Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı alacaklı vekili, haczin sırasında davacı yetkilisi veya vekilinin bulunmadığını, mahcuzların davacıya ait olduğunu gösteren herhangi bir belge sunulmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece haczin 23.8.2011 tarihinde yapıldığı, davacının 24.8.2011 tarihli dilekçe ile istihkak iddiasında bulunması üzerine dosyanın İİK.nin 97.maddesi uyarınca takibin devamı veya taliki konusunda bir karar verilmek üzere mahkemeye gönderildiği, mahkemenin 9.9.2011 gün ve 2011/903-854 sayılı kararı ile talebin reddi ile İİK.nin 99.maddesine göre işlem yapılması gerektiğine karar verildiği ve alacaklı tarafından mahkemenin 2011/1047 esas sayılı dosyasında istihkak davası açıldığı ve davanın halen derdest olduğu, şikayete konu yapılan hususta daha önce mahkemece karar verilmiş olduğu gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı 3. Kişi ve davalı alacaklı vekillerince temyiz edilmiştir....

    KARAR Uyuşmazlık, İİK’nin 97/1. maddesi uyarınca ...... Müdürlüğü'nün ...... Mahkemesi'nden takibin taliki ya da devamı konusunda bir karar verilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, İstanbul 6. ...... Müdürlüğü'nün 2008/20732 Esas sayılı dosyasında 02/03/2016 tarihinde haczedilen malların dosya içindeki belge ve bilgilere göre 3. kişiye ait olduğu hususunda kuvvetli kanaat oluştuğundan İİK.'nın 97. maddesi gereğince istihkak iddiasında bulunan 3. şahıs tarafından hacizli malların toplam değeri olan 369.217,87 TL'nin %20'si oranında teminat yatırılması halinde hacizli mallar yönünden takibin talikine karar verilmiş hüküm, 3. kişi vekili ile alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Ne var ki; vekaletnamelerinde temyizden feragat yetkisi bulunan 3. kişi vekili ile alacaklı vekili Daire Başkanlığı'na sunmuş oldukları 04.07.2018 havale tarihli dilekçe ile temyizden feragat ettiklerini bildirmişlerdir....

      /08/2020 tarihinde de vekil olarak müvekkili şirket lehine yazılı istihkak beyanının icra dosyasına gönderildiğini, süresi içerisinde müvekkili şirket adına yapılmış İİK'nın 99. maddesinin uygulanması gereken bir istihkak iddiası olduğunun incelenmediğini, öncelikle somut olayda uygulanacak kanun hükmünün belirlenmesinin gerektiğini kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2021 NUMARASI : 2019/54 ESAS -2021/654 KARAR DAVA KONUSU : İstihkak İddiası Nedeniyle Takibin Taliki Veya Devamı KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili 23/01/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Alacaklı vekilinin talebi ile Samsun İcra Müdürlüğü’nün 2018/141529 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili T1 ait işyerinde 04.01.2019 tarihinde haciz işlemi uygulandığını, müvekkiline ait olup bedeli ödenerek satın alınan; 5 adet LSD plazma, 20 adet yemek masası ve her bir masa için 4’er adet farklı farklı renklerde sandalyenin haczedildiğini, haciz esnasında hazır bulunan müvekkilinin babası Temel Akyol'un müvekkiline haber vermesi neticesinde 09.01.2019 tarihinde haczin öğrenildiğini, 10.01.2019 tarihinde de süresi içerisinde istihkak iddiasında bulunulduğunu, Samsun 1....

      Yargıtay bozma ilamları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; İncelenen takip dosyası içeriğinden, 17/06/2016 tarihli haciz sırasında haczedilen mahcuzlara ilişkin ileri sürülen istihkak iddiası üzerine, memurlukça 23/06/2016 tarihli kararla istihkak iddiası konusunda karar vermek üzere dosyanın icra mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, İcra Mahkemesince takibin devamına karar verildiği görülmüştür. İİK.nun 97/a maddesi gereğince, bir taşınır malı elinde bulunduran kimse, onun maliki sayılır. Borçlu ile 3.kişilerin taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde dahi mal, borçlu elinde addolunur. İİK.nun 99.maddesi gereğince de haczedilen şeyin borçlunun elinde olmayıp, üzerinde mülkiyet veya diğer bir ayni hak iddia eden 3.kişi nezdinde bulunması halinde, icra müdürlüğünce istihkak iddia eden 3.kişi aleyhine dava açmak üzere alacaklı tarafa 7 günlük süre verilir....

      İcra Müdürlüğü’nün 2018/33462E. sayılı dosyasından alacaklıya istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verilmesi gerektiğini, ittihaz edilen kararla, İ.İ.K.’nin 97/1 ve 97/a maddesi uyarınca istihkak iddiası hakkında karar verilmek üzere dosyanın icra mahkemesine sevkine karar verildiğini, bu kararın kanuna ve hukuka aykırı bulunduğunu belirterek, 18/09/2019 tarihli kararın iptaline ve alacaklı şirkete istihkak davası açmak üzere 7 gün süre verilmesine yönelik talep ve şikayetlerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Bakırköy İcra Müdürlüğü’ne talimat yazıldığını, haciz mahallinde borçluya ait eşya ve dokümanların bulunduğunu, talimat icra müdürlüğünün sadece talimat doğrultusunda işlem yapma yetkisi olduğunu beyanla şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      İlk Derece Mahkemesince, şikayetin reddine hükmedilerek; takip dosyasından konulan hacizlerin kaldırıldığı bu nedenle istihkak davasının konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, davacı üçüncü kişi tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, konusu kalmayan şikayet ve istihkak davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmüştür. Dava, üçüncü kişinin memur muamelesini şikayeti ile terditli olarak açtığı İİK’nın 96-97. maddesine dayalı istihkak davasına ilişkindir. İstihkak davalarının dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. Geçerli istihkak iddiasının varlığı hüküm kesinleşinceye kadar yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekir....

        Bu şekilde belirlenen sınırların (on milyon TL) 10.00 TL'yi aşmayan kısımları dikkate alınmaz.Buna göre hesaplama yapıldığında 2011 yılında İcra Mahkemeleri'nce verilecek kararların temyiz edilebilmesi için temyizin konusu 4.420,00 TL'nin üzerinde bulunmalıdır.İİK'nun 363/1 fıkrasının (7) nolu bendinde temyiz edilebilecek kararlar arasında sayılan istihkak davalarında ve istihkak davalarına ilişkin takibin taliki kararlarında temyiz incelemesi yapılabilmesi için aynı fıkranın son cümlesinde yer verilen özel düzenlemeye göre İcra Mahkemesi kararının taalluk ettiği malın veya hakkın değerinin belirlenen bu miktarı geçmesi şarttır.Somut olayda, her bir üçüncü kişinin istihkak iddasına konu ettiği temyiz konusu mahcuzların değeri ayrı ayrı 4.420,00 TL'nin altındadır.Bu durumda hüküm her bir istihkak iddiası açısından kesin nitelik taşıdığından temyiz dilekçesinin reddi gerekir.SONUÇ: Yukarıdaki nedenlerle İİK'nun 363, 365/3 Eki 1. maddeleri uyarınca davacı üçüncü kişiler vekilinin temyiz...

          Maddesi gereğince yapılan haczin İİK 96 ve 97. maddeleri uyarınca yapılmış sayılmasına ilişkin şikayet davasıdır. İİK'nin 96 vd. maddesine göre, borçlu tarafından üçüncü kişi lehine veya üçüncü kişi tarafından bizzat kendi lehine ya da İİK'nin 85/2. maddesi uyarınca borçlu ile malı birlikte elinde bulunduran üçüncü kişi, diğer bir kişi, üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunabilirler. Bu kişiler tarafından yasal sürede yapılan istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilir. Somut olayda ise, haciz mahallinde hazır bulunan borçlu T3 Şti vekili, mahcuzların müvekkili borçlu şirkete ait olduğunu iddia etmiştir. Borçlu şirket vekili tarafından mahcuzların müvekkili borçlu şirkete ait olduğunun ileri sürülmesi, İİK. 'nun 96. Maddesi uyarınca istihkak iddiası niteliğinde değildir. Dolayısıyla, ilk derece mahkemesince, şikayetin belirtilen şekilde kabulü ile, haczin İİK. 'nun 99....

          Somut olayda, 34 XX 319 plakalı traktöre 09/02/2021 tarihinde haciz kaydı işlenmiş olup, 11/02/2021 tarihinde davacının icra müdürlüğüne dilekçe sunarak istihkak iddiasında bulunduğu, 14/04/2021 tarihinde 3. kişinin/davacının haczin kaldırılması talebinin icra müdürülüğünce reddine karar verildiği, eldeki davanın aynı gün 14/04/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. İcra dosyasına süresinde bildirilen istihkak iddiası ile yasada öngörülen hak düşürücü dava açma süresi kesilmiştir. İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü tarafından İİK'nın 97/1 maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. İİK'nın 97/6 maddesi gereği prosedürün işletilmemesi halinde, dava açma süresi henüz başlamayacağından 3. kişi, hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar istihkak davasını açabilir. Prosedürün işletilmesi halinde ise İcra Mahkemesi'nce verilecek kararın ilgiliye tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde davanın açılması gerekir. (Bknz. Y.12.H.D.,2023/1861 E.- 2023/2611 K.)....

          UYAP Entegrasyonu