Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacılar ... ve ... ve ..., davalıların taşınmazın üzerine ev yapmaları nedeniyle 2981 sayılı Yasa uyarınca yapılan çalışma ile müstakilen adlarına tapu kaydının tesis edilmesine rağmen kendilerine ait bölüm olan, üzerinde ev bulunmayan ve ana parsel olarak bırakılan 430 parsel sayılı taşınmaza ait tapu kaydında da halen paylarının bulunduğunu öne sürerek 430 parsel sayılı taşınmaz üzerinde davalılar adına kayıtlı payların iptaliyle kendi adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece dava konusu edilen imar uygulamasının dayanağı olan idari işlemin İdare mahkemesince iptal edilmedikçe, tapu sicili yolsuz tescil durumuna düşmedikçe eldeki tapu iptal davasının açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de davanın nitelendirilmesi ve varılan sonuç usul ve yasaya uygun düşmemiştir....

    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteğine ilişkindir. Tazminat isteğine dayanak ... mahallesi, ... ada ... parsel sayılı 20148,92 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 1997 tarihinde yapılan kadastro sonucu bahçe vasfı ile davacıların murisi adına tespit ve tapuya tescil edilmiş, Hazine tarafından açılan tapu iptal ve tescil istemli dava nedeniyle ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/153 - 2008/201 sayılı kararı ile taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmiş, verilen bu karar temyiz incelemesinden geçerek 15/12/2008 tarihinde kesinleşmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur....

      Köyünde yapılan arazi kadastrosunda 76 parsel sayılı 38300 m2 yüzölçümündeki Mart 1930 tarih ve 4 sıra tapu kaydına dayanılarak ... oğlu ... ... adına kadastro tesbiti itirazsız kesinleşerek tapuya kayıt edilen, intikal ve satış ile 4.5.1992 tarihinde 1/4’... pay ile ... ..., ... ..., ... ve ... ... adlarına tescil edilen parselden 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan imar uygulaması ve parselasyonda ifrazen oluşmuştur. İncelenen dosya kapsamına kararın dayandığı gerekçeye ve kesinleşmiş orman kadastro haritası ve 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasına ilişkin tutanak ve haritalar ile mahkeme kararlarının uygulanmasına dayalı araştırma inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi ve ... elemanı bilirkişi raporlarıyla, çekişeli parselin imar uygulamasında ifraz edildiği 76 sayılı kadastro parselinin, arazi kadastrosunda tapu kayıtlarına dayanılarak ... ......

        Belediyesi tarafından imar uygulamasına tabi tutularak çok sayıda imar parselinin oluşturulduğunu; anılan imar uygulamalarından önce Hazine adına kayıtlı 1178 sayılı kadastral parselin kadastro sınırları içerisinde de Kabasakal Köyü 4944 ada 2, 3, 4, 6 ve7 sayılı imar parsellerinin oluşturulduğunu, ancak yapılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek; tapu iptal ve tescil ile tapu kayıtlarının eski hale iadesinin sağlanması talebinde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen hükmün temyizi üzerine Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 23.05.2014 tarihli, 2014/9327 Esas, 2014/6842 Karar sayılı bozma ilamı ile "... idare mahkemesi tarafından verilen imar uygulamasının iptaline ilişkin kararın kesinleşmesiyle bu idari işlemle oluşmuş tüm uygulamalar iptal edilmiş sayılacağından, sicil kayıtlarının iptal edilen uygulama öncesine getirilmesi gerektiği tartışmasızdır....

          Yine; idari yargı yerinde iptal edilen imar uygulaması sırasında düzenlenen 05.10.2004 tarihli krokili beyanname uyarınca "kumluktan ihdas" olarak belirtilen ancak kayden sicil kaydı oluşturulmadan imar uygulamasına alınan A harfiyle gösterilen 10467.57 metrekarelik alanın sınırları ile dava konusu 9663 ada 1, 2 ve 3 sayılı imar parsellerinin çap sınırları çakıştırılarak, çekişmeli imar parsellerinin "kumlukdan ihdas" olarak gösterilen alan içerisinde kalan kısımları ve miktarlarının açıkça belirlenmesi ve bu kısımların özel mülkiyete konu olamayacakları da gözetilmek suretiyle anılan bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile tapudan terkinine -başka bir ifadeyle, çekişmeli imar parsellerinin özel mülkiyete konu olamayacak kısımlarının tapudan terkinine- hükmedilmesi gerekirken, çelişkili ve infaza elverişsiz biçimde ve talebi aşar şekilde tescil ve terkin kararı verilmesi de doğru görülmemiştir....

            Belediyesinin 37 No'lu imar düzenleme bölgesinde yaptığı imar uygulaması kapsamında kaldığını ve daha sonra da davalı Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından imar uygulamasına tabi tutularak çok sayıda imar parselinin oluşturulduğunu; anılan imar uygulamalarından önce Hazine adına kayıtlı 1055 (83) sayılı kadastral parselin kadastro sınırları içerisinde de ... Köyü 4974 ada 4 sayılı imar parsellerinin oluşturulduğunu, ancak yapılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek; tapu iptal ve tescil ile tapu kayıtlarının eski hale iadesinin sağlanması talebinde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuştur....

              olarak hibe edilen dava konusu taşınmazın bu amaçla kullanılmaması nedenine dayalı geri alım davası ise de, dosya içindeki bilgi ve belgelerden bağışın şartlı yapılmadığı, yapı ruhsatı alabilmek için plan şartı gereği kamuya terk edilmeksizin yapı ruhsatı verilemeyeceğinden, imar planında teknik alt yapı alanı olarak ayrılan kısmın hibe edildiği, imar planının davacılarca iptal yoluna gidilmediği halen de imar planındaki konumunun değişmemiş olduğu göz önüne alındığında Borçlar Kanununun 295/3 ve 297.maddelerinin uygulama yeri olmadığı gibi, Kamulaştırma Kanununun 35.maddesi uyarınca imar düzenlemesi sırasında malikinin muvaffakatı ile yol, yeşil alan ve bunun gibi kamu hizmet ve tesislerine ayrılan alan için eski malikleri tarafından mülkiyet iddiasında bulunulamaz ve karşılığı da istenemez.Bu durumda, halen imar planında teknik alt yapı olarak ayrılan dava konusu taşınmaz için eski maliklerince mülkiyet iddiasında bulunmaları imkanı bulunmadığından tapu iptali ve tescil davasının reddi...

                Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. O halde; imar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır....

                  Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. O halde; imar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır....

                    Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. O halde; imar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır....

                      UYAP Entegrasyonu