Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sonuç itibariyle, uyuşmazlığın temeli 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesi uyarınca üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczine ilişkin olup prim borcundan kaynaklanan bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu nedenle, uyuşmazlığın çözümünde 5510 sayılı Kanun’un uygulanması söz konusu değildir. 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesinde de açık bir şekilde belirtildiği üzere haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açılabilecektir. Bu durumda, görevli mahkeme genel mahkemelerdir....

    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlarına göre davalı bankanın sözleşme gereği miktarda öncelik ve rehin hakkı bulunduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-1136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı Yasa'nın 35.maddesi6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalarda vekalet ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmü gereğince taraflar yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK'nin geçiçi 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nin 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Gerede Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun Yargıtay İşbölümüne ilişkin 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararı uyarınca, İİK'nun 96 vd maddeleri uyarınca açılan istihkak davaları ile icra müdürlüğünün haczin uygulanması işlemlerine yönelik şikâyetler üzerine (İİK 96, 97, 99) verilen hüküm ve kararlar ile İcra Mahkemeleri tarafından genel hükümler çerçevesinde görülen istihkak davaları sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz inceleme görevi Dairemize verilmiştir. Somut olayda dava, 6183 sayılı AAÜTHK’nun 67. maddesi uyarınca açılmış olup, Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasası’nın 14. maddesine göre 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun’dan doğan ve diğer dairelerin görev alanına girmeyen her türlü davalara ilişkin hüküm ve kararların temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 17....

        Yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davacı 3. kişinin istihkak iddiasının sübut bulmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı 3. kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı Yasa'ya göre yapılan icra takibine dayalı istihkak davası niteliğindedir. 6183 sayılı Yasa'ya göre yapılan icra takiplerine dayalı istihkak davalarının aynı Yasa'nın 68. maddesi hükmü gereği Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmesi gerekir. Görev konusu, kamu düzeni ile ilgili bulunduğundan, bu hususun yargılamanın her aşamasında re'sen gözönünde bulundurulması zorunludur. Bu durumda, davalı Vergi İdaresi'nin yaptığı takiple ilgili olarak 3.kişi tarafından açılan davada Mahkemece, görevsizlik kararı verilmesi ve dosyanın görevli asliye hukuk mahkemesine gönderilmesi gerekirken bu husus dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

          Hukuk Dairesi         2015/11596 E.  ,  2018/79 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa'ya dayalı menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, dava dışı kamu borçlusu ....Taşımacılık ...Ltd.Şti hakkında 6183 sayılı Yasa'ya göre takip yapıldığını ve müvekkiline anılan yasanın 79.maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ancak süresinde itiraz edilemediğini kamu borçlusuna bir borçları olmadığından 6183 sayılı Yasa'nın 79.maddesi gereğince borçlu olmadıklarının tesbitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı idare vekili, davacının haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediğinden alacağın zimmetinde sayıldığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

            Mahkemece toplanan delillere göre; 6183 sayılı Yasanın 79.maddesi uyarınca tahsil dairesi tarafından tebliğ edilecek haciz bildirisi ile bundan böyle borcun ancak tahsil dairesine ödenebileceği ve amme borçlusuna yapılacak ödemenin geçerli olmayacağının 3.şahsa bildirildiği, vergi dairesi tarafından davalı şirkete gönderilen haciz bildirisi ve istihkak haczi nedeniyle davalı şirketin davacı şirkete ödeme yapmasının yasal olarak mümkün olmadığı, davalı şirketin itirazının haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 25.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Davanın değeri 12.000,00 TL olup gösterilerek 6183 sayılı Kanuna göre konulan haciz şerhinin kaldırılması istemine ilişkin istihkak davası açılmış, mahkemece davacının istihkak iddiasının kabulü ile dava konusu 34 UPG 63 plaka sayılı aracın davacıya aidiyetinin tespiti ile araç üzerine davalı kurum tarafından 6183 sayılı yasa kapsamında 20/07/2009 tarihli haciz yazısı ile konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine karar, Dairemizce 18/11/2020 tarihinde onanmıştır. Onama ilam tarihi dikkate alındığında, davalı vekilinin karar düzeltme dilekçesinin miktar itibariyle REDDİNE, 05/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                İSTİHKAK İDDİASIKAMU ALACAĞIMÜLKİYET KARİNESİ6183 S. AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN [ Madde 67 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "istihkak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (Tuzla Asliye Hukuk Mahkemesi)'nce davanın kabulüne dair verilen 10.11.2006 gün ve 2005/930 E.-2006/950 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay Onbeşinci Hukuk Dairesi'nin 01.04.2008 gün ve 2007/7845 E.-2008/2052 K. sayılı ilamı ile; (...Dava, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun uyarınca açılmış istihkak davası olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, A... Ltd. Şti. ile aralarındaki 10.01.2001 tarihli sözleşme gereğince imal edilip anılan şirkete teslim edilmeyen İ... V......

                  Hukuk Dairesinin 16/06/2020 gün ve 2020/393 esas, 2020/485 sayılı kararıyla uyuşmazlığın 6183 sayılı yasadan kaynaklandığı, aynı yasanın 68. maddesi gereğince istihkak davasının asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği belirtilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiş, Sarayköy İcra Hukuk Mahkemesinin 30/06/2020 gün ve 2020/25 esas, 2020/27 sayılı görevsizlik kararı üzerine dava Sarayköy Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/226 esasına tevzi edilmiş, mahkemece yapılan yargılama sonucunda 18/12/2020 gün ve 2020/226 esas, 2020/478 sayılı karar ile 6183 sayılı Yasanın 66. maddesi gereğince istihkak iddiasında bulunan davacının öncelikle vergi dairesine itirazda bulunması gerektiği, oysa davacının öğrenme tarihinden itibaren 7 gün içerisinde istihkak iddiasında bulunmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir....

                  Yukarda belirtilen görev ile ilgili düzenlemelerde açıkça kurumun taraf olduğu ve sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan ve açıkça primin 6183 sayılı kanun uyarınca tahsili üzerine bu kanunun da uygulanmasından doğan uyuşmazlıklarda iş mahkemesinin görevli olacağı belirtilmiştir. Burada Kurumun taraf olması ve uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanundan doğması yeterlidir. Karşı tarafın sigortalı veya üçüncü kişi olmasının önemi bulunmamaktadır. 10. Somut uyuşmazlıkta kurum 5521 sayılı Kanundan kaynaklanan prim alacağının tahsili için, anılan kanunun 88. maddesi uyarınca 6183 sayılı Kanun hükümleri uyarınca prim borçlusu şirket aracına haciz uygulanmış ve davacı üçüncü kişi aracı satın aldığını belirterek haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı haczin 6183 sayılı kanunun 79. maddesi uyarınca talep etmektedir. Dava tarihi itibari ile İş Mahkemesinin görevli olduğu açıktır. Zira 88....

                    UYAP Entegrasyonu