katlanılamayacak derecede olduğunu, bu bedelin eski tarihte olması ve aradan geçen süreçte ülkedeki ekonomik değişikliklerin, taşınmazların bulunduğu mevkiindeki imar ve iskana dair gelişmeler ve sair değerlendirici faktörler göz önüne alındığında çok düşük kaldığını, bu adaletsizliğin giderilmesi için ipotek bedelinin günümüze emsal taşınmaz araştırması yapılarak uyarlanması ve günümüz değerinin tespiti gerektiğini, fazlaya dair hak ve alacaklarımız saklı kalması kaydıyla şimdilik ipotek bedelinin uyarlanarak günümüz değerinin tespitine, fazlaya dair hak ve alacaklarının saklı kalması kaydıyla, taşınmaz mala emsal karşılaştırması da yapılarak değer biçilmesi ile günümüz ipotek bedelinin, arttırılarak tespitine ve bu bedelin davalıdan tazmin ve tahsiline karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
derecede olduğunu, bu bedelin eski tarihte olması ve aradan geçen süreçte ülkedeki ekonomik değişikliklerin, taşınmazların bulunduğu mevkiindeki imar ve iskana dair gelişmeler ve sair değerlendirici faktörler göz önüne alındığında çok düşük kaldığını, bu adaletsizliğin giderilmesi için ipotek bedelinin günümüze emsal taşınmaz araştırması yapılarak uyarlanması ve günümüz değerinin tespiti gerektiğini, fazlaya dair hak ve alacaklarımız saklı kalması kaydıyla şimdilik ipotek bedelinin uyarlanarak günümüz değerinin tespitine, fazlaya dair hak ve alacaklarının saklı kalması kaydıyla, taşınmaz mala emsal karşılaştırması da yapılarak değer biçilmesi ile günümüz ipotek bedelinin, arttırılarak tespitine ve bu bedelin davalıdan tazmin ve tahsiline karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu doğrultuda mahkememizce yapılan keşif ve alınan hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporlarında davalılardan T7 lehine kurulmuş olan 28,00 m2 ipotek bedelinin 18.620,00 TL ve diğer davalı T4 lehine oluşan 18,00 m2 ipotek bedelinin 11.970,00 TL olduğu tespit edilmiş ve davacı tarafça bu bedeller depo edilmiş olduğundan davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir." gerekçesiyle; "Davanın KABULÜ İLE; 1- Dava konusu taşınmaz olan Kayseri İli, Kocasinan İlçesi, Yeşil Mahalle, 3574 ada, 7 parsel sayılı taşınmazda davalılardan T4 lehine kurulmuş olan 11/05/2005 tarihli ve 630.000.000,00 ETL bedelli kanuni ipotek ile diğer davalı T7 lehine kurulmuş olan 11/05/2005 tarih ve 980.000.000,00 ETL bedelli kanuni ipoteğin terkinine, 2- Davalılardan T7 lehine kurulmuş olan ipotek bedelinin 18.620,00 TL ve diğer davalı T4 adına kurulmuş olan ipotek bedelinin 11.970,00 TL olduğunun tespiti ile davacı tarafça depo edilmiş olan ipotek bedellerinin nemalandırılmaları...
Somut olayda fekki istenilen ipoteğin 14.4.1994 tarihli 11 ay vade ile 184.000.000 TL miktarlı kesin borç ipoteği niteliğinde olduğu, icra müdürlüğünce faizi ile hesaplanan ipotek bedelinin 10,00 TL olarak 04.02.2013 tarihinde borçlu tarafça ödendiği, ipotek alacaklısı ......’in başvuru tarihinden önce ölü olması nedeniyle İİK'nun 153. maddesi uyarınca çıkarılan muhtıranın, veraset ilamı çıkarılmaksızın, adı geçenin nüfus kaydından tespit edilen mirasçıları ..., ... ve ...’e tebliği ile yetinildiği, icra müdürlüğünce ipoteğin fekki talebi hakkında karar verilmek üzere icra dosyasının icra mahkemesine gönderildiği, mahkemece talebin kabulü ile ipoteğin fekkine ve ipotek bedelinin alacaklısı adına saklanmasına karar verildiği, kararın ipotek alacaklısı mirasçısı ... tarafından temyiz edildiği görülmektedir....
(Yargıtay 14.Hukuk Dairesi'nin 2016- 1884 E 4150 K) "Dava, imar ipoteğinin bedelinin arttırılması davasıdır. Davacı, 31555 ada 1 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, 1986 yılında yapılan ıslah imar uygulaması ile taşınmazına davalılar lehine kanuni ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, ipotek bedelinin ödenmesi suretiyle ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. Davalılar, ipoteğin rayiç bedelinin ödenmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulü ile davacının taşınmazına davalılara ait taşınmazdan imar parseli oluşturabilmek için eklenen kısmın rayiç bedelinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipotek bedelinin arttırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalılar tarafından verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, ipotek bedelinin arttırılması istemine ilişkin olup, Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'nun 03.05.2016 gün 2016/22283 - 20933 sayılı kararı ile temyiz itirazının incelenmesi için Dairemiz görevlendirilmekle yapılan incelemede; Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Mahallinde yapılan keşif sonucu taşınmaza değer biçilmesinde ve ipotek bedelinin arttırılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/02/2020 NUMARASI : 2020/39 ESAS- 2020/60 KARAR DAVA KONUSU : İpotek Bedelinin Artırılması KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İ D D İ A: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kadıköy ilçesi Mecidiye Mah. 1008 ada, 144 parsel sayılı taşınmazın bedeli olarak 22/04/1946 tarih ve 95.530,00 ETL ipotek bedeli konduğu görülmekle kooperatife tahsis edilen taşınmazın ferdileşmesi sonucu üyelere taahhütname yaptırıldığını, taşınmaza arsa tahsis bedeli olarak belirlenen ipotek bedeli konduğunu, konulan ipotek bedeli hakkında ise ilerde yapılacak hesaplarda ipotek bedelinin artırılması halinde artan miktarı ödemeyi azalması halinde ödenen fazla miktarı geri almayacağına dair üyelerin taahhütname ile kabul ettiklerinin görüldüğünü, dosyasında parsellerle ilgili her ayrı parsel için ipotek bedeli olan 5.000,00 ETL bedel konduğunu, ipotek bedelinin ödendiğine dair ne bir imzalı...
İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekir. Mahkemece, davacının taşınmazındaki ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç değeri depo ettirildikten sonra karar verilmesi gerekirken ipotek tesis tarihindeki bedel depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiş olması yanlış olmuş kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 08.10.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
İpotek bedelinin önalım bedelinin çok üzerinde olması yani önalım bedelinin ipotek bedelini karşılamaması da nazara alınarak ipotek lehtarının yokluğunda ve hak kaybına yol açacak şekilde ipoteğin terkini suretiyle aleyhine hüküm kurulmuş olması nedenleriyle HUMK'nın 446. maddesi hükmü gereğince yargılamanın yenilenmesi talebinin kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediği...." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Davalı ...Mühendislik ve İnşaat San. Ltd. Şti vekilinin karar düzeltme talebi, Dairemizin 05.10.2015 tarihli, 2015/8538-8443 E. K. sayılı ilamıyla reddedilmiştir. Mahkemece, önceden verilen 2011/223 Esas 2013/510 Karar sayılı kararda direnilmesine, yargılamanın yenilenmesini talep eden davacı ... ve Sanayi İşl. AŞ'nin davasının sübuta ermediğinden reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ipotek bedelinin güncellenmesi (arttırılması) ve tahsili istemine ilişkindir. Davalı vekili 23/07/2020 tarihli dilekçesi ile davaya konu ipoteğin müvekkilinin tapu müdürlüğüne başvurusu üzerine terkin edildiğini, davacının açmış olduğu ipotek bedelinin uyarlanması davasının temelden dayanaksız kaldığını, ortada bedelin uyarlanacağı herhangi bir ipotek kalmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....