Davalı kayyum vekili, ipoteğin güncel bedelinin tespitine ve belirlenecek bedelin davalıya ödenmesine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 141 ada 2 parselde kayıtlı 7 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki davalı ... (... oğlu) adına kayıtlı 24/03/2004 tarih ve 2775 yevmiye numaralı 217.150.000,00 ETL bedelli ipoteğin kaldırılmasına, karar kesinleştiğinde depo edilen 217,50 TL ipotek bedelinin davalı hak sahibine ödenmesine karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli görülmemiştir....
A.Ş nin davalı bankaya yatırmış olduğu 205.000 TL lik ödemenin hangi kredi borcuna ilişkin olduğunun belirtilmediği ve 30.000 TL ipoteğin fek bedeline ilişkin bir açıklamanın da dekontta bulunmadığı anlaşılmakla subut bulmayan davanın reddine, yine davacı vekili mahkemece 30.000 TL ipotek bedelinin depo ettirilmesine ilişkin karar verilmesini talep etmiş ise de, davacının davalı banka ile kendi aralarında anlaşıp 30.000 TL yi banka şubesine yatırmasında bir engel bulunmadığı, mahkemenin bu hususta depo kararı vermesinin mümkün olmadığı" gerekçesiyle, "Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu ipoteğin fekki davasının reddine," şeklinde karar verilmiştir....
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Davacı, imar uygulaması nedeni ile İzmir, Çiğli, 41343 ada 5 parsel üzerinde tesis edilen ipotek bedelinin dava tarihine uyarlanmasını ve tedbiren terkininin durdurulmasını talep etmiştir. Mahkeme, hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, anılan kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili, 1- İpoteğin İmar Yasası'ndan kaynaklandığını, 2- Dava değerini belirlemek mümkün olmadığından, davanın belirsiz alacak ve tespit olarak değerlendirilmesi gerektiğini, 3- Tedbir taleplerinin hiç değerlendirilmediğini belirterek istinaf etmiştir. Dava, ipotek bedelinin güncellenmesi uyarlanması ve terkinin tedbiren durdurulması talebinden ibarettir....
Şti.’nin yalnızca ihtiyaç kredilerinin teminatı olarak değil, müvekkili banka tarafından kullandırılmış olan bütün kredilerin teminatı olarak ipotek tesis edildiğini, adı geçen şirketin ihtiyaç kredilerinin kapatılmış olmasının ipoteğin fekki sonucunu doğurmayacağını, ödenmemiş kredi borcu olup, icra takibine başlandığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; ipoteğin dava dışı ... Turizm Seyahat Eğitim Hizm. Ltd. Şti.’nin doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatı olarak tesis edildiği, borçlu şirketin taksitli ihtiyaç kredisinin 27.08.2008 tarihinde kapatılmasına rağmen ödenmeyen başkaca kredi borçlarının bulunduğu, ipoteğin fekki şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
, ipoteğin fekki işlemlerinin yapılmadığını, müvekkili tarafından Ankara ......
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı asil tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, davalı bankanın 25.03.2011 tarihinde ipotek tesis ettiği taşınmazı, ipotek ile birlikte 02.08.2011 tarihinde satın aldığını, kredi borcunun ödenerek kredinin kapatıldığını, ipoteğin fekki talebinin davalı banka tarafından kabul edilmediğini ileri sürerek, taşınmazı üzerindeki davalı bankanın ipoteğinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ipoteğin sadece konut kredisinin teminatı olarak alınmış bir ipotek olmayıp borçlunun banka nezdinde doğmuş ve ileride doğması muhtemel tüm borçlarının teminatı olarak alınmış bir üst sınır ipoteği olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/614 Esas KARAR NO : 2022/1244 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 14/07/2021 KARAR TARİHİ : 19/12/2022 K.YAZIM TARİHİ : 12/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 14/07/2021 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin ......
Davacıya ait 10 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının davalılar paylarında 25.05.1993 tarihli faizsiz kanuni ipotek şerhi mevcuttur. İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekir. Mahkemece, davacının taşınmazındaki ipotek bedelinin dava tarihindeki güncel değeri depo ettirildikten sonra karar verilmesi gerekirken ipotek tesis tarihindeki bedel depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiş olması yanlış olmuş kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 11.03.2009 günü oybirliği ile karar verildi....
nün kullandığı krediye kefil olduğu gerekçesiyle ipoteğin fekki talebini reddettiğini, müvekkili şirketin maddi bakımdan ihtiyacı olması nedeniyle söz konusu taşınmazı sattığını, satış bedelinin 239,975,78 TL’sine davalı bankanın dava dışı...’nün kredi borcu nedeniyle bloke koyduğunu, ancak dava konusu ipotek işleminin baştan itibaren geçersiz olduğunu, ipotek verme işleminin dava dışı şirket müdürü... tarafından yapıldığını, ...’nın üçüncü kişilerin borcu için ipotek verme yetkisi bulunmadığını, müvekkili şirketin sahip olduğu tek taşınmazın ancak ortaklar kurulu kararı ile ipotek verilebileceğini, davacının bu ipotek sözleşmesiyle hiç kimsenin borcuna kefil olmadığını, İbrahim Tütüncü’nün kullandığı krediye bağlı olarak davalı bankaca başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ve itirazın iptali davasının derdest olduğunu ileri sürerek, 239.975,78 TL'nin ve 100.000,00 TL manevi tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekir. Mahkemece, davacının taşınmazındaki ipotek bedelinin dava tarihindeki güncel değeri depo ettirildikten sonra karar verilmesi gerekirken ipotek tesis tarihindeki bedel depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiş olması yanlış olmuş kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 08.10.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....