WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile konutunun maliki olmayan eşin koruyucu yetkileri kullanmasının engellenmesi devletin pozitif yükümlülüklerinin ihlali sonucunu doğurabilir. Bu bağlamda aile konutunun haczedilmesine karşı borçlunun eşinin de yargı yoluna gitmekte hukuki yararının olduğu; aile konutu güvencesinden kaynaklanan haklarını ileri sürebilme ve bunları yargı mercilerinde tartıştırabilme imkânına sahip olması gerektiği açıktır. Aksi takdirde ailenin yaşamını sürdürdüğü konutun aile konutu güvencesinden yararlanmasının hiçbir anlamı kalmaz (benzer yöndeki değerlendirmeler için bkz. Yıldız Eker [GK], B. No: 2015/18872, 22/11/2018, § 39). Başvurucunun eşine ait olan ve aile konutu güvencesinden yararlanan taşınmazın tapu sicil kaydına, başvurucunun eşi hakkındaki icra takibine bağlı olarak haciz şerhi işlenmiştir. Başvurucunun meskeniyet iddiasına dayalı haczedilemezlik şikâyeti ise Mahkeme tarafından dava ehliyeti yokluğundan reddedilmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/765 ESAS DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıdan 2015 yılında sözleşme ile satın aldığı taşınmazın tapusunun davalı tarafından müvekkiline devredilmediği gibi, çektiği krediye teminat olarak davalı bankaya ipotek verildiğini, işbu taşınmazın müvekkili tarafından aile konutu olarak kullanıldığını belirterek, davalı adına tapu kaydının iptal edilerek, müvekkili adına tescili, taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulmasın, ayrıca dava konusu taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki "ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davacı tarafından vekalet ücreti yönünden; davalı Banka tarafından ise tamamama yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okundu, gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı banka vekili tarafından, davacıya teklif edilen yeminin eda edilmiş olmasına göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme...

    ın adına kayıtlı, aile konutu olarak kullanılan taşınmaz üzerine diğer davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin rızası dışında tesis edildiğini ileri sürerek kaldırılmasını ve taşınmazın tapu kaydı üzerine aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir. Mahkemece ipotek tesis edilen taşınmazın ipotek alacağına karşılık cebri icra yolu ile satıldığı ve davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle esası hakkında karar verilmemiş, davacının dava tarihi itibariyle haklı olduğu kabul edilerek, davacı kadın lehine nispi vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmiştir. Dosya kapsamından davaya konu taşınmazın 25.11.2011 tarihinde cebri icra yolu ile satıldığı, davacının dava tarihi itibarıyla dava açmakta haklı olmadığı anlaşılmaktadır. O halde davalı banka lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin davalılardan tahsiline karar verilmesi doğru bulunmamıştır....

      Kat 11 nolu taşınmazı müvekkilinin bilgisi ve rızası dışında dava dışı Önler Coşkun’un borcuna karşılık dilekçe ekinde bulunan resmi senetle 28/01/2013 tarihinde diğer davalı banka lehine ipotek ettirdiğini, bahsi geçen konutun aile konutu olduğunu, müvekkilinin bilgisi dışında ipotek konulmasının mümkün olmadığını belirterek, Kayseri ili Develi İlçesi Reşadiye Mahallesi 1585 ada 10 parselde 1/14 arsa paylı 5. Kat 11 nolu taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasını ve Kayseri 4. İcra Müdürlüğünün 2016/15753 Esas numaralı dosyadaki satışın durdurulmasını talep ve dava etmiştir. Davalı T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; muvafakat name incelendiğinde taşınmazın aile konutu olmadığını, aile konutu olması veya sonrada aile konutuna dönüştürülmesi durumunda dahi bahse geçen taşınmazın bankaca gerek eş lehine gerek 3....

      Davaya konu taşınmaz başında fen, gdu ve inşaat bilirkişi marifeti ile keşif yapılmış, fen bilirkişisi Emrullah Aksuoğlu, inşaat bilirkişisi Recep Ayçiçek, GDU bilirkişisi Nizam Yavuz 16/07/2021 havale tarihli raporunu dosyaya sunmuştur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konulunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz,” Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “Konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahî aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. İncelenmesine gerek görülen; dava konusu 260 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kayıtları üzerindeki ... A.Ş'nin ipotek alacaklısı olduğu 05.07.2004 tarih 9870 yevmiye numaralı ve 12.07.2007 tarih, 8881 yevmiye numaralı ipotek akit tablolarının eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE oybirliğiyle karar verildi. 05.07.2011 (Salı)...

        aile konulu üzerindeki hakları sınırlayana az. " Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır....

          (TMK m. 194) Davacı asil ile davalı banka vekilinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı incelenmesinde; TMK'nun 194/1 maddesine göre '' eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.'' bu madde hükmü ile aile konutu şerhi '' konulmuş olmasa da '' eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten varolduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır.Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma '' emredici '' niteliktedir.Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşması ile de ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak '' belirli olan '' bir işlem için verilebilir....

          İlk derece mahkemesince davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, dava konusu taşınmazın ipotek tesis tarihinde aile konutu olduğu, davacı eşin taşınmaza dava konusu ipotek tesis edilmesi işlemine açık rızasının bulunduğunun kanıtlanamadığı, aile konutu olan taşınmaz üzerinde birinci sırada bulunan dava dışı ipoteğin, konutun alımında kullanılan krediye ilişkin olduğu, aile konutunun finansmanı için kullanılan bu kredi ile aile konutu temin edildiğinden, kredinin teminatı için konut üzerine konulan birinci derecedeki ipoteğe diğer eşin rıza vermiş sayılacağı gibi bu ipotek için açık rızanın da bulunduğu, bu itibarla ilk derece mahkemesince dava konusu taşınmaz üzerine ikinci derecede konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesinde her hangi bir isabetsizlik bulunmadığı, davanın TMK'nın 194. maddesine dayandığı...

          UYAP Entegrasyonu