Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1632 KARAR NO : 2022/1628 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ŞEFAATLİ İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2022 NUMARASI : 2021/9 ESAS 2022/3 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline 19/09/2019 tarihinde tebellüğ edilen Şefaatli İcra Müdürlüğü'nün 2019/131 Esas icra takibi ödeme emrine dayanak bonodaki imzaya ve borca yasal süresi içinde itirazlarını sunduklarını, açılan takibin durdurulmasını, kambiyo senetlerine mahsus icra takibine konu bonodaki imzaya itirazının ve borca itirazının kabulünü, bono üzerindeki imzanın müvekkile ait olmadığını bilerek iş bu takibi başlatan kötü niyetli...

Esas sayılı dosyası ile 12/12/2022 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun icra dosyasına sunduğu 30/01/2023 tarihli dilekçesi ile imzaya, borca, faize, faiz oranına, takibe, ödeme emrine ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiğini, itiraz üzerine icra takibinin durduğunu , davalı ile müvekkili banka arasında imzalanan 27/08/2015 Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca borçluya ... nolu kredi kartı hesabı açıldığını, borçlu tarafından kullanılan kredi kartı borcunun ödenmemesi üzerine müvekkili banka tarafından 06/02/2020 tarihli ihtar mektubu gönderildiğini, ihtara rağmen borçlu tarafından müvekkili bankaya herhangi bir ödeme yapılmadığını, icra takibi başlatıldığını, davalının icra takip dayanağı olan Genel Kredi Sözleşmesindeki imzaların kendisine ait olmadığını, bu belgedeki imzaya da açıkça itiraz ettiklerini, haklı davanın kabulü ile davalının icra takibine yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli tüm itirazların iptaline ve takibin devamına, kötü niyetli davalının takip miktarı...

    Davacı tarafın iddiaları İİK'nun 169/a maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olduğundan, bu iddianın sözkonusu madde hükmü gereğince resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanması gerekmektedir. Davacı borçlu tarafça davalı alacaklıya borçlu olmadığının, İİK'nun 169/a maddesinde öngörülen belgelerden biri ile ispat edilemediği anlaşılmakla, davacı tarafın bu yöndeki istinaf talepleri de yerinde görülmemiştir. Davacı taraf, davalı ve vekili hakkında Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldığını ve yargılandıklarını belirtmiş iseler de; icra mahkemesi, önüne gelen itiraz ve şikayetleri İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlenen özel usul kurallarını uygulayarak takip hukuku bakımından kesin hükme bağladığından, anılan mahkemenin kararları kural olarak maddi anlamda kesin hüküm niteliği taşımaz. Bu nedenle borca veya imzaya itirazın incelenmesi sırasında sahtelik iddiasına dayalı olarak genel mahkemelerde açılan davaları bekletici mesele yapamaz....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı vekili tarafından davalı aleyhine 18/01/2012 düzenleme tarihli 03/08/2012 vade tarihli 6.000,00- USD senet alacağından dolayı ilamsız icra takibine gidildiği, davalı keşidecinin ödeme emrinin tebliği üzerine borca ve ferilerine itiraz ettiği, senetteki imzaya itiraz etmediği, faiz itirazı yönünden alınan bilirkişi raporu doğrultusunda ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı tarafın borca yönelik itirazını kesin delille ispatlayamadığı ancak yabancı para cinsinden yapılan takiplerde İİK 67. maddesi uyarınca icra inkar tazminatının yabancı paranın takip tarihindeki TL karşılığı esas alınarak tazminat hesabı yapılması gerektiğinden davalının istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile 2004 sayılı İ.İ.K'nun 68 maddesi uyarınca borca-faize itirazın 6.000,00 USD asıl alacak, 2.057,51 USD faiz...

    şeklinde ara karar oluşturulduğunu, davalının mağduriyetinin devam etmesinin önlenmesi amacıyla davacı tarafın tedbir talebine istinaden konulmuş tedbir kararının kaldırılmasına, imzaya ve faize itiraz eden davacı-borçlunun itirazlarının reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından iki adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takipte borçluların imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece bonolardaki imzanın borçluların eli ürünü olduğu gerekçesiyle imzaya itirazın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda borçlular tarafından, borcun ödenmesi üzerine senetlerin yırtıldığının beyan edilmesi sebebiyle imzaya itiraz edildiği, senetlerin ödendiği iddia edilerek ödeme belgesi sunulduğu görülmektedir....

      İş Mahkemesi’nin 2018/369 E. – 2019/93 K. sayılı dosyası ile işe iade davası görüldüğünü ve T3 lehine olacak şekilde davanın kabulüne karar verildiğini, T3ın, 4 aylık işe başlatmama tazminatını tahsil amacıyla takip başlattığını, takibe ( icra emrine ) karşı taraflarınca süresi içinde takibe, borca, faize ve ferilerine itiraz edildiğini, İstanbul Anadolu 12....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2020 NUMARASI : 2020/199 ESAS, 2020/570 KARAR DAVA KONUSU : Borca ve İmzaya İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacılar dava dilekçesinde özetle; Manisa 1. İcra Müdürlüğü'nün 2020/2056 Esas sayılı dosyası ile haklarında icra takibi başlatıldığını, adlarına gelen borca, takibe ve imzalara itiraz ettiklerini, takibe konu senetlerdeki imzaların kendilerine ait olmadığını, alacaklı ile hiçbir şekilde 49.025,44 TL 'lık alışveriş yapmadıklarını belirterek borca, takibe ve imzaya itirazlarının kabulünü talep etmişlerdir. Davalı vekili duruşmadaki beyanında; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Manisa 1....

      O halde mahkemece, borçlunun imzaya ve borca itirazının esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken itirazın süre yönünden reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        etseler de talepleri değerlendirilmeden dosyanın karara çıkarıldığını, yine kabul etmemekle beraber bahse konu imzanın ne sebeple atıldığı, borcun sebebi davalı tarafından açıklanmadan hüküm kurulmasının da usul ve yasaya aykırı olduğunu, ilk derece mahkemesinin şahitlerini dinlemediğini ve incelemeyi sadece imzaya itiraz gibi değerlendirip borca itiraz yönünden hiçbir araştırma yapmadan hüküm kurduğunu, dosya kapsamında taraflarınca davalıya suç duyurusunda bulunulmuş olup T.C....

        UYAP Entegrasyonu