WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

teminat olarak aldığını, aile konutu olarak kullanılan taşınmaza ipotek tesis edilirken eş rızası alınmadığını, taşınmaz rehininin bir türü olarak ipoteğin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 881 ve devamı maddelerinde düzenlendiğini, TMK kanunu hükümleri incelendiğinde kural olarak ipotek tesisinde eşin rızası aranmadığının görülebileceğini, bu durumun istisnasının TMK 194. maddesinde yer alan aile konutu düzenlemesi olduğunu, ilgili hükme göre eşlerden herhangi biri diğer eşin rızası olmaksızın aile konutu üzerinde ipotek tesis edemeyeceğini, İpotek tesisi için eşin rızasının kanunen aranan bir şart olduğunu, gerek Kanun gerekse ilgili talimatlar bir arada değerlendirildiğinde malik ve borçlu sıfatının birlikte bulunmadığı ipotek tesisinde, taşınmaz maliki eş kefalet ya da herhangi bir kişisel güvenceyle yükümlü kılınıyorsa, işbu ipoteğin tesisi için eşin yazılı rızasının bulunmasının zorunlu olduğunu, eş tarafından verilmesi zorunlu olan rızanın sözleşmenin kurulmasından önce veya...

    teminat olarak aldığını, aile konutu olarak kullanılan taşınmaza ipotek tesis edilirken eş rızası alınmadığını, taşınmaz rehininin bir türü olarak ipoteğin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 881 ve devamı maddelerinde düzenlendiğini, TMK kanunu hükümleri incelendiğinde kural olarak ipotek tesisinde eşin rızası aranmadığının görülebileceğini, bu durumun istisnasının TMK 194. maddesinde yer alan aile konutu düzenlemesi olduğunu, ilgili hükme göre eşlerden herhangi biri diğer eşin rızası olmaksızın aile konutu üzerinde ipotek tesis edemeyeceğini, İpotek tesisi için eşin rızasının kanunen aranan bir şart olduğunu, gerek Kanun gerekse ilgili talimatlar bir arada değerlendirildiğinde malik ve borçlu sıfatının birlikte bulunmadığı ipotek tesisinde, taşınmaz maliki eş kefalet ya da herhangi bir kişisel güvenceyle yükümlü kılınıyorsa, işbu ipoteğin tesisi için eşin yazılı rızasının bulunmasının zorunlu olduğunu, eş tarafından verilmesi zorunlu olan rızanın sözleşmenin kurulmasından önce veya...

      , davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile dava konusu taşınmaz üzerindeki davalı lehine konulan ipoteğin fekkine, davacının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

        "İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki-tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı banka vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin tasfiye halinde ... Konut ... Kooperatifi ortağı olduğunu, kooperatifin konut inşaatları nedeniyle kredi kullandığını, kooperatifin maliki bulunduğu parsel üzerine ipotek tesis edildiğini, inşaatların tamamlanması nedeniyle bireysel mülkiyete geçildiği ve tapuların alındığını, müvekkilinin kendi konutuna isabet eden ipotek borcunu da ödediğini, ancak davalı bankanın iki ortağın borcu olduğu gerekçesiyle ipoteği kaldırmadığını belirterek, gayrimenkul üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına, bu nedenle uğranılan şimdilik 1.000.00....

          - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkili ...’ün kullandığı krediye teminat olarak davacı ...’e ait taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiğini, bu kredi borcunun ödendiğini, ancak ipoteğin kaldırılmadığını, daha sonra bankanın verdiği elektron mavi karta ilişkin olarak başka bir taşınmaz üzerine ipotek konulduğunu, davalı bankanın müvekkili... adına kayıtlı taşınmaz için ipotekli takibe girişmesinin haksız olduğunu, elektron mavi kartın alınmasından çok önce bu ipoteğin konulduğunu, davacı ...’ün kredi alan değil, teminat veren 3. kişi olduğunu, taşınmazı devretmesine rağmen borçlu gösterilmesinin hukuksal dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürmüş ve müvekkillerinin borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekkine, % 40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddi ile % 40 tazminat talebinin davacılardan tahsili gerektiğini savunmuştur....

            Sonradan ipoteğin başka alacaklarının da teminatını oluşturduğunu iddia etmesi ve sonrasından bu sebeplerle ödeme talep etmesi yazılı taahhüdünden dönmesi anlamındadır. Davacıların manevi tazminat taleplerine dayanak yaptıkları olaylar serisinin, ipoteğin haksız biçimde fek edilmemesiyle bir nedensellik bağı içinde olup olmadığının takdirinin mahkemenize aittir..." şeklinde tespit ve rapor edilmiştir. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Dava konusu somut olayda, tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Davalı banka tarafından ipoteğin fek edilmemesi işleminin davacıların kişilik haklarına zarar vermediği, manevi zarar ile bankanın eylemi arasında illiyet bağının bulunmadığı anlaşıldığından davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş, oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              Belirtilen nedenle davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacı/k.davalının ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkin davanın kabulüne dair verilen karara yönelik temyiz itirazlarına gelince; İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir....

                Noterliğince ... tarih ... sayılı ihtarın gelmesi üzerine, hem davalı bankadan hem de davalı şirket yetkililerinden ipoteğin kaldırılması talebinde bulunduğunu, bu talep sonucunda ... 3. Noterliğince gönderilen ...tarih ve ... sayılı iş sözleşmesinin feshi ihbarı yapıldığını, sorunların çözülmesini ve dava konusu taşınmazı kurtarmak isteyen müvekkilinin ... 11. Noterliği ile ... tarih ve ... sayılı ihtarnamesini gönderdiğini, müvekkilinin ... 10. İcra Dairesinin ... Esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi istemli icra emri ile 21/10/2017 tarihinde muhatap olduğunu, bu takibin iptaline ilişkin davanın 9. İcra Hukuk Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasında halen derdest olduğunu, dava konusu taşınmazın üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını, ... 10....

                  Noterliğince ... tarih ... sayılı ihtarın gelmesi üzerine, hem davalı bankadan hem de davalı şirket yetkililerinden ipoteğin kaldırılması talebinde bulunduğunu, bu talep sonucunda ... 3. Noterliğince gönderilen ...tarih ve ... sayılı iş sözleşmesinin feshi ihbarı yapıldığını, sorunların çözülmesini ve dava konusu taşınmazı kurtarmak isteyen müvekkilinin ... 11. Noterliği ile ... tarih ve ... sayılı ihtarnamesini gönderdiğini, müvekkilinin ... 10. İcra Dairesinin ... Esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi istemli icra emri ile 21/10/2017 tarihinde muhatap olduğunu, bu takibin iptaline ilişkin davanın 9. İcra Hukuk Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasında halen derdest olduğunu, dava konusu taşınmazın üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını, ... 10....

                    A.Ş., ... ve ... vekillerinin, davacının teminat mektubunu tazmin ettiği ....01.1994 tarihinden ... gün sonra ipoteği üçüncü kişiye temlik etmesinin ve üçüncü kişinin de ipoteğin fekkini istemesinin, alacak ile beraber temliki mümkün olan ipoteğin dayandığı alacağı davacının tahsil ettiğinin karinesini oluşturacağı, davacının bunun aksini kanıtlaması gerektiğine yönelik savunması ile davacı vekilinin ipoteğin temlikinin davalıların tüm borcunun ödendiği anlamına gelmeyeceği, zira ipoteğin teminat mektubunun tazminine neden olan risk yanında başka TL ve döviz kredilerinin riski için de tesis edildiğine yönelik iddialarının değerlendirilmesi gerekir. Bu kapsamda, borcun ödenip ödenmediğine yönelik konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınmadan ve borcun ödendiğinin davalı tarafça kanıtlanmasının zorunlu olduğu hususu nazara alınmadan eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu