Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Alınan rapor sonucu, taşınmazın el atılan kısmı ile el atmadan arta kalan ve kullanılamaz duruma gelen bölümünün dava tarihindeki değerinin, bilirkişi kurulunca düzenlenen rapor ile tespit edilerek bedelinin ve ecrimisil karşılığının davalı idareden tahsiline karar verilmesi doğru olduğu gibi, taşınmazın yol olarak el atılan kısmının 4721 sayılı T.M.K'nun 999. maddesi uyarınca tapudan terkinine, el atmadan arta kalan ve bedeline hükmedilen kısmının ise tapusunun iptali ile davalı ... adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

    Mahallinde yapılan keşif sonucu ... mahallesi 13 ada 18 parsel sayılı taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve alınan rapor uyarınca bedelinin tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

      GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi esas alınarak tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu uygulanarak dava tarihine güncellenmek suretiyle ipotek bedelinin belirlenmesi doğru olduğu gibi, dosyada davacıya ipotek bedelinin ödendiği hususunun ispatına yönelik delil bulunmadığı halde, bilirkişi heyetince ödeme iddiası dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre, ödeme iddiası kabul edilmeksizin yapılan ıslah doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiş olduğu anlaşıldığından, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      Hukuk Dairesince kabulü ile gerekçeli kararın hüküm fıkrasının taşınmazın tapudaki ipotek ve haciz şerhlerinin tespit edilen bedele yansıtılmasına şeklinde HMK'nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilmesine ilişkin hüküm; davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arsa niteliğindeki ...,...,...,...2327 ada 19 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesine ve alınan rapor uyarınca bedelinin tahsiline ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı davalı idare vekilince yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile tapudaki ipotek ve haciz şerhlerinin tespit edilen bedele yansıtılmasına şeklinde HMK'nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

        Hukuk Dairesince kabulü ile gerekçeli kararın hüküm fıkrasının taşınmazın tapudaki ipotek ve haciz şerhlerinin tespit edilen bedele yansıtılmasına şeklinde HMK'nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilmesine ilişkin hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arsa niteliğindeki ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi 2315 ada 2 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesine ve alınan rapor uyarınca bedelinin tahsiline ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı davalı idare vekilince yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile tapudaki ipotek ve haciz şerhlerinin tespit edilen bedele yansıtılmasına şeklinde HMK'nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

          GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri ve istinaf sebepleriyle bağlılık ilkesi dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınıp tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu uygulanarak dava tarihine güncellenmek suretiyle ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi yöntem olarak doğrudur ancak; 1- Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, emsal olarak alınan 10/09/2018 tarihli bilirkişi heyeti raporu, ( iş bu rapor ile yasa bozmasından sonra ilk rapordan daha yüksek bedel tespit edilmiştir) aleyhe hüküm kurma yasağı gereği Yargıtay denetiminden geçmediği gibi, hükme esas alınan heyet raporu dairemizce de denetlenemediğinden alınan rapor inandırıcı bulunmamıştır, 2- İdare tarafından takdir edilen ipotek bedelinin ödenip ödenmediği tespit edilerek ödenmiş ise bedelden mahsup...

          GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak sureti ile tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi doğru olduğundan davalı idare vekilinin istinaf itirazlarının esastan reddine, 07/09/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6745 sayılı Yasanın 35. maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen gecici 12. maddesi ile yapılan değişiklik ve Anayasa Mahkemesinin 16/11/2017 tarih ve 2016/195- 2017/158 sayılı kararı gereğince maktu harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazıı şekilde hüküm kurulması, Doğru değil ise de; bu eksikliğin giderilmesi yeniden yargılama...

          GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alınarak; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak sureti ile tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılması yasal usule uygun olduğu gibi, idarece ödeme yapıldığına dair dosyada delil bulunmadığı, ipotek bedel artırım davalarında zamanaşımı süresinin uygulanamayacağı, mahkemece iade kararı gereğince işlem yapıldığı anlaşıldığından, davalı idare idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Bu kapsamda eldeki davada ipotek, kesin borç ( karz ) ipoteğine ilişkin olup, aleyhine ipotek tesis edilenin borcu, ipotek senedinde yer alan borç miktarı ve ödemede gecikilmesi halinde gecikme faizi kadar olduğundan ve lehine ipotek tesis edilen şahıs sadece bu miktarı ve icra takibi yapmış ise icra masraflarını isteyebileceğinden ipotek bedelinin uyarlanması mümkün değil ise de, davacı ipotek bedelinin uyarlanmasını ve uyarlanmış şeklinin tahsilini istediğinden ve davacının talebi içinde ipotek senedinde yer alan 3.000.000 TL.nin tahsiline dair talep olup olmadığı anlaşılmadığından, davacının talebi içinde ipotek bedeli olan 3.000.000 TL.nin (eski TL) tahsili talebi var ise davacı bunu isteme hakkına sahiptir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.06.2009 gününde verilen dilekçe ile ipotek bedelinin arttırılması ve tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipotek aktinde kararlaştırılan bedelin güncelleştirilmiş değerinin tahsili istemiyle açılmıştır. Davalılar, ipotek bedelinin ödendiğini, esasen bir alacaklının bu kadar süre beklemesinin hayatın olağan akışına uygun düşmediğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bilirkişinin ipotek değeri olarak bulduğu 1,09 TL’nin davalılardan tahsili ile 13.08.1985 tarihli ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu