WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu cümleden hareketle aile konutunun maliki olan eş, aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde aile konutunun ipotek edilmesi gibi tek başına bir ayni hakla sınırlandıramaz. Bu sınırlandırma ancak diğer eşin açık rızası alınarak yapılabilir. Ayrıca tapuda aile konutu şerhi bulunmasa bile o konutun aile konutu olma özelliği devam eder. TMK'nın 194.maddesi, TMK'nın 3.kısmı hariç 2.kitabında yer almaktadır. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin kuruluş görev ve yargılama usullerine dair kanunun 5133 sayılı kanunla değişik dördüncü maddesi: 4721 sayılı TMK'nın 2.kitabından 3.kısım hariç olmak üzere (Madde 118-395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemeleri kurulan yerlerde bu mahkemelerce bakılacağını hükme bağlamıştır. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir....

    Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkile ait tek gayrimenkul olan taşınmazın aynı zamanda aile konutu olarak ikamet edilen müşterek hane olduğunu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu m. 194 gereği: "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz" denildiğini, Yasa gereği aile konutu olan taşınmazın ipotek işlemi sırasında rızası alınmadan yapılan işlem olması sebebiyle iptalinin gerektiğini, bu madde hükmü ile aile konutu şerhi konulmuş olmasa da eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetlerinin sınırlandırıldığını, sınırlandırmanın aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirildiğini, bu sebeple tapuya 'aile konutu' şerhi verilmese bile söz konusu konutun aile konutu özelliğini taşıdığını, her ne kadar ipotek doğrudan doğruya aile konutundan faydalanma ve oturma hakkını engellemiyorsa da, hak sahibinin kötüniyetli...

    Bankası lehine davalı eş tarafından ipotek tesis ettirildiğini, aile konutu üzerine ipotek tesisi yapılırken diğer eşin rızasının alınması gerekirken rıza alınmadan ipotek tesis edildiğini, davalının banka aile konutu olan taşınmazın değerinin tespiti esnasında taşınmazın aile konutu olduğunu gördüğünü, ayrıca taşınmaz üzerine Kayseri 3. Aile Mahkemesi'nin 2011/122 Esas - 2011/1121 Karar Sayılı dosyası üzerinden verilen kararla Aile Konutu şerhi konulduğunu, bu nedenle kötü niyetli olunduğunu, aile konutu üzerine eşin rızası alınmadan tesis edilmiş bulunan ipoteğin kaldırılması için dava açma gereğinin doğduğunu, dava konusu Kayseri İli, Melikgazi İlçesi, Kanlıyurt Mahallesi.2570 Ada, 1 parsel de kayıtlı 8. Kat. 29. Bağımsız Bölüm tapu kaydı üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına, yargılama giderleri ücretini davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kararın yasal olmadığını, mesnet ipoteğin mesken kredisi için zorunlu olarak kullanıldığını, zorunlu ipotek kapsamında olduğunu, mahkemece yeterli araştırma yapılmadan karar verildiğini, ayrıca taşınmaz kaydında aile konutu şerhi olduğunu, dava konusu taşınmazla ilgili İzmir 11. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/713 Esas sayılı dosyasında verilen bilirkişi raporu ile taşınmazın müvekkilinin haline münasip evi olduğunun kayıt altına alındığını, MK. 194/1 maddesi gereğince aile konutu olan taşınmaz yönünden ipotek tesisinin diğer eşin rızasını gerektirdiğini, rıza alınmamış ise malik olan eşin ipotek tesisi ile ilgili tasarrufunun hükümsüz olduğunu beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava , İİK'nın 82/1- 12 maddesine dayalı meskeniyet iddiası ile haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. İzmir 9....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Aİle Konutu Şerhi Konulması - İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı banka tarafından ipoteğin kaldırılması davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, aile konutu üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. İpoteğin kaldırılması talebi ipotek bedeli üzerinden nispi harca tabidir. İpotek bedelinin 800.000 TL olduğu görülmektedir. Davacı, taşınmaz değerinin 80.000 TL olduğunu beyan ederek bu miktar üzerinden nispi harcı yatırmıştır. İpotek bedelinin tamamı üzerinden (800.000 TL) Harçlar Kanunu 30-32. maddesi gereğince eksik olan nispi peşin harç tamamlattırılmadan, 80.000 TL üzerinden yatırılan harç yeterli görülerek yargılamaya devamla işin esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

      Bu düzenleme ile malik olmayan eşe, aile konutu ile ilgili tapu kütüğüne şerh verilmesini isteme hakkı tanınmış, eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü “aile birliğinin’’ korunması amacıyla sınırlandırılmıştır. Tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmasa dahi aile konutuna ilişkin olarak; eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutuyla ilgili kira sözleşmesini feshedemeyecek, aile konutunu devredemeyecek ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamayacaktır. Malik olmayan eşin izni için şekil şartı bulunmamakla birlikte, iznin açık olması gerekmektedir. Açık rızanın varlığını ispat yükü ise aile konutu ile ilgili tasarrufta bulunana aittir. 15. TMK’nın 194. maddesinde öngörülen sınırlandırma, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulduğu için değil, konut aile konutu vasfı taşıdığı için getirilmiştir....

        ın da akraba olduğunu ve taşınmazın aile konutu olduğunu bildiğini, bugüne kadar herhangi bir hak iddiasında bulunmadığını evi satın alırken bir kere bile gezmediğini, kira talep etmediğini, her iki tescilin de yolsuz olduğunu belirterek davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı eş ... adına tesciline, tapu kaydına aile konutu şerhi işlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP 1.Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde; davalı şirketin hakim ortağı ve müdürü olan ...'...

          TMK’nın 194. maddesinde öngörülen sınırlandırma, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulduğu için değil, konut aile konutu vasfı taşıdığı için getirilmiştir. Bu sebeple taşınmazın tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmasa bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Türk hukuk sisteminde tapu kayıtlarının oluşumunda “illilik”, diğer bir anlatımla “hukuki sebebe bağlılık” prensibi esas alınmış olup, bu prensip uyarınca tescilin geçerli ve haklı bir sebebe dayanması zorunluluğu bulunmaktadır. Hukuki sebebe dayanmayan işlemler geçerli değildir. TMK’nın 1024. maddesi bu tescili yolsuz tescil olarak ifade eder. Bu durumda; Türk Medeni Kanunu’nun 194, maddesi uyarınca malik olan eş tarafından diğer eşin açık rızası alınmadan aile konutu üzerindeki hakların sınırlandırılması durumunda yapılan bu işlemin “geçerli” kabul edilemeyeceği emredici hüküm gereğidir. Diğer eşin geçerli olmayan işlemin iptali için dava açabileceği kuşkusuzdur....

          Bu düzenleme ile malik olmayan eşe, aile konutu ile ilgili tapu kütüğüne şerh verilmesini isteme hakkı tanınmış, eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü "Aile birliğinin" korunması amacıyla sınırlandırılmıştır. Tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmasa dahi aile konutuna ilişkin olarak; eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutuyla ilgili kira sözleşmesini feshedemeyecek, aile konutunu devredemeyecek ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamayacaktır. Malik olmayan eşin izni için şekil şartı bulunmamakla birlikte, iznin açık olması gerekmektedir. Açık rızanın varlığını ispat yükü ise aile konutu ile ilgili tasarrufta bulunana aittir. Öte yandan; TMK’nın 194. maddesinde öngörülen sınırlandırma, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulduğu için değil, konut aile konutu vasfı taşıdığı için getirilmiştir....

            Davalı T4'nun aile konutu şerhi konulması davasına yönelik 59,30- TL istinaf karar harcı ve 162,10- TL istinaf başvuru harcını yatırdığı, ancak ipoteğin kaldırılması davasına yönelik ipotek bedeli (150.000- TL) üzerinden yatırılması gereken 2.561,62- TL istinaf peşin (nispi) karar harcını yatırmadığı anlaşılmıştır....

            UYAP Entegrasyonu