Menfi tespit davası açılması halinde mahkemece bu 6183 sayılı Kanun'un .... maddesinde sayılan türden teminat karşılığında takip işlemlerinin durdurulmasına karar verilebilir (m.79/4). 6183 sayılı Kanun ile menfi tespit davasına, “Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczini” düzenleyen 6183 sayılı Kanunun 5479 sayılı Kanun ile değişik 79. maddesinde üçüncü şahıslar yönünden yer verilmiş ise de, asıl borçlu yönünden yukarıda açıklanan mevzuat uyarınca ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olarak açılacak davaların 7 günlük hak düşürücü süre içinde açılması gerekir ise de; 3. şahıslar yönünden dava açmanın aynı süre ile sınırlandırılması aksine bir kuralın gerek 6183 sayılı gerekse 506 sayılı Yasa'da yer almaması nedeniyle doğru değildir....
Taraflar arasındaki davada .... ile....Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı kurumun davacıya gönderdiği ödeme emrinin iptali ile davacının kuruma borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. .... davacı şirket dava dışı ...borcundan dolayı davalı kurum tarafından 6183 sayılı Kanunun 79. maddesine göre haciz bildirimi ve davalı kurumca ödeme emri gönderildiğinden bahisle, borçlu olmadığının tespiti ile gönderilen ödeme emirlerinin iptalini talep etmiş olmakla, 6183 sayılı Kanunun 79/4. maddesi gereğince davaya bakmaya genel mahkemeler görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ....k Mahkemesince, Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 03.04.2017 tarih, 2017/772 - 2017/2722 E.K. sayılı olan bozma ilamına uyulmuş, uyuşmazlığın 6183 sayılı Kanunun 79. maddesine göre gönderilen ödeme emirlerinin iptaline ilişkindir....
Vergi Dairesi tarafından borçlu hakkında 6183 sayılı yasaya göre yapılan takip nedeniyle mülkiyeti kendine ait araç üzerine konulan haczin kaldırılmasını istemiştir. 6183 sayılı yasaya göre yapılan icra takiplerine dayalı istihkak davalarının aynı yasanın 68.maddesi hükmü gereği dava değerine göre Sulh Hukuk veya Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülmesi gerekir. Bu durumda Asliye Hukuk mahkemesince işin esasının incelenmesi gerekirken usul ve yasaya aykırı olarak görevsizlik kararı verilerek dosyanın Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişiye geri verilmesine 22.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
A.Ş'ye ait vergi borçları nedeniyle, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 79. maddesi uyarınca, davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmektedir....
Ltd Şirketi'nin kesinleşmiş kamu vergi borçlarından dolayı üçüncü şahıs olan müvekkiline 6183 Sayılı Kanun'un 79'uncu maddesi gereğice haciz bildirisi gönderildiğini, dava dışı kamu vergi borçlusunun müvekkili nezdinde alacağı olup olmadığının bildirilmesinin istenildiğini, müvekkili tarafından dava dışı şirkete herhangi bir borçlarının olmadığının bildirildiğini, müvekkilinin bildiriminin yasal süre içinde yapılmadığı iddiasıyla davalı tarafından müvekkiline ödeme emri gönderildiğini, yasal süre içerisinde İzmir Vergi Mahkemelerinde dava konusu edildiğini, Vergi Mahkemesinde açılan davanın cebren tahsil süreci durdurmadığını, 6183 sayılı yasa 79. maddesi gereğince dava açmak zorunda kaldıklarını, müvekkilinin dava dışı şirkete borcu olmadığını, bu sebeple müvekkili şirket lehine takibin durdurulmasını, davanın kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İş Mahkemesince, davaya bakma görevinin 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi uyarınca genel mahkemelere ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, açılan davanın ....nun alacağı ile ilgili olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Şti'nin vergi borçları nedeniyle, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 79. maddesi uyarınca, davacı şirket adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmektedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava; 6183 sayılı Yasa’nın 79/4. maddesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Osmancık İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 31/05/2005NUMARASI : 2005/22-33 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İİK'nun 79. maddesi uyarınca haciz konulacak mallar başka yerde ise, takip yapan icra müdürü haczin yapılması için malların bulunduğu yerdeki icra dairesine talimat yazar. Talimat icra dairesinin haciz ile ilgili yaptığı işlemlere ilişkin şikayetler kendisine talimat yazılan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince çözümlenir. Ancak, yapılan haciz nedeniyle istihkak iddiasında bulunulursa bu iddia ile ilgili İİK'nun 97 ve 98. maddelerinin uygulanmasına dair karar, asıl takibin yapıldığı icra dairesince verilir. Zira, anılan işlem İİK'nun 79. maddesi kapsamında değildir....
ün davacıda alacağı olduğu iddiasıyla davacıya haciz ihbarnamesi gönderdiği, davacının 6183 sayılı Yasanın 79. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 7 gün içinde itiraz etmediği, süre geçtikten sonra iş bu menfi tespit ve istirdat davasını açmış bulunduğu tartışmasızdır. Keza, haciz ihbarnamesi 6183 sayılı Yasanın 55 maddesi anlamında bir "ödeme emri" niteliğini taşımadığından bu konu bozma kararına uyulmakla kesinleşmiştir. Haciz ihbarnamesi kesinleşmiş bulunsa bile üçüncü kişi ödeme emrinin tebliği edilmesinden önceki evrede prim borçlusunun, kendisinde herhangibir alacağının bulunmadığına ilişkin menfi tespit ve istirdat davası açabilir. Zira aynı Yasanın 58 maddesine göre borçlu, borçlu bulunmadığına dair dava açabilir. İddiasını yöntemince kanıtladığı taktirde ödeme emrinin iptaline karar verilebilir. Çoğun içinde azın da bulunduğu kuralı gereğince borçlu, ödeme emrinin çıkarılmasından önceki evrede de böyle bir dava açma hakkına sahip bulunduğu açık-seçik ortadadır....