Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin kardeşi olan dava dışı ...’nın kullanacağı kredilerin teminatını teşkil etmek üzere müvekkilinin maliki bulunduğu taşınmaz üzerine banka lehine ipotek tesis edildiğini, adı geçen şahsın davalı bankaya herhangi bir kredi borcu bulunmadığını, kefalet ve ipotek sözleşmesine dayalı teminatın devamından sarfınazar edildiğinin bilinmesi yönündeki bankaya yazılan yazının karşılıksız kaldığını, iddia ederek ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    - K A R A R - Davacı vekili, davalı banka ile dava dışı şirket arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine konu alacağın teminatı amacı ile üzerinde ipotek kurulan üç adet taşınmazın davacı tarafından satın alındığını, müvekkilinin ipoteğin fekkini sağlamak için kredi borcunu ödediğini ancak davalı bankanın kredi sözleşmesi konusu dışındaki çek bedelinin de tahsilini talep etmek suretiyle ipoteğin fekki işlemini geciktirdiğini, müvekkiline haksız yere zaman kaybettirdiğini, borcun tamamının ödenmesinden sonra ipoteğin kaldırıldığını ancak bu sürede davacının maddi ve manevi zarar gördüğünü belirterek 10.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının ihtarı ile ipoteğin kaldırılmasını istediği sırada, borcun tamamı ödenmediği için ipoteğin kaldırılmadığını, keyfi bir işlem yapılmadığını davacının zarar görmediğini bildirerek davanın reddini istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 21.12.2012 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 17.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 15.03.2016 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekilleri Av. ... ve Av. ... ile karşı taraftan davalı vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir....

        Bölge adliye mahkemesince bozma ilamına uyularak, dava konusu ipoteğin üst sınır ipoteği olduğu, ipotek limitinin 300.000,00 TL olduğu, davacının dava konusu ipotek nedeniyle sorumluluğunun 300.000,00 TL ile sınırlı olduğu, dava tarihinden önce davacı tarafından davalı bankaya ipotek ile teminat altına alınan borç nedeniyle 163.015,00 TL ödendiği, bozma kararından sonra yapılan yargılama sırasında davacı vekilince bakiye borcun yatırılması için süre talep edildiği, davalı bankanın ipotek ile teminat altına alınan alacağının ipotek limitini aşacak şekilde 315.255,48 TL olduğu, davacı vekilinin anılan talebi üzerine mahkemece, borç miktarı ipotek limiti aşmakta ise de ipoteğin üst sınır ipoteği olduğu gözetilerek ipotek limiti olan 300.000,00 TL ile dava tarihinden önce davacı tarafından yatırılan 163.015,00 TL arasındaki bakiye fark bedel olan 136.985,00 TL'nin depo edilmesi için davacıya 1 aylık kesin süre verildiği, davacı tarafından verilen kesin süre içerisinde anılan fark bedelin davalı...

          "İçtihat Metni"Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.06.2012 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 17.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 28.11.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden taraflardan gelen olmadı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava, ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacının sahibi bulunduğu bulunan 8. kat (17) no'lu bağımsız bölümün tapu kaydı üzerine, davalı ......

            İpoteğin uyuduğu dönemde malikin (ipotek lehdarı) borcundan dolayı taşınmaza haciz konması halinde satım ile hüküm ifade etmeye başlayan ipotek bu hacizlerin önüne geçemeyecektir. Bu nedenle ipoteğin uyuduğu dönemde taşınmaz üzerine malikin borcu nedeniyle konulan hacizler yönünden ipoteğin tesis tarihi borçlunun (ipotek lehdarı, malik) taşınmazı elden çıkarma tarihi olarak kabul edilmelidir. Aksinin kabulü ipoteğin uyuduğu dönemde malikin borcu nedeniyle taşınmaza haciz koyan tüm alacaklıları mağdur edecektir. Somut olayda ipotek alacaklısı olan dava dışı borçlunun, taşınmazı devralarak malik olduğu 19.09.2011 tarihinde, ipotek alacaklısı ile taşınmaz maliki sıfatları birleşmiş olup bu tarihten itibaren ipotek uyumaktadır. Davacı tarafça ipoteğin şeklen varolduğu bu dönemde, malik olan borçludan olan alacağı nedeniyle 27.02.2012 tarihinde taşınmaz üzerine haciz konulmuştur....

              İSTİNAF KALDIRMA KARARI -----------sayılı kararı ile ; "Dava, davacının dava dışı kredi borçlusunun borçlarını temin maksadıyla davacı tarafından taşınmazı üzerinde davalı lehine tesis edilen ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davacı somut olayda üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiğini, borcun sona erdiğini, protokol gereği ipoteğin fek edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Anlatım taraflara, hukuki niteleme ise Hakime aittir. Davacı vekilinin dava dilekçesinde takibin muvakkaten durdurulması ve takibin iptaline karar verilmesi şeklindeki talepleri İİK'nun 16.maddesi anlamında memur işlemini şikayet mahiyetinde değildir. Bir başka deyişle icra memurunca yapılan bir işlemin iptali de istenmemektedir. Davacının amacı taşınmazı üzerindeki ipoteğin kaldırılması olup, bu amacına ulaştığında ise ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibin de iptalidir....

                İTİRAZ: Davalı vekili; müvekkil banka tarafından verilen yazının ipoteğin fekkine dair bir taahhüt içermediği, yalnızca ön işlem koşulu olarak 310.000-TL bloke edilmesi gerektiğinin bildirildiği, her ne kadar ipotek fek işlemlerine başlanmışsa da tahsis biriminden banka risklerinin devam etmesi nedeniyle ipoteğin fekkine onay verilmemesi üzerine borçluya ipoteğin fek edilemeyeceği iletildiği, bunun üzerine borçlu tutar üzerindeki blokenin kaldırılmasını talep ettiği ve tutar üzerindeki blokenin kaldırıldığı, blokenin kaldırıldığı gün davacı şirket tarafından hesapları arası virman yapılmış ve paranın alındığı hesaptan kendisine ait ... nezdinde bulunan hesabına EFT yapıldığı, davacı şirket tarafından yatırılan para yine davacı tarafından çekildiğinden yatırılan tutar kredi riskinden mahsup edilmediğinden davanın reddine ve tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Şerhi Konulması -İpoteğin Terkini Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, mülkiyeti eşine ait olan taşınmaza aile konutu şerhi konulması ve aile konutu olduğu açıklanan taşınmaz üzerine davalı banka tarafından davacı eşin rızası alınmadan (TMK md. 194) konulan ipoteğin kaldırılması istemi ile dava açmış, davasını ...'na yöneltmiştir. Mahkemece 09.07.2010 tarihinde verilen karar ile davacının ipoteğin kaldırılmasına ilişkin istemi reddedilmiş, taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına ilişkin talebi ise kabul edilmiştir. Hüküm, davacı tarafından ipoteğin kaldırılması talebinin reddi, davalı banka tarafından ise aile konutu şerhi konulmasına ilişkin talebin kabulü yönünden temyiz edilmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan asıl'ın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                      UYAP Entegrasyonu