleşmesi kapsamında akdedildiği savunulmuş ise de, taşıt kredisi sözleşmesi genel kredi sözleşmesinden ayrı olmak üzere davalı banka ile dava dışı asıl borçlu arasında akdedilmekle genel kredi sözleşmesiyle arasındaki kefalet bağlantısı kesilmiştir. Bir başka anlatımla, davacı sadece kefalet imzası bulunan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borçtan sorumlu olup, kefalet imzasının bulunmadığı taşıt kredisinden kaynaklanan borçtan sorumlu değildir....

                  Şti. ile davalı banka arasında 02.08.2011 ve 21.10.2011 tarihli genel kredi sözleşmeleri imzalandığı ve bu sözleşmelerde davacının imzasının bulunmadığı, davacı tarafça imzalanan genel kredi sözleşmesi herhangi bir kredi borcuna hasredilmemiş olup, kredi borcu ödenmiş olsa bile kefil kefaletinden vazgeçmedikçe yeniden kullandırılan krediler için sorumluluğunun devam edeceği, bu nedenle davacının limit dahilinde dava dışı şirkete kullandırılan krediden sorumlu olması gerektiği, istirdat şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davacının kefalet imzası bulunmayan kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak için takip yapılıp, haksız olarak davacıdan tahsilat yapıldığı iddiası ile menfi tespit istemine ilişkindir....

                    - K A R A R - Davacı vekili, davalının kefil sıfatıyla Tarımsal Kredi Sözleşmesi imzaladığını, kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle dava dışı asıl borçlu ve kefillerle davalı aleyhine girişilen takibe davalının kısmi itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali, takibin devamı ve % 40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur. Davacı vekilince, başka bir tarımsal kredi sözleşmesindeki davalının kefaleti nedeniyle aleyhine girişilen takibe itiraz üzerine aynı mahkemede açılan itirazın iptali davasında 2005/60 Esas 2005/77 Karar sayılı kararla birleştirme kararı verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu