Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kendilerine ve 3. kişilere menfaat tesis etmek amacıyla çek ve senetler düzenlendiğini, davalı şirketle ilgili olarak suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, senedin yağması ve bedelsiz senedin kullanılması suçlarından İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2018/39110 nolu soruşturma dosyasından suç duyurusunda bulunduklarınını, takibe konu çekin yağma suçu işlenmek suretiyle yetkili kişilerin iradesi hileli işlemler ile sakatlanarak alındığını, takipte faize, faiz oranına, işlemiş ve işleyecek faize, faiz başlangıcına itiraz ettiklerini, çek tazminatının sadece keşideciden istenebileceğini, ancak takipte tüm borçlulardan talep edildiğini, bu nedenle çek tazminatına ve fahiş çek komisyonuna itiraz ettiklerini belirterek ödeme emri ve takibin iptaline, tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

Sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, 10 örnek ödeme emrinin müvekkillerine tebliğ edildiğini, takip dosyasının dayanağı senet üzerindeki imzaların müvekkillerine ve müvekkili şirketi temsil ve ilzama yetkili kişinin eli ürünü olmadığını, yapılacak bilirkişi incelemesi ile bu durumun tespit edileceğini, ayırca müvekkillerinin takip alacaklısına herhangi bir borçlarının bulunmadığını, takipte talep edilen faiz oranlarının fahiş olduğunu, faiz oranına ve faiz başlangıç tarihine itiraz ettiklerini, takipte BK 100. madde uygulanmasının yasal koşullarının oluşmadığını belirterek imzaya, borca, faize, çek tazminatına ve borcun ferilerine yönelik itirazlarının kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

İcra Müdürlüğü'nün 2019/34757 esas sayılı dosyasında bulunan senet için imzaya ve borca itirazda bulunduklarını, davacının imza örneklerinin bulunduğu kurumlardan imza örneklerinin toplanmadığını, yetersiz ve incelemeye elverişsiz imza örnekleriyle hukuka aykırı bir şekilde imzaya ve borca itiraz taleplerinin reddedildiğini, bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeden karar verilemeyeceğini, somut olayda çelişkilerin giderilmediğini ve taleplerinin reddedildiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden yargılamanın yapılması için dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine ve davamızın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan bonoya dayalı kambiyo takibinde imzaya ve borca itiraza ilişkindir....

Mevcut delil durumu, yeterli ve kanaat verici bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı hükme esas alınmış, takip durdurulmadığı için icra inkar tazminatına ve para cezasına hükmedilmemiş, davacıların imzaya yapmış oldukları itirazın reddine karar verilmiştir. Davacının borca itiraz sebepleri de esasen imzaya itiraz sebebine bağlıdır. Dava dilekçesinde senetteki imzaların kendilerine ait olmadığı gerekçesi ile borca itiraz edilmiştir, ayrı bir borca itiraz sebebi ileri sürülmemiştir. İİK'nın 169/a maddesine göre borçlu, borcunun olmadığını veya itfa veya imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatlamalıdır. Davacı taraf bu nitelikte bir belge dosyaya sunamamıştır. Bu nedenle davacıların borca itiraz sebepleri de yerinde görülmemiştir..." gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

Başvuru bu hali ile İİK.nun 168/5 ve 169. maddesi kapsamında borca itiraz ve İİK.nun 170. maddesine dayalı imzaya itirazdır. İtiraz HMK'nun 118. maddesi anlamında bir dava değildir. Bu nedenle itiraz dilekçesinin HMK’nun 119. maddesinde yazılı şartları taşıması zorunlu değildir. Bu itibarla borçlunun itiraz dilekçesinde itirazına konu takip dosyası numarasını da bildirdiği görülmekle, mahkemece husumetin takip alacaklısına yöneltilerek borçlunun itirazlarının İİK.nun 169/a maddesi uyarınca yöntemince incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, anılan madde hükümlerine aykırı olarak ve genel hükümlere göre yargılama yapar şekilde eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile itirazın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Türk'ün damadı olan katılan ... tarafından icraya verildiğini, böyle bir borçları olmadığı için de borca ve imzaya itiraz ettiklerini beyan ettikleri, Ticaret Sicil Memurluğunun yasızına göre müteveffa ... Altunorak'ın hiçbir zaman şirket yetkilisi ve ortağı olmadığı, 20.10.2005 tarihine kadar ... ve oğlu olan sanık ...'ın şirketin ortağı oldukları, bu tarihten sonra sanık ...'ın kardeşi ...'...

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/11/2021 NUMARASI : 2021/220 ESAS - 2021/1956 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine Büyükçekmece 3. İcra Müdürlüğünün 2021/143 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, borcun bulunmadığını belirterek imzaya ve borca itiraz ederek takibin iptalini talep etmiştir....

      DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesine dayalı imzaya itiraz, İİK'nın 169. maddesine dayalı borca itiraz, İİK'nın 170/a maddesi uyarınca borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetine ilişkindir. Borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetinin İİK'nın 170/a maddesi göndermesiyle aynı Kanunun 168/3. maddesi gereğince, borca itirazın İİK'nın 168/5 maddesi uyarınca ve imzaya itirazın İİK'nın 168/4. maddesine göre ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir....

      Somut olayda, borçlu, icra mahkemesine verdiği itiraz dilekçesinde imzaya ve borca itiraz ettikten sonra imzaya itirazından vazgeçerek borç miktarının 12.000,00 TL olduğunu ve ödendiğini ileri sürmek sureti ile borcu kısmen kabul ettiğine göre, İİK'nun 170/a-son maddesi hükmü uyarınca, aynı maddenin ikinci fıkrasının uygulanma imkanı yoktur. Bu nedenle mahkemece, borçlunun ödeme iddiası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2021 NUMARASI : 2019/580 ESAS 2021/85 KARAR DAVA KONUSU : Borca ve İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı borçlu vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olmakla, HMK'nın 353.maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 6....

        UYAP Entegrasyonu