Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın 235.maddesi uyarınca kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların alacaklarını iflas masasına kaydetmek için açtığı davalardır....

    "İçtihat Metni" -Y A R G I T A Y İ L A M I – MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalının, müvekkili şirkete kasko sigortalı aracı, malikinin izni olmaksızın kullanarak, asli kusurlu kaza yapması sonucu hasara neden olduğunu ileri sürerek, sigortalısına ödediği 6.000.00 YTL tazminatın ödeme gününden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, araç malikinin rızası ile aracın ve anahtarının müvekkiline verilerek kullanıldığını bildirerek davanın reddini istemiştir....

      Bu alacak hakkı, alacaklı ile asıl borçlu arasındaki asıl borç ilişkisindeki alacak hakkından bağımsız, rücu eden ile edilen arasındaki ilişkiden doğan yeni bir haktır. Başkasına ait borcu ifa ederek, mal varlığında kayba uğrayan kişiye mal varlığındaki söz konusu eksilmeyi talep edebilmek için hukuk düzeni rücu hakkını tanımıştır. Bunun sonucu olarak da rücu hakkı bu hakka sahip olan kişinin şahsında doğduğu anda muaccel olur. Bu nedenle, rücu hakkı için hakkın doğduğu andan itibaren zamanaşımı süresi işlemeye başlamaktadır. Halefiyette ise; halef olan kişi alacaklıyı tatmin ettiği anda yeni bir hak elde etmemekte, alacaklıya ait olan hakkı kanundan dolayı olduğu gibi devralmaktadır. Bu nedenle, böyle bir alacak için de daha önce zamanaşımı işlemeye başlamış ise, alacak halef olan kişiye intikal etmesine rağmen işlemeye devam eder. Zira, daha önceden muaccel olmuş alacağın yeniden muaccel olması ve yeni bir zamanaşımının işlemeye başlaması mümkün değildir....

        Her iki olasılıkta da yalnızca malikin sorumluluğu söz konusu olmaktadır.Bina veya yapı eseri malikinin sorumlu tutulabilmesi için; yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden zararın doğması, yapım bozukluğu veya bakım eksikliği ile zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması yeterlidir. Bina veya yapı eseri malikinin sorumluluğu bakımından bulunması zorunlu unsur olan illiyet bağı yönünden ise, bu bağın kesilmesine yol açacak sebeplerin somut olayda gerçekleşmemiş olması gereklidir. İlliyet bağını kesen sebepler ise; mücbir sebep, zarar görenin ya da üçüncü kişinin ağır kusurudur....

          Davacı yan ipotek maliki sıfatıyla kredi borcunu ödemesi nedeniyle halefiyete dayalı alacağın tahsili için asıl borçlu davalı aleyhine başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini iddia etmiş, davalı yan ise davacının üzerinde ipotek bulunan taşınmazı ipotek yüküyle birlikte satın aldığını, taşınmazın satın alınması sırasında karine olarak ipotek bedelinin taşınmaz bedelinden düşürüldüğünün kabulü gerekeceğini, davacının taşınmazı satın alırken ipotek bedelini düşerek daha düşük miktarla taşınmazı satın aldığından ödediği bedel için asıl borçluya rücu edemeyeceğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda yukarıda özetlenen gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

          Genel kredi sözleşmesinin tarafı olan borçlular yönünden hesap kat ihtarının tebliğ edilmiş sayılması açısından İİK’nun 150/ı ve 68/b maddelerindeki hükümlerin uygulanması gerekirken, ipotek veren taşınmaz malikleri açısından ise İİK’nun 148/a maddesi geçerlidir. Takip dosyası ve dayanak belgeler incelendiğinde; ipotek veren taşınmaz maliki Ali Alper Dikici’nin ipotek resmi senedindeki adresinin “Aziziye Mah. Şair Nefi Sok. 7/9 Çankaya/Ankara” olduğu, hesap kat ihtarının yine bu adrese tebliğe çıkartıldığı, ipotek veren taşınmaz malikinin tanınmaması nedeni ile tebligatın iade edildiği, ipotek veren taşınmaz maliki Aybike Dikici’nin ipotek resmi senedindeki adresinin “Aziziye Mah. Şair Nefi Sok. 7/9 Çankaya/Ankara” olduğu, hesap kat ihtarının yine bu adrese tebliğe çıkartıldığı, ipotek veren taşınmaz malikinin tanınmaması nedeni ile tebligatın iade edildiği, ipotek veren taşınmaz maliki T2’ın ipotek resmi senedindeki adresinin “Piri Reis Mah. Süleyman Çelebi Cad....

          Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde, davacıya ait taşınmaz üzerinde 22.10.2007 tarihinde banka lehine ipotek tesis edildiğini, kredi borçlusu davalı şirket tarafından borç ödenmediği için ilamsız takibe girişildiği gibi ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe de girişildiği, ipotekli taşınmazın 119.500 TL bedelle alacağa mahsuben dava dışı alacaklı bankaya satışının gerçekleştirildiği, davacının rücuen alacağın tahsili için giriştiği icra takibine itiraz sonucunda bu davanın açıldığı, genel kredi sözleşmesinin kefilleri olan ... ve ...'ın baba – oğul olup borçlu şirketin ortağı ayrıca ...'...

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/256 Esas KARAR NO : 2022/429 DAVA : Alacak (Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) DAVA TARİHİ : 21/04/2021 KARAR TARİHİ : 30/06/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 01/07/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ... Hidrotik Silindir İş Mak. Yed. Par. İmi. İnş. San. Tic. Ltd. Şti.'nin 25.09.2013 tarihinde Türkiye ... Bankası A.Ş. Ankara/Atisan Sanayi Sitesi Şube'nden kullanacağı kredi için müvekkilleri ...Parselde bulunan 10 nolu bağımsız bölüm taşınmazları üzerinde Türkiye ... Bankası A.Ş. Lehine ipotek tesis ettiklerini, Türkiye ... Bankası A.Ş. Ankara/Atisan Sanayi Şubesi'nce kredi borcunun ödenmesi konusunda ...yevmiye numarasından müvekkillerine ihtarname gönderildiğini, Türkiye ......

              Somut olayda, bağımsız bölüm malikinin halefi olan davacı sigorta şirketi, davalı bağımsız bölüm malikinin dairesinden gelen su sızıntısı nedeniyle sigortalıya ödenen tazminatın rücuan tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptalini talep etmekte olup, bu şekilde Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılan uyuşmazlığın ... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği anlaşılmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 20/02/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                Bankasına olan borcu nedeniyle banka lehine ipotek tesis edilen taşınmazı satın alması ve sonrasında ipotek nedeniyle bankaya olan borcu kapatmasından kaynaklı rücuen tahsili istemine ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. Ne var ki, dosyanın görevsizlik kararı üzerine Dairemize gönderildiği anlaşıldığından görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 19/07/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu