Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı idare vekili cevap dilekçesi ile, dava konusu taşınmazın imar uygulamasının iptali ile davacının mülkiyetine dönmüş olduğunu, ayrıca tapu iptalinin talep edilemeyeceğini, dava konusu taşınmazın bulunduğu alanın müvekkili idare tarafından toplu konut alanı olarak ilan edildiğini, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili talebi ile Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/719 Esas sayılı dosyası ile açılan bedel tespiti ve tescil davasının imar planı ve kamulaştırma kararının iptal edilmesi nedeni ile reddedildiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir....

Büyükşehir Belediyesince yapılan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiklerini ileri sürerek; Kabasakal Köyü 5620 ada 8 sayılı imar parselinin 1232 sayılı kök parsele isabet eden kısmının tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescili ile eski hale iadesinin sağlanması ve ayrıca 1232 sayılı ihdas parselinin imar planında yol alanına isabet eden kısmının da iptal ve Hazine adına tescili ile eski hale iadesinin sağlanması; olmadığı takdirde tazminat istemiyle asıl davayı açmış; birleşen davasında da, aynı isteklerle bağlantılı olarak, 5620 ada 8 sayılı imar parselinin Hazine adına kayıtlı olması nedeniyle kök 1232 sayılı parselden bu imar parseline isabet eden kısmı kadarının tespit edilerek geldisi olan kök parsellere dönmesi sağlanarak Hazine adına tescil ile tapu kayıtlarının eski hale iadesi, olmadığı takdirde tazminat isteklerinde bulunmuştur....

    Hukuk Dairesi ESAS NO : 2014/14861 KARAR NO: 2016/595 Y A R G I T A Y İ L A M I Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.06.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-davalı ... Belediye Başkanlığı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin ihyası suretiyle hazine adına tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen ilk karar, ......

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya içerisinde rastlanamadığından;... Belediye Encümeninin 16.05.2012 tarih, 2012/807 sayılı Kararına istinaden dava konusu ... İlçesi, ... Mahallesinde kain ... ada ... parsel... sayılı taşınmazlarda yapılan imar uygulamasının tescil edilip edilmediğinni tespiti ile anılan parsellerin güncel tapu kayıtlarının ve dayanak belgelerinin ilgili tapu müdürlüğünden istenerek Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 19.04.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kadastral parselin ihyası (imar uygulaması ile oluşan imar parselinin tapu kaydının iptali ile eski hale getirilmesi) isteğine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; Antalya, Alanya, Saray mahallesi 513 ada 73 parsel sayılı taşınmaza, davacıların murisi olduğu iddia olunan İlhan Odabaşıoğlu’nun 1983 yılında taksim suretiyle malik olduğu; 3402 sayılı İmar Kanununun 18....

        Dava, tapu iptali ve eski hale ihya sureti ile Hazine adına tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece, dava konusu taşınmaza dayanak imar uygulamalarının idari yargıda iptal edildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve incelemenin hükme yeterli olduğu söylenemez. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu alanda ... Belediyesinin 37 nolu imar düzenlemesi yaptığı, daha sonra aynı bölgede ... Büyükşehir Belediyesi'nin imar uygulaması gerçekleştirdiği, her iki şuyulandırma işleminin idari yargı yerinde iptal edilerek, idari yargı kararlarının kesinleştiği dosya kapsamıyla sabittir. Hemen belirtilmelidir ki, imar uygulamasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesiyle, sicilin dayanıksız kalacağı ve yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın ise, iptali ile kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası şeklinde karar verilmesi gerekeceği kuşkusuzdur....

          Belediye Başkanlığının 03.10.2012 tarihli 2012/1791 sayılı Encümen Kararı ve bu karara istinaden yapılan imar uygulamasına ilişkin tüm evrakın (şuyulandırma cetveli, hesap özeti vb.) ilgili belediyeden istenmesi, belirtilen Encümen Kararına dayalı olarak yapılan imar uygulamasının sicile yansıtılıp yansıtılmadığı hususunun ilgili tapu müdürlüğünden sorulması, öte yandan anılan Encümen Kararına dayalı olarak yapılan imar uygulamasının iptal edilip edilmediğinin ilgili belediye ve gerekirse davacı yandan sorularak iptal edilmiş olması halinde gerekçeli karar (kesinleşme şerhli) suretinin ilgili mahkemesinden istenerek evraka eklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 14.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            DELİLLER : Tapu kayıtları vs. Deliller. DOSYADA YER ALAN DELİLLER VE DEĞERLENDİRME: Dava, imar uygulamasından kaynaklanan tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde de tazminat istemine ilişkindir. Tuzla Tapu Sicil Müdürlüğü'ne yazılan müzekkere cevabında; dava konusu 142 Parsel sayılı taşınmazın ifrazından oluşan davacının hissedar olduğu 113 Ada 6 Parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının gönderildiği anlaşılmıştır. Mahkemece uyuşmazlığın idari yargı yolunda görülmesi gerektiği, imar işlemine ilişkin herhangi bir iptal davası bulunmadığı, tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat talepli davanın usulden reddine karar verilmesine dair hüküm oluşturulduğu anlaşılmıştır. İmar uygulaması iptal edilmedikçe idari işlem ayakta durdukça taşınmazların davacı adına tapuya tesciline karar verilemeyeceği anlaşılmakla yerel mahkemece davacının tapu iptali ve tescil isteminin reddine karar verilmesi gerekirken davanın usulden reddine dair hüküm kurulması yerinde görülmemiştir....

            Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. 4721 sayılı TMK’nın 705/2. maddesi uyarınca tapu iptali ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır. Dolayısıyla bu tür bir dava taşınmazların mülkiyetinin yitirilmesine ilişkin iptal ve tescil davasının kesinleştiği tarihten sonra açılabileceğinden, mülkiyetin kaybedildiği tarih itibariyle de taşınmazların değerlerinin tespit edilmesi gerekmektedir. Tapunun iptalinden kaynaklanan tazminat davalarının görülebilmesi için tapunun iptaline ilişkin mahkeme kararlarının kesinleşmiş olmasına gerek yoktur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.02.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 31.03.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı 3007ada 213 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak 25.05.1987 tarihinde belediye başkanlığı tarafından düzenlenen tapu tahsis belgesine dayanarak tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalı davanın reddini savunmuş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu