Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, davalı ... idaresinin borçlu Topbaşlar Harfiyat....Ldt'nin vergi borcu nedeniyle 6183 sayılı Yasa gereğince yaptığı takip sırasında, davacıya ait Ankara, Keçiören İlçesi, 4.Bölge, 3098 Ada, 4 parselde kayıtlı, 4 ve 5 nolu dairelerin tapu kayıtları üzerine haciz konulduğunu belirterek 6183 sayılı Yasa'nın 66.maddesine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili, görevli mahkemenin icra mahkemesi olduğunu, haczin borçlu şirketin vergi borcundan dolayı 6183 sayılı Yasa'nın 62.maddesi gereğince haczedildiğini belirterek haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

    Dava, "Menfi Tespit (3.Şahıs Tarafından Açılan) davası olup, 6183 sayılı Kanunun 79.maddesine dayalı Menfi Tespit istemine ilişkin olup, bu tür hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 4. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM:Yukarıda Gerekçesi Açıklandığı üzere; Söke 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/260 Esas, 2020/295 Karar sayılı dava dosyasından verilen, 02/07/2020 tarihli kararına yönelik istinaf incelemesinin, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 4. Hukuk Dairesine ait olduğundan, dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli daireye GÖNDERİLMESİNE, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK'nın 352. maddesi gereğince kesin olarak, oy birliği ile karar verildi....

    KARAR Davacı,davalı ile aralarında 6183 sayılı yasanın 79. maddesine paralel düzenlemeler içeren bir protokol yaptıklarını,bu protokole göre davalının elektronik ortamda hacizler bildirimleri yaptığını,davalının gönderdiği 05.04.2010 tarihli haciz bildiriminin teknik bir sorundan dolayı 8. günde gönderilebildiğini,borçlunun hesaplarındaki mikatrların haciz bildirimine konu borcu karşılamadığını ancak süresinde bildirimi yapılamadığından 6183 sayılı yasanın 79. maddesine göre menfi tespit davası açılması gerektiğini belirterek; borçlu üçüncü kişi ... 'in bankaları nezdinde 186.755,87 TL tutarında borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davacının 6183 sayılı yasanın 79. maddesine göre süresinde cevap vermediğinden borç zimmetinde sayıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

      İDM'nin bu kabülüne rağmen,davalının itirazı üzerine 19/07/2022 tarihli ret kararında da bu kez 6183 Sayılı Kanunun 79/4.maddesi uyarınca 26/05/2022 tarihli ara karar gereğince davacı vekilince teminatın para olarak yatırılmamış olduğundan alacaklı tahsil dairesine verilecek meblağ olmadığından bu talebinde reddine şeklinde yukarıdaki düşülen şerhe çelişki olacak şekilde farklı gerekçeye yer verilmiştir. Her ne kadar 2004 Sayılı İİK'nun 72. Maddesinde gösterilen düzenlemeler genel hüküm niteliğinde ise de dava sebebine göre özel hüküm bulunması sebebiyle 6183 Sayılı Kanunun 79/4.fıkrasında öngörülen hükümlerin uygulanması gerektiği açıktır. 79/4.fıkrasında 6183 Sayılı Kanunun 10. Maddesinde sayılan türden teminat karşılığında takip işlemlerinin durdurulmasına karar verilebileceği hükme bağlanmıştır. Burada öngörülen takip 2004 Sayılı İİK'nun düzenlenen genel hükümlere göre yapılmış icra takibi değildir....

      Davacının talebi 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi kapsamında menfi tespit işlemine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemesince haciz bildirisinin iptali talebi yönünden yargı yolu sebebiyle görevsizlik kararı verilmesi doğru olmayıp, anılan husus bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine 12.12.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        yeterli olmadığı, bilindiği gibi 6183 sayılı Yasa gerince borçlunun üçüncü şahıslardaki menkul malları, alacak ve haklarının haczinin 79. maddede düzenlendiği, hamiline yazılı olmayan veya cirosu kabil senede dayanmayan alacaklar ile maaş, ücret, kira vesaire gibi her türlü hakların ve fiilen tutanak düzenlemek suretiyle haczi kabil olmayan üçüncü şahıslardaki menkul malların haczi, borçlu veya zilyed olan veyahut alacak ve hakları ödemesi gereken gerçek ve tüzel kişilere, kurumlara haciz keyfiyetinin tebliği suretiyle yapıdığı, (6183 SY. m.79/I). haciz bildirisi tebliğ edilen üçüncü şahıs ise, tahdidi olarak sayılmamış olan borcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haczin tebliğinden önce borcun ödendiği veya malın tüketildiği ya da kusuru olmaksızın telef olduğu veya alacak borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada ise, durumu haciz bildirisinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde tahsil dairesine yazılı olarak bildirmek zorunda olduğu (6183 SY....

          Dava 6183 sayılı Yasa'nın 79/6.maddesine göre açılan itirazın iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vergi idaresi vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-1136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı Yasa'nın 35.maddesi6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalarda vekalet ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmü gereğince taraflar yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK'nin geçiçi 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nin 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....

            Vergi Mahkemesi … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 66 ncı maddesinde; borçlu elinde haczedilen mallara karşı istihkak iddiaları düzenlenmiş olup, aynı kanunun 68 inci maddesinde de; "İstihkak davalarına bakmaya haczi yapan tahsil dairesinin bulunduğu mahal mahkemesi selahiyetlidir....

              Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 66 maddesi gereğince açılmış istihkak istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir. Davacı vekili, davalı idare tarafından 1.6.2006 tarihli ticari işletme rehnine konu menkullerin haczedildiğini belirterek 6183 Sayılı AATUHK'nun 66 maddesi gereğince istihkak iddiasında bulunmuş, Aynı Yasanın 21/2 maddesi gereğince rehin haklarının saklı tutulmasına,rehin kapsamındaki malların davalı idare tarafından satışı halinde 74/2 maddenin dikkate alınarak satış bedelinden öncelikle rehin alacağının ödenmesine, satış bedelinin rehinli alacaklarının ve takip giderlerini geçmemesi halinde satışın tehir edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davacının iddiasının değerlendirilmesi amacıyla davalı idare tarafından bildirilen dava konusu mahcuzların bulunduğu dava dışı borçlu ...'...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı İdare vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, dava dışı kamu borçlusu ... hakkında 6183 sayılı Yasa'ya göre takip yapıldığını ve müvekkiline anılan yasanın 79. maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ancak süresinde itiraz edilemediğini kamu borçlusuna borçları olmadığının 6183 sayılı Yasa'nın 79. maddesi gereğince tesbitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı idare vekili, davacının haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediğinden alacağın zimmetinde sayıldığını, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu