Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur. Eş söyleşiyle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh "kurucu" değil açıklayıcı" şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, "emredici" niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak "belirli olan" bir işlem için verilebilir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/04/2022 NUMARASI : 2022/88 ESAS 2022/299 KARAR DAVA KONUSU : Aile Konutu Şerhi Konulması (Çekişmeli) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; Konya ili Meram ilçesi 17038 ada 3 parsel 12 nolu bağımsız bölüm sayılı taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep etmiştir. Davalı T6 cevap dilekçesi vermemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile davaya konu mesken üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına, aile konutu şerhi konulmasına karar verilmiştir....
nin ortağı olduğu, davalılardan banka ile kredi sözleşmelerini bizzat kendisinin yaptığı, ipotek tesis edilirken davacının muvafakatinin alındığı, muvafakatnamedeki imzanın ve yazı yaşının farklı olduğu, açığa imza alındığı yönündeki davacı iddialarının subuta ermediği anlaşıldığından sabit olmayan davanın reddine " karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır, zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Tapu İptali ve Tescil-Alacak Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, aile konutu olan taşınmaz üzerine, davalı eşi tarafından diğer davalı şirket lehine kendi rızası alınmadan ipotek tesis edildiğini, daha sonra taşınmazın cebri icra yoluyla satıldığını ileri sürerek Türk Medeni Kanununun 194. maddesi gereğince, tapu kaydının iptali ile davalı eş adına tescilini, ipoteğin kaldırılmasını ve aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir....
Davacı ipoteğin tesis edildiği taşınmazın aile konutu olduğunu ve eş rızası alınmadan ipotek tesis edildiğini ileri sürmüş İlk Derece Mahkemesince tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmadığı, üstelik taşınmazın arsa vasfında gözüktüğü, tapuya güven ilkesinin esas olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince de davacının istinafının esastan reddine karar verilmiştir. 2. Taşınmazın aile konutu olduğuna dair mahkemece davacı tanıkları dinlenilmiş olup, tanıklar beyanlarında taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığını doğrulamışlardır. 4721 sayılı Kanun'un Aile Konutu başlıklı 194 üncü maddesi "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz....
Emsal Hukuk Genel Kurulu kararında yer alan yerel mahkemenin "direnme gerekçesinde açıkça belirtildiği üzere Türk Medeni Karınım madde 194 hükmü ile eşlerin fiil ehliyetine getirilen sınırlama aile konutuna şerhin konulması ya da konulmaması koşuluna bağlanmadığı gibi işlem tarafı olan üçüncü kişinin iyiniyetli olup olmamasının da herhangi bir önemi bulunmamaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemiz, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "Konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konukluğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İpoteğin Kaldırılması, Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.17.09.2013(Salı) KARŞI OY YAZISI Mahkemece davacı kadının rızası alınmadan davalı koca adına tapuda kayıtlı olan ve aile konutu niteliğindeki taşınmaza davalı banka tarafından ipotek konulduğu belirtilerek davanın kabulü ile ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir....
Bankasına ipotek ettirdiğini bu nedenle aile konutu üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP 1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; ipotek konulurken taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi olmadığını, iyi niyetli üçüncü kişi olduklarını, eşin rızasının alındığını, ipotek hakkının da ... ve ...'e devredildiğini davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 2.Dahili davalılar ... ve ... cevap dilekçesinde özetle; taşınmaz üzerine ipotek şerhi konulduktan sonra aile konutu şerhi konulduğunu, önceki ipotek alacaklısı bankanın iyi niyetli olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir. III....
`nin kullanmış olduğu kredi için ipotek tesis ettirdiğini, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığını, davalı bankanın taşınmazın aile konutu olduğunu bilecek durumda olduğunu belirterek taşınmaz üzerine davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına, taşınmaz kaydına aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı banka vekili süresinde verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacının ipotek işlemi için muvafakatnamesinin alındığını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddine, davacı aleyhine icra inkar tazminatı hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. III....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması - Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden; davalı banka tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın; dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu, davalı eş İsmet tarafından kendisinin haberi ve izni olmadan üzerinde ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, ipoteğin kaldırılmasını talep etmiş (TMK m. 194), mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir....