İpotek, halen mevcut olan veya henüz doğmamış olmakla birlikte doğması kesin veya olası bulunan herhangi bir alacak için kurulabilir (TMK.m.881). Mevcut alacakları teminat altına almak için kurulan ipotek, anapara ipoteğidir. İlerde doğacak veya doğması muhtemel alacaklar için kurulacak ipotek ise üst sınır (azami meblağ) ipoteğidir. Eğer mevcut bir alacak için ipotek kurulmuşsa, alacağın geçerli olması gerekir. Zira, ipotekle alacak arasında çok sıkı bir birliktelik vardır. Alacak varsa ipotek kabul edilir. Ancak alacak doğmamışsa, hukuki nedeni dolayısıyla batılsa (BK.m.19/2, 20/1), ipotek tescil edilse bile hüküm ifade etmez ve rehinli alacaklıya icra takibi yoluyla alacağını elde etme yetkisi vermez. Vurgulanması gereken diğer bir hususta, ipoteğin tescilinin tarafları bağlayacağıdır. Fakat söylendiği üzere ipotek, rehnin temin ettiği alacağın varlığı yönünden bir karine ya da delil oluşturmaz....
İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek akdinin çerçevesini tayin eden 23.03.1965 tarihli resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak tesis edildiği görülmektedir. Bu haliyle ipotek, azami meblağ (üst sınır ipoteği) ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 851 ve 881. maddelerinde ifadesini bulan azami meblağ (üst sınır) ipoteğinde alacağın ulaşacağı miktar önceden belirsiz olduğundan taşınmazın ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosunda gösterilen limitle sınırlanabilir....
İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasında bir anlaşma (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olaya gelince; 10.10.1969 tarihli ipotek akit tablosundan ipoteğin 42.000 TL için 19.07.1972 tarihine kadar faizsiz aktedildiği görülmektedir. Aynı tarihli “Taahhüt ve Bayanname” başlıklı noterde düzenlenen senette ise, ipotek alacaklısının ipotek miktarı olan 42.000 TL’den 1.500 TL’sini aldığı, kalan 40.500 TL için kendisine muhtelif tarihli bonolar verildiği, verilen senet bedellerinin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılacağı taahhüdünde bulunduğu anlaşılmaktadır....
İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak tesis edildiği görülmektedir. Bu haliyle ipotek, azami meblağ (üst sınır ipoteği) ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 851 ve 881. maddelerinde ifadesini bulan azami meblağ (üst sınır) ipoteğinde alacağın ulaşacağı miktar önceden belirsiz olduğundan taşınmazın ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosunda gösterilen limitle sınırlanabilir....
Taşınmaz rehninin bir çeşidi olan ipotek,4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 881- 897. maddeleri arasında düzenlenmiş olup TMK'nın 881.maddesine göre ipotek, hâlen mevcut olan veya henüz doğmamış olmakla beraber doğması kesin veya olası bulunan herhangi bir alacağı teminat altına almak için tesis edilen mutlak ve sınırlı bir ayni haktır. İpotek,kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden, bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasında bir anlaşmanın (rehin sözleşmesinin) yapılması, TMK'nın 856.maddesi uyarınca da tapuya tescil edilmesi gerekir.Yine, bu şekilde kurulan ipoteğin terkin yönteminin ne olduğu hususu üzerinde de durulmalıdır. Gerçekten kural olarak, ipotek öncelikle alacaklının terkini istemi sonucu müdürlükçe yapılacak işlemle kaldırılabilir....
Taşınmaz rehninin bir çeşidi olan ipotek,4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 881- 897. maddeleri arasında düzenlenmiş olup TMK'nın 881.maddesine göre ipotek, hâlen mevcut olan veya henüz doğmamış olmakla beraber doğması kesin veya olası bulunan herhangi bir alacağı teminat altına almak için tesis edilen mutlak ve sınırlı bir ayni haktır. İpotek,kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden, bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasında bir anlaşmanın (rehin sözleşmesinin) yapılması, TMK'nın 856.maddesi uyarınca da tapuya tescil edilmesi gerekir.Yine, bu şekilde kurulan ipoteğin terkin yönteminin ne olduğu hususu üzerinde de durulmalıdır. Gerçekten kural olarak, ipotek öncelikle alacaklının terkini istemi sonucu müdürlükçe yapılacak işlemle kaldırılabilir....
edildiğini, geçen zaman içinde ipotek konusu borcun ödenmediğini, bu arada taşınmazın ipotek kabul edilerek el değiştirdiğini ve davalı T4 adına tescil edildiğini, ipotek alacaklılarından Nevin Safyurtlu nun vefat ettiğini, mirasçı olarak Bala Safyurtlu, İsmet Safyurtlu ve Arslan Safyurtlu’nun kaldığını, ipotek alacaklıları , vefat sebebiyle intikal işlemi yaptırdığını ve miras sebebi ile oluşan iştirakın bozularak müşterek mülkiyetin seçildiğini, sonrasında el değiştiren ipoteğin son olarak müvekkili tarafından devralınmış olduğundan müvekkilinin ipotek alacaklısı haline geldiğini, ipoteğin tesis edildiği tarihten sonra kanuni ipotekle teminat altına alınan borcun gerek önceki maliklere ve gerekse davacıya ödenmediği sabit olduğundan ipotek bedelinin taşınmazın dava tarihindeki rayiç değerinin tespit edilerek güncellenmesine, ödeme yapılan 1000/7200 oranı düşülerek ödenmeyen 6200/7200 oranındaki kısmın ipoteğin paraya çevrilerek tahsili için ipoteğin güncel değerinin tapu kütüğüne tesciline...
edildiğini, geçen zaman içinde ipotek konusu borcun ödenmediğini, bu arada taşınmazın ipotek kabul edilerek el değiştirdiğini ve davalı T4 adına tescil edildiğini, ipotek alacaklılarından Nevin Safyurtlu nun vefat ettiğini, mirasçı olarak Bala Safyurtlu, İsmet Safyurtlu ve Arslan Safyurtlu’nun kaldığını, ipotek alacaklıları , vefat sebebiyle intikal işlemi yaptırdığını ve miras sebebi ile oluşan iştirakın bozularak müşterek mülkiyetin seçildiğini, sonrasında el değiştiren ipoteğin son olarak müvekkili tarafından devralınmış olduğundan müvekkilinin ipotek alacaklısı haline geldiğini, ipoteğin tesis edildiği tarihten sonra kanuni ipotekle teminat altına alınan borcun gerek önceki maliklere ve gerekse davacıya ödenmediği sabit olduğundan ipotek bedelinin taşınmazın dava tarihindeki rayiç değerinin tespit edilerek güncellenmesine, ödeme yapılan 1000/7200 oranı düşülerek ödenmeyen 6200/7200 oranındaki kısmın ipoteğin paraya çevrilerek tahsili için ipoteğin güncel değerinin tapu kütüğüne tesciline...
Mahkemece tapu iptal tescil davasının kabulüne, ipoteğin ve hacizlerin kaldırılması davasının reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı, davalı yüklenici ile imzaladığı kat karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden 8 nolu BB'nin ipotek ve hacizlerden ari olarak adına tescilini, terditli olarak taşınmaz bedelinin tahsilini talep etmiş, davalı yüklenici T3 davaya cevap vermemiş, ipotek lehdari ve haciz alacaklısı davalılar iyiniyetli olduklarından davanın reddini talep etmiş, mahkemece tapu iptal tescil talebinin kabulüne, ipotek ve hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı ile davalı yüklenici arasında imzalanan KKİS incelenmesinde, arsal sahiplerine 1,2,3,4 nolu bağımsız bölümlerin verileceği, sözleşme eki krokide davacıya zemin kat 2 nolu bağımsız bölümün verileceğinin kararlaştırıldığı, dava konusu 8 nolu bağımsız bölümün (projede 7) davalı T3'e verileceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır....
Anılan dava, dava konusu ipoteğin üzerindeki tesis edildiği taşınmazın mülkiyetinden kaynaklı tapu iptal tescil davası olup, yapılacak yargılama sonunda verilecek kararın kesinleşmesi ile dava konusu ipoteğin tesis edildiği taşınmazın maliki tespit edilecektir. Hal böyle olunca, mahkemece açılan işbu ipoteğin fekki davasının, ipotek tesis edilen taşınmazın mülkiyetine ilişkin açılan tapu iptal tescil davası ile birlikte görülmesi gerektiği, tapu iptal tescil davasının daha önce açıldığı gözetilerek davanın Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/278 Esas dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden davaya devam edilerek hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. Gelinen aşamada mahkemece yapılması gereken iş, Karabük 2....