Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacılar vekili, müvekkillerinin satın aldığı taşınmaz üzerinde dava dışı şirketin borçlarından dolayı davalı lehine limit ipoteği bulunduğunu, ipotek borçlarının ödendiğini, davalının ihtarnameye rağmen ipoteği kaldırmadığını belirterek taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, lehine ipotek verilen şirketin bankaya borcunun devam ettiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre, davacıların taşınmazı ipotekli olarak satın aldıkları, ipoteğe konu borcun ödenmediği gerekçesiyle ipoteğin kaldırılmasının reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
reddedildiğini ve hacizlerin kaldırılmadığını, bu hususta mahkemeye bildirimde bulunulduğunu, icra müdürlük kararının mahkeme kararına ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek icra müdürlük kararı ile müvekkili hakkında uygulanan hacizlerin kaldırılmasına, takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne karar verilmiş, hüküm kısmında ihtiyati hacizlerin kaldırılması istemi yönünden bir karar verilmemiş, gerekçe kısmında ihtiyati hacizlerin kaldırılması isteminin reddi gerektiği yönünde açıklama yapılmıştır. Karar davacı vekili tarafından ihtiyati hacizlerin kaldırılması gerektiği ileri sürülerek istinaf edilmiştir. İstinaf konusu, eldeki dava yönünden ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına karar verilip verilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.Yargıtay 23....
Şubesinden taşınmazı üzerine tesis edilmiş olan ipoteğin fekkini talep ettiğini, işbu ipoteğin kaldırılması için gerekli olan harcın kendisi tarafından ödeneceğinin belirtildiğini ancak işbu şubeden gönderilmiş olan ihtarname ile ipoteğin süresiz olduğunun iddia edilerek taleplerinin reddedildiğini, müvekkiline ait taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin taşınmazı sonuna kadar ipotek ettirmediğini, ipotek konusu borcun yıllar önce kapatıldığını beyanla davalı lehine tesis edilmiş olan ipoteğin kaldırılması ve terkinine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, ipoteğin fekki talebine ilişkindir....
Somut olayda, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip ve ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takiplerin aynı alacağa ilişkin olduğu tarafların kabulündedir. Aynı alacağa ilişkin olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte "tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla" takibe geçildiği açıkça belirtilmiş olup, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildikten sonra aynı alacak için kambiyo senetlerine özgü yolla takibe başlanmasında yasal engel bulunmadığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davacıların talebi ile bağlı kalınarak ödeme emrinin iptaline karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, kararın usul ve yasaya uygun olmadığı, davalı vekilinin istinaf başvurusunun yerinde olduğu anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca kararın kaldırılması ve yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir....
ve tapu kaydında mevcut tüm ipoteklerin ve varsa diğer takyidatlar ile haciz kayıtlarının paraya çevrilmesine yönelik yapılacak her türlü yasal takibin ve icra işlemlerinin dava sonuçlanıncaya ve karar kesinleşinceye kadar durdurulması mahiyetinde HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, takyidatlardan ari tapu iptali ve tescilin düzeltilmesini talep ve dava etmiştir....
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 30/07/2021 KARAR TARİHİ : 18/03/2024 Mahkememizde görülmekte bulunan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : TALEP : Davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 27/06/2016 tarihinde dava konusu taşınmazı edinmiş olup, taşınmazın eski maliki tarafından davalıya olan borçların ödenmiş olduğu ve müvekkilinin davalı tarafa borcu olmadığı halde taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığından, davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, taşınmazın eski maliki tarafından banka nezdindeki borçların tamamen kapatıldığı ve müvekkilinin de bankaya borcu bulunmadığından, .... parselde bulunan ...... no'lu daire üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
Maddesinde "eşlerden birinin diğerinin rızasını almadan aile konutu üzerindeki herhangi bir kısıtlamada bulunamayacağı" hükmünün açık ve net bir şekilde ifade edildiğini, söz konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması amacıyla durumu izah ederek davalı kuruma vermiş oldukları dilekçenin, taşınmazın tapu kaydı üzerinde aile konutu şerhi bulunmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, taşınmazın, müvekkilinin eşi adına kayıtlı olup, eşin ipotek tesisi sırasında kimliğinde evli olduğu görülerek ve ikamet olarak da aynı adresin gösterildiğinin açık olduğunu, ipotek tesisi sırasında işlem tarafı olmayan eşin açık rızası alınmamış olduğundan davanın kabulü ile aile konutu üzerinde tesis edilen ipoteğin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı SGK Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın görev yönünden reddinin gerektiğini, görevli mahkemenin iş mahkemeleri olduğunu, müdürlükleri nezdindeki Niğde Genç Yapı İnşaat Gıda Turizm Petrol San. Ve Tic. Ltd.Şti....
Somut olayda, Beykoz İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/153 Esas, 2014/410 Karar sayılı itirazın kaldırılması isteminin kabulüne yönelik kısa kararın icra takip dosyasına sunularak, haciz ve dosya kapak hesabı yapılması talep olunmuş, dosya kapak hesabının ve hacizlerin de bu talep doğrultusunda yapıldığı görülmüştür. İtirazın kaldırılması ile ilgili kısa karara ilişkin duruşma tutanağı HMK'nun 297 maddesindeki unsurları taşımadığı ve dolayısıyla itirazın kaldırılmasına dair ilam niteliğinde sayılamayacağı için gerekçeli karar ibraz edilmeden, duran takibin kısa karar ile devamının sağlanması olanaklı değildir. O halde, mahkemece borçlunun şikayetinin kabulü ile alacaklı tarafın kısa karara dayalı haciz talebine binaen yapılan hacizlerin kaldırılmasına ve itirazın kaldırılmasında hükmedilen alacaklara dayalı olarak yapılan kapak hesabına dair şikayetlerin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması - Aile Konutu Şerhi Konululması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından, ipoteğin kaldırılması davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın; dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu, davalı eş... tarafından kendisinin haberi ve izni olmadan üzerinde ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, ipoteğin kaldırılmasını talep etmiş (TMK m.194), mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınma üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir....