WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkeme; takip konusu borcun varlığına veya miktarına itiraz etmek isteyen borçlu, borcun hiç doğmadığını, itfa sebebiyle sona erdiğini, talep edilen miktarda borcu bulunmadığını ileri sürebileceği gibi vadesinin gelmediğini, tabi olduğu taliki şartın gerçekleşmediğini, zamanaşımına uğradığını ileri sürebileceği, borca itirazın geçerli olabilmesi için, borçlunun itirazının borca itiraz olduğunu açıkça belirtmesi gerekmediği, kanunun sadece imzaya itirazda açıklık aradığı, borçlu, itirazın imzaya ilişkin olduğunu belirtmemiş ise yapılan itirazın borca itiraz sayılacağı, somut olayda; şirket temsilcisi tarafından 04.11.2020 tarihli dilekçe ile ilgili firmadan alacağımız bulunmaktadır, konu başlığı ile sunulan dilekçede alacaklı firmanın 2018 yılı sonu itibariyle taraflarına 11.070,25- TL borcu bulunduğunu, buna dair ekstreleri dosya arasına ibraz ettiğini bildirdiği, her ne kadar şirket yetkilisi tarafından açıkça borca itiraz ediyorum şeklinde bir beyanda bulunulmamış ise de, karşı taraftan...

a ait olmadığını bonodaki imzaya itiraz ettiklerini, borca ve fer'ilerine de itiraz ettiklerini, takibe konu bononun gerçek bir borç ilişkisine dayanmadığını alacaklı ve ilişkili olduğu kişi veya kişilerce murisin hesabında bulunan yüklü miktardaki meblağın banka hesabından alınabilmesi için düzenlenen sahte bir bono olduğunu, öncelikle takibin iptali ile dosyadan alacaklı vekiline ödenen 203.820,01 TL nin İcra Müdürlüğü hesabına iadesinin ve borca, ferilerine ve imzaya olan itirazlarının dikkate alınarak senede dayanan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ve alacağın %10'u kadar para cezasına hükmedilmesini talep etmişlerdir. Borçlular birleşen dava dosyasında icra mahkemesine başvuru dilekçelerinde; murisleri ... hakkında ......

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2021 NUMARASI : 2021/470 ESAS - 2021/765 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı asil dava dilekçesinde özetle; aleyhine İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğünün 2019/12779 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, takibe konu senetlerdeki imzanın kendisine ait olmadığını, borca ve imzaya itiraz ettiğini söyleyerek itirazın kabulünü istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya ödeme emrinin 23/05/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, takibin kesinleştiğini, söyleyerek davanın reddini istemiştir....

    İcra müdürlüğünün 2020/944 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Aldırılan bilirkişi raporlarına göre imzaların davacı borçluların el ürünü olduğu anlaşıldığından, davacıların imzaya ve borca itirazlarının ayrı ayrı reddine, asıl alacağın %20'si oranında tazminatın davacılardan alınarak davalıya verilmesine, %10'u oranında para cezasının davacılardan alınarak hazineye irat kaydına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili tarafından, raporların hüküm kurmaya elverişli olmadığı, delillerin yeterince toplanmadığı, eksik inceleme ile karar verildiği, tazminat ve para cezasının hukuki dayanağının olmadığı belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlularının açtığı imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolunda borca itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Borca İtiraz Yönünden Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolunda borca itiraz edilmesi halinde borcun ödendiğinin İİK'nın 169/a/1 hükmünde belirtilen belgelerle ispatlanması zorunludur. İİK’nın 169/a maddesi uyarınca ödeme belgesinde senedin vade, tanzim tarihi ve miktarına açık bir şekilde atıf bulunmalıdır (Yargıtay HGK 2018/12- 177 E, 2022/256 K). Dosya kapsamında takibe konu senedin konut satışı sebebiyle verildiği tarafların kabulündedir. Ayrıca davacı senede konu borcun 240.000 TL'sini tahsil ettiğini kabul etmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; davacının resmi kurum ve kuruluşlarda bulanan ıslak imzalı evrakların dosya içerisine alındığı ve eli ürünü olup olmadığının tespiti amacıyla bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve bilirkişi raporunda, T1 isimli şahsın eli mahsulü oldukları yönünde kanaate varıldığı, buna göre söz konusu bono üzerindeki imzanın davacıya ait olduğunun tespit edildiği, bu nedenle imzanın borçlu davacıya ait olduğu, hükme dayanak alınan raporla sabit olduğu gerekçesiyle davacının imzaya itiraz davasının reddine; borca itiraz yönünden yapılan değerlendirmede, yazılı kanun maddeleri, dosya içeriği, tüm bilgi ve belgeler değerlendirildiğinde borçlunun İİK 169. madde kapsamında borca itiraz ettiği ve yine aynı madde kapsamında "resmi veya imzası ikrar edilmiş bir" belge sunmak zorunda olduğu, somut olayda ise borçlunun İİK 169/a-2 maddesinde belirtilen nitelikte belge sunamadığı, sunulan belgelerin kayıtsız şartsız borç ikrarını içermediği, bunun dışında mahkemenin...

    Davacılar vekili dava dilekçesinde, imzaya itiraz, ödeme emrinde icra müdürlüğünün banka hesap numarasının bulunmaması nedeniyle takibin iptali istemleri yanında, borca ve faize itiraz etmiş olup, kararın gerekçesinde sadece imzaya itiraz ve şikayet konusundaki taleplerin değerlendirildiği, davası reddedilen davacılar T2 A.Ş. ve T15'nun faize itiraz istemine ilişkin olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmadığı ve kararın bu yönüyle bir gerekçe içermediği anlaşılmıştır. Davacı T15 vekili bu konudaki istinaf başvurusunda haklı olup, karar bu yönüyle de usul ve yasaya aykırıdır. Kabule göre, İİK'nın 170/3. maddesi uyarınca hükmedilecek tazminat ve para cezasının asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanması gerekmekte ise de, hüküm fıkrasının 2/a,b,c,d nolu bentlerinde yazılı 1.767.158,00 TL'nin asıl alacak mı, yoksa hükmedilen tazminat ve para cezası mı olduğunun anlaşılamadığı, bu haliyle hükmedilen tazminat ve para cezası yönünden hükmün infaza olanaklı olmadığı anlaşılmıştır....

    Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: davacının icra mahkemesine müracaat ile imzaya ve borca itirazda bulunduğu, mahkemece İmzaya ve borca itirazın reddine, İtiraz ile birlikte İİY’nin 170/2. maddesine göre takibin durdurulması kararı verilmediğinden, İİY’nin 170/3. maddesi gereğince borçlu aleyhine tazminat ve para cezasına hükmolunmasına yer olmadığına karar verildiği görülmektedir. Borçlunun iddiası, İİK'nun 168/5. maddesine dayalı borca itiraz niteliğindedir. Bu durumda, itiraz hakkında İİK'nun 169/a maddesinin uygulanması gerekmekte olup; anılan maddenin 6. fıkrasında borçlunun itirazının icra mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle reddi halinde takibin muvakkaten durdurulmuş olması koşuluyla alacaklının isteği üzerine borçlunun takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükme bağlanmıştır....

    Hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu ve rapor doğrultusunda imzaya itirazın reddine karar verilmesi de yerindedir. Davacının sair itirazları ise borca itiraz niteliğinde olup İİK'nın 169/a-l. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı ve itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Somut olayda, davacının İİK'nın 169/a maddesi gereğince iddialarını ispatlayamadığı, takibe konu senedin kambiyo vasfına haiz olduğu anlaşılmış olup, mahkemece davacının borca itirazının reddine ilişkin duruşmalı olarak verilen karar yerindedir....

    edilen borca, faize ve tüm ferilerine, ödeme emrine açıkça itiraz ettiğini, ayrıca senedin kötü niyetle ve ağır kusurla düzenlenmiş olması nedeni ile davalı tarafın %20'den aşağı olmamak üzere tazminata ve para cezasına mahkum edilmesine, ödeme emrinin iptaline, takip konusu bonoların kendisine gönderilen suretinde düzenleme tarihinin tam olarak gözükmediği, senetlerin kambiyo vasfının bulunmadığı ve zamanaşımı itirazında bulunduğunu, alacaklı gözüken taraf ile hiçbir hukuki ve ticari ilişkisinin mevcut olmadığını, karşı tarafa hiçbir borcunun bulunmadığını, imzası kendisine ait olmayan ve yasal unsurları mevcut olmayan senet icraya konulduğundan zararına sebebiyet vereceğinden icra takibinin teminatsız olarak durdurulmasına, takibe konu senetlerdeki imzaların tarafına ait olmaması sebebiyle imza itirazının, yetki itirazının ve sair borca itirazlarının kabulü ile icra takibinin iptaline, icra takibinin kötü niyetle ve ağır kusurla başlatıldığından davalının %20'den aşağı olmamak kaydı...

    UYAP Entegrasyonu