Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/6 md.) Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./15.md.) yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez. (Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/6 md.) Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./15.md.) yüzde yirmisinden aşağı olamaz....

    Böyle bir borçlu, borçlu olmadığını tespit ettirmek için menfi tespit davası açabilir ve bu davada hiç değilse icra dairesinin banka hesabına yatan paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı alarak (İİK m. 72/III/2.c.) aleyhine yapılmakta olan icra takibinin durdurulmasını ve davayı kazanınca da takibin iptalini sağlayabilir. Borçlu, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise, ödemiş olduğu paranın kendisine geri verilmesi için istirdat davası açabilir (İİK m. 72/VII). Borçlunun menfi tespit davası açmış olması hâlinde, menfi tespit davası sonuçlanmadan önce borcun ödenmesi üzerine de menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilmelidir (İİK m. 72/VI). İstirdat davası, esasen sebepsiz zenginleşme iddiasına dayanan bir eda davası olup, bununla icra takibi sırasında sebepsiz olarak ödenmiş olduğu iddia edilen bir paranın geri verilmesi istenir....

      Mahkememizce yapılan inceleme neticesinde taraflar arasındaki davanın İİK 72. Maddesi hükümlerine göre nihayete erdirilmesi gerektiği görülmüş olup İİK 72/son maddesinin " menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir...." hükmü uyarınca davalı tarafça tahsil işleminin gerçekleştirildiği icra dairesi Bursa 5. İcra dairesi ve davalı şirketin adresinin Bursa olduğu görülmüş olup davalı vekilinin yetki ilk itirazının İİK 72/son hükmüne göre kabulüne, yetkili mahkemenin Bursa Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu yönünde karar verilmiştir. Dosyanın yetkisizlik kararı sonrası mahkememize gelmesi sonrasında işin esasına girilmiş ve davalının derdestlik yönündeki beyanı üzerine, İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2017/...Esas sayılı dosyası uyap üzerinden istenilmiş ve incelenmiştir....

        Esas sayılı dosyasına yasal süresi içerisinde imzaya itirazla beraber yetki itirazında bulunulduğu, mahkemece bu konuda karar verilmeden davacı şirketin cebri icra tehdidi altında 08.08.2019 tarihinde alacaklı vekiline 40.000,00-TL ödemek zorunda kaldığı, yapılan ödemenin taraflarına iadesi istemiyle açılan istirdat başvuruları neticesinde davalı ile anlaşmanın sağlanamadığı, kendisine ait olmayan çek nedeniyle ve cebri icra tehdidi altında ödenen meblağın kendisine iadesine(istirdatına) karar verilmesi için işbu davayı açma zorunluluğunun doğduğunu belirttiği, dolayısıyla davacının dava dilekçesinde de belirttiği ve işbu dilekçenin içeriğinden de anlaşılacağı üzere eldeki davanın İİK md.72/f.7 kapsamında açılan istirdat davası olduğu, işbu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerektiği, davacının cebri icra tehdidi altında 08/08/2019 tarihinde alacaklı vekiline ödeme yaptığı, eldeki davanın ise 1 yıllık hak düşürücü süreden sonra 23/10/2020 tarihinde açıldığı, davacı...

          İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/11/2012NUMARASI : 2012/582-2012/895 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), 21,15 TL onama harcı alındığından mahsubuna bakiye, 3,15 TL harcın temyiz edenden alınmasına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.  ...

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/203 Esas KARAR NO : 2021/368 DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 04/03/2021 KARAR TARİHİ : 06/04/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/05/2021 Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalılardan ... Kuyumculuk Firması Tarafından müvekkillerim aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatılmıştır. Ancak icra takibine konu çekin üzerindeki imzanın müvekkile ait olmaması söz sahte imza ile çalınmış olması ve müvekkillerimin borçlu olmadığının tespitini ve icra takibinin durdurulması için ... esas sayılı menfi tespit davasını açtık. Mahkeme çeki elinde bulunduranlara karşı iki hafta içerisinde istirdat davası açmak üzere süre verilmiştir. Söz konusu istirdat davası ... esas saayılı dosyası ile ilintilidir....

              Hukuk Dairesi'nce de görevsizlik kararı verilmiş ise de Dairemiz sadece şirketler hukuku taşıma hukuku ve sigorta hukukundan kaynaklanan itirazın iptali ve İİK 82. maddesinden doğan menfi tespit davalarında görevli olup, bunun dışında İİK 72. maddesine dayanan menfi tespit ve istirdat davalarında Yüksek 19. Hukuk Dairesi görevlidir. Somut olayda da İİK'nun 72/7 maddesinde gösterildiği üzere icra dosyasına fazla ödeme yapıldığı kanaatiyle istirdat kararı verilmiştir. Bu durumda, evvelce yüksek 19. Hukuk Dairesi'nce de görevsizlik kararı verildiğinden dosyanın Yargıtay Başkanlar Kurulu'na gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Dairemizin görevsizliğine, dosyanın Başkanlar Kurulu’na sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 04/12/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Her ne karar başlığında dava "istirdat" olarak yazılmış ise de, davanın bankacılık işleminden kaynaklanan alacak davası niteliğinde olduğu ve İİK' nın 72. maddesine dayalı bir istirdat davası olmadığı anlaşıldığından kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 23.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  İcra takibinden sonra açılan menfi tespit ve istirdat davalarında yetkili mahkeme İİK 72/son maddesinde özel olarak düzenlenmiştir. Hükme göre, menfi tespit ve istirdat davaları takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Somut olayda icra takibi ...'da başlatılmış olup, davalı şirketin muamele merkezi de İstanbul'da bulunduğundan çekin keşide yeri olan Kilis mahkemeleri yetkili değildir. Mahkemece davalının süresinde yaptığı yetki itirazı gözetilerek yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek hüküm kurulması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Mahkemece, İİK’ nun 361.maddesine göre yapılan tahsilatın ayrıca bir hükme gerek olmaksızın davacıya iadesi gerektiği, davacının iade isteminin icra müdürlüğünce reddedildiği, bu durumda davacının icra müdürlüğünün işlemine karşı İcra Hukuk Mahkemesine başvurması gerektiği istirdat davasının dinlenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Takibin iptali nedeniyle borçlunun icra dairesine ödediği parayı İİK’ nun 361.maddesi hükmü gereğince ayrıca hükme hacet kalmaksızın geri alması düzenlenmişsede, anılan yasal hükmü borçlunun genel hükümler (Borçlar Kanunu sebepsiz zenginleşmeye ilişkin hükümler) uyarınca mahkemeye talep hakkını ortadan kaldırmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 20.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu