DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun imzaya ve borca itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza ve borca itirazın reddine karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
İSTİNAFA CEVAP: Davacılar vekili istinafa cevap dileksinde özetle; davalı borçlu vekili tarafından tahliye emrine, ödeme emrine, takip dayanağı olarak gönderilen tahliye taahhütnamesinin içeriğine, icra takibine, borca, faize ve tüm ferilere itiraz edildiğini, itiraz dilekçesinden de görüleceği üzere itiraz dilekçesinde tahliye taahhütnamesindeki imzaya ve tarihe itiraz edilmediğini, kiracı kendisine ödeme emri tebliğ edildiği zaman kira akdinde ve tahliye taahhüdünde bulunan imzaya ve tarihe ayrıca ve açıkça itiraz etmediği takdirde gerek kira kontratını gerekse tahliye taahhüdünü ikrar etmiş sayıldığını, davalı borçlu tarafça, borca itiraz dilekçesinde tahliye taahhüdündeki imzaya ve tarihe ayrıca ve açıkça itiraz edilmediğinden tahliye taahhütnamesindeki imzanın ikrar edilmiş sayıldığını, ayrıca davalı borçlunun, mahkeme huzurunda borca itiraz dilekçesinde itiraz ettiği sebeplerle bağlı olduğunu belirterek istinaf isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Davacının Anamur İcra Dairesi'nin 2019/1053 esas sayılı dosyası içerisinde bulunan emre muharrer senet altındaki imzanın kendisine ait olmadığını ve davalıya takip konusu senetten kaynaklanın borcunun olmadığı iddiasıyla imzaya ve borca itirazı hakkında Anamur İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/48 esas 2020/56 karar sayılı dosyasında davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, mahkemenin 2019/48 esas 2020/56 karar sayılı dosyası ile iş bu dosya olan 2020/72 esas sayılı dava konusunun aynı olduğu, icra mahkemelerinde verilen kararların kesin hüküm teşkil etmeyeceği düzenlenmiş ise de, İİK'nun 168.maddesinde; "Takip müstenidi kambiyo senedindeki imza kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu beş gün içinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmesi"nin hüküm altına alındığı, imzaya itiraz edebilmek için ödeme emri tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde imzaya itiraz edilebileceğinin düzenlendiği, iş bu dava tarihinin 09/11/2020 olduğu, dava konusu ödeme...
İcra Müdürlüklerinin yetkisiz olduğu ve ...İcra Müdürlüğünün yetkili olduğu itirazında bulunulmuş ancak davacı dava dilekçesinde yetki itirazının kaldırılmasını talep etmemiş yapılan borca itirazın kaldırılmasını istemiştir. Bu yönüyle alacaklı tarafından borçlunun yetki itirazı zımnen kabul edildiği olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. ...İcra Mahkemesince, İİK'nın 4. maddesi gereğince takip hangi icra dairesinde başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler takibin yapıldığı icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus kamu düzenine ilişkin ve kesin yetki niteliğindedir. Yasada koşulların oluşması halinde İİK'nın 79 ve 360. maddeleri bu husustaki yetki ile ilgili istisnalardır. Mevcut davada davalı vekili tarafından... 1. İcra Müdürlüğünün 2016/2182 Esas sayılı takip sayılı dosyasına karşı yetki itirazı ile birlikte imzaya ve borca itirazda bulunmuş olup......
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imzaya ve borca itiraz uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince, imzaya itirazın kabulü ile takibin muteriz borçlu yönünden durdurulmasına, davalı aleyhine asıl alacağın %20'si oranında tazminat, %10'u oranında para cezasınına hükmedilmesine karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Sayılı takibine konu edildiğini, davacı tarafından bu dosyaya 3.000,00 TL ödeme yapıldığını, bu senet icra takibine konu edilmeden önce Karşıyaka 5. Noterliği 28.02.2011 tarih 6292 yevmiye numaralı evrakla protesto edildiğini, davacının bu aşamada borca ve imzaya da itiraz etmediğini, ardından diğer senetler de icra takibine konu edilince davacının dava konusu senedin konulduğu icra takibi de olmak üzere tüm takiplere kötüniyetli olarak usulsüz tebligat ve imza itirazı yoluna gittiğini, davacının davaya konu senede ilişkin imzaya itirazının görüldüğü İzmir 6. İcra Hukuk Mahkemesi 2011/811 E. 2012/71 K. Sayılı dosyasında imzaya itirazın kabulüne karar verilmiş olup takibin durdurulduğunu, davacının imzaya itirazı hakkında lehine karar verilmiş olmasına rağmen Mahkeme dosyası ile Menfi tespit davasını ikame ettiğini, davacının diğer senetler için de Mahkemede görülen 2011/1144 E. Ve 2011/1145 E. Sayılı ve İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2011/501 E....
beyanıyla itiraz ettiğini, davalının borca itiraz ettiğinden icra takibinin durduğunu, davalı T3 kira sözleşmesine ve altındaki imzaya itiraz etmediğini, dolayısıyla kira sözleşmesini kabul ettiğini, imzaya itiraz etmediğinden ve kira sözleşmesini kabul ettiğini, imzaya itiraz etmediğinden ve kira sözleşmesinden borçlunun ödeyeceği kira bedeli ve tarihleri açıkça yazılı olduğundan İİK 68 ve 269/c maddesi gereğince borçlunun belge ibraz etmesinin gerektiğini, tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile davalının haksız itirazının kaldırılmasına, kira bedellerinin ödenmesine, davalının itirazı haksız olduğundan %20 icra inkar tazminatına, takibin devamına ve kiracı davalının taşınmazdan tahliyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
sağlamadan bonoları alan alacaklının, imzaya itirazı kabul edilene karşı başlattığı takipte en azından ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekeceğinden davalının imza itirazı kabul edilen bono yönünden %10 para cezası ve %20 icra inkar tazminatı ile cezalandırılmasına karar verilmiş, borca itirazı reddedilen bonolar yönünden ise; takip geçici olarak durdurulduğundan ve davalının talebi bulunduğundan, davacının itirazı reddedilen bonolar yönünden davalı yararına %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir" şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....
SAVUNMA : Davalı ---- vekili cevap dilekçesinde özetle; --- dolayısı ile davalının bir borcu bulunmadığı, bu nedenle takibe, borca sözleşmeye, imzaya, faize, faiz başlangıç tarihine ve tüm ferilerine itirazı aynen tekrar ettikleri, yapılacak imza incelemesi ile borcun davalı şirkete ait olmadığının tespit edileceği, borcu kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı alacaklı tarafından yapılan işlemlerin eksik olduğu, sözleşmelerin incelenmesinde davalı şirkete sözleşmeler kapmasında tanınan hakların uygulanmadığı ve doğrudan icra takibine geçildiğini, davacı bankanın davalı şirkete sözleşmeler kapsamında tanınan hakların uygulanmayarak doğrudan icra takibine geçildiğini, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ---- dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak süresinde cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır....
ın 29.08.2013 tarihinde İcra Mahkemesi'ne başvurarak imzaya ve borca itiraz ettikleri, Mahkemece, borçlu ...'ın imza itirazının kabulüne, borçlu ...'ın itirazı yönünden ise davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda; borçlu ...'ın 29.08.2013 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya ve borca itiraz ettiği, adı geçen borçlunun imza ve borca itirazından sonra 17.12.2013 tarihinde öldüğü, 18.03.2014 tarihli celsede borçlu ...'...