WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

şerhi konulduğu için değil, konutun aile konutu vasfı bulunduğu için getirildiği, bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşıdığı, anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırmanın emredici nitelikte olduğu, dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi, eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamayacağı ve açık rızanın ancak “belirli olan” bir işlem için verilebileceği, diğer söyleyişle aile konutunun maliki olan eşin, aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde tek başına aile konutunu bir ayni hakla sınırlandıramayacağı, bu sınırlandırmanın ancak diğer eşin açık rızası alınarak yapılabileceği, somut olaya gelince, ipotek alacaklısı bankanın taşınmazın aile konutu niteliğini bilerek, ipotek tesisi sırasında taşınmaz maliki olmayan eşin muvafakatini sağlamak için yazılı belge aldığı, her ne kadar muvafakatnamedeki imzanın davacı erkeğe ait olup olmadığı anlaşılamasa da, ipotek tesisi için eşin rızasını alma yönünde girişimi...

    Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza davalı Ahmet'in çektiği kredi borcu nedeniyle ipotek konulduğunu, taşınmaz üzerinde ipotek sırasında aile konutu şerhi olmadığını, davacının kredi çekildiği ve ipotekten haberi olduğu halde icra satış gününe kadar dava açmadığını, ipotek bedelinin 300.000,00 TL olup harç eksiğinin tamamlatılması gerektiğini, aile konutu olgusunu davacının ispatlaması gerektiğini, davacı kadının kredi ve ipoteğe rızası olduğuna dair 13.05.2016 tarihli eş muvafakatnamesini imzaladığını, davanın kötü niyetli açıldığını belirterek öncelikle harcın tamamlatılmasına, aksi halde davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 19/06/2018 günü temyiz eden davacı ... ile vekili gelmedi. Karşı taraf davalı ... Yönetim A.Ş vekili Av. ... geldi. Diğer davalı ... gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı; eşinin malik olduğu aile konutu olarak kullanılan taşınmaz üzerine davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini, bu işleme rızasının olmadığını ileri sürerek ipoteğin kaldırılması, taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasını istemiş; mahkemece davanın reddine karar verilmiştir....

      ipotek tesis ettiklerini, ipoteğin geçersiz olduğunu belirterek ipoteğin kaldırılmasına ve gayrimenkul üzerinde aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalılardan ... tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 20.04.2015 günü tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın; eşinin malik olduğu aile konutu olarak kullanılan taşınmaz üzerine, diğer davalı ... lehine ipotek tesis edildiğini, bu işleme rızasının olmadığını ileri sürerek ipoteğin kaldırılmasını ve taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını istemiş; mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....

        Bu düzenleme ile malik olmayan eşe, aile konutu ile ilgili tapu kütüğüne şerh verilmesini isteme hakkı tanınmış, eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü "aile birliğinin" korunması amacıyla sınırlandırılmıştır. Tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmasa dahi aile konutuna ilişkin olarak; eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutuyla ilgili kira sözleşmesini feshedemeyecek, aile konutunu devredemeyecek ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamayacaktır. Malik olmayan eşin izni için şekil şartı bulunmamakla birlikte, iznin açık olması gerekmektedir. Açık rızanın varlığını ispat yükü ise aile konutu ile ilgili tasarrufta bulunana aittir. Öte yandan; TMK’nın 194. maddesinde öngörülen sınırlandırma, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulduğu için değil, konut aile konutu vasfı taşıdığı için getirilmiştir....

          KARŞI OY YAZISI Türk Medeni Kanununun 194. maddesine dayanan aile konutu nedeniyle ipoteğin kaldırılması davalarında; davacı eş taşınmazın ipotek işlem tarihinde aile konutu olduğunu, davalı taraf( ipotek işleminin tarafı olan diğer eş ve onunla işleme girişen kişi veya tüzel kişilik) ise, işlem sırasında davacı eşin açık rızasının mevcut veya mevcut sayılması gerektiğini her türlü delille bu arada fiili karineyle de kanıtlama olanağına sahiptir. Davacı eş gösterdiği delillerle işlem tarihinde ipotek işlemine konu taşınmazın aile konutu olduğunu kanıtlamıştır. Kaldı ki, davalıların taşınmazın aile konutu olmadığı şeklinde bir itirazları da bulunmamaktadır. Davalı eş ve onunla ipotek işlemini yapan banka ise, davacının açık rızasının mevcut veya mevcut sayılması gerektiğini kanıtlayamamıştır. Davalı banka araştırmaya yönelik özen yükümlülüğünü yerine getirmediğinden; Türk Medeni Kanununun 1023. maddesindeki iyiniyet korumasından yararlanamaz....

            dava ikame edildiğini, dava konusu edilmek istenen ipotek kaydının fek edilebilmesi için yasanın somut olarak aradığı hiç bir şart gerçekleşmediğini, borcun sona ermediğini, dolayısıyla, hukuki nitelendirmesi Mahkeme'ye ait olmak üzere; haksız ve mesnetsiz işbu davanın öncelikle bu yönüyle de reddedilmesi gerektiğini, dava ve hatta ipotek tesis tarihinden önce davacı tarafından davaya konu gayrimenkul üzerine TMK. m.194 icabınca “Aile Konutuşerhi koydurulmadığından, müvekkil banka lehine tesis edilen ipotek işleminin geçerli, usul ve yasaya da uygun olduğunu, davacının davaya konu gayrimenkulün aile konutu olduğunu ve müvekkil bankanın davaya konu ipotek tesis işleminde kötü niyetli olduğunu ispatlaması gerektiğini, Davacının aile konutu olduğunu iddia ettiği gayrimenkul üzerinde 3. şahısların iyi niyetli olarak ayni hak kazanımlarının engellenmesi için tapu siciline ''aile konutu'' şerhi konulması işlemini gerçekleştirmesi gerekirken; ipotek tesisi işleminden yaklaşık 11 yıl sonra...

            GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların uzun süredir evli olduklarını, davaya konu Karaman ili Merkez ilçesi Piri Reis Mah. 3403 ada 1 parsel 6 nolu bağımsız bölüm sayılı taşınmazın aile konutu olduğunu, taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunmadığını, davalı eşin dava konusu aile konutu üzerinde diğer davalı banka lehine ipotek tesis ettiğini ve bu işlem için davacı eşin açık rızasını almadığını, dava konusu taşınmazın aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi amacıyla dava konusu evin satımının söz konusu olduğunu, bu durumda müvekkilinin ve ailesinin ortada kalacağını, yaşayacak başka yerleri olmadığını, bu nedenlerle dava konusu taşınmaz kaydına aile konutu şerhi konularak şerhin tapuya işlenmesini, taşınmazda davalılardan Halkbankası lehine konulan ipoteğin kaldırılmasını ve davaya konu taşınmaza dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, açılan davada aile konutu şerhi konulması talebi yanında aile konutu olduğu iddia edilen taşınmazın tapu kaydı üzerinde davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını da istemiştir. Bu istek nispi harca tabidir. İpotek değeri üzerinden nispi peşin harç noksanlığının Harçlar Kanununun 30-32. maddeleri gereğince tamamlattırılması, harcın tamamlanması halinde işin esasının incelenmesi, aksi takdirde Harçlar Kanunun 30. maddesinde gösterilen usul çerçevesinde hareket edilmesi gerekirken harç noksanlığı giderilmeden işin esasının incelenmesi usul ve yasaya aykırıdır....

              UYAP Entegrasyonu