İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, davanın kabulü ile İİK m.71 yollaması ile m.33/a maddesi uyarınca İzmir 5. İcra Müdürlüğünün 2018/3471 esas sayılı dosyada icranın davacı bakımından geri bırakılmasına karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; cevap dilekçesini tekrar ederek ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın 5 günlük süresinde açılmadığını, davacının müvekkilini oyalayarak kötü niyetli bir şekilde iş bu davayı açtığını, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 71/2 maddesi delaletiyle aynı yasanın 33/a maddesi uyarınca açılmış takibin kesinleşmesinden sonraki devrede zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması davasıdır....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 02.12.2014 tarih ve 2014/1169 esas, 2014/1108 karar sayılı kararının hüküm bölümünün (1) bendinde yer alan “ İİK 71/2 maddesi delalati ile İİK 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına ” sözcüklerinin silinerek karar metninden çıkartılmasına, yerine “takibin durdurulmasına” sözcüklerinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK.nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 33/1. maddesi uyarınca icra emrinin tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa nedeniyle icranın geri bırakılması isteğidir. Marmaris 1. İcra Müdürlüğünün 2022/1872 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından davacı borçlu aleyhine 12/05/2022 tarihinde başlatılan ilamlı icra takibi olduğu, takibin dayanağını Marmaris Arabuluculuk Bürosunun 2021/378 E. Sayılı kararı olduğu davacı borçluya icra emrinin 21/05/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davanın yasal süresinde olduğu anlaşılmıştır. İİK'nın 33/1. maddesinde, icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir....
ve taraflarınca davacı ( borçlu) tarafından gerçekleştirilen işleme ilişkin tasarrufun iptali istemli dava açıldığını, bu bakımdan borçlunun hacze kabil malının bulunmaması sebebiyle icra dosyası aciz vesikasının düzenlenmesinden itibaren yirmi yıl geçmesiyle zaman aşımına uğrayacağını, davacı ( borçlu) huzurdaki icranın geri bırakılması istemi köyü niyetli olup alacaklarının tahsilini geciktirme amaçlı olduğunu, bu sebeple davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine karar verilmesi gerekmekte iken yerel mahkemece icranın geri bırakılmasına karar verilmesi eksik ve hatalı olduğunu, ayrıca huzurdaki zaman aşımı sebebiyle icranın geri bırakılmasına ilişkin şikayet yoluna davacı (borçlu ) tarafça yasal süresi içerisinde başvurulmadığından süre yönünden talebin reddine karar verilmesi gerektiğini, zaman aşımına ilişkin şikayetler için mevzuatta öngörülen süre beş gün olup davacı tarafça yapılan şikayetin süresinde yapılmadığının açıkça görülebildiğini, davaya konu İstanbul Anadolu...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İİK'nun 150/I maddesi uyarınca müvekkili bankanın borçlu davacıya tanzim talebini içerir hesap kat ihtarını Beyoğlu 47 Noterliğinin 6216 yevmiye numarası ile 23/05/2018 tarihinde gönderildiğini, 29/05/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, süresi içerisinde itiraz edilmediğini, takibin usul ve yasaya uygun olduğunu, icranın geri bırakılması için ileri sürülebilecek sebepler İİK'nun 33. maddesinde sınırlı olarak sayıldığından, borcun ödendiği veya ödenmesi için mehil verildiği noter tarafından resen yapılmış veya tasdik edilmiş belgelere veya icra zabıtlarına dayandırılmadığından, icranın geri bırakılması talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, takip dosyasındaki dayanak belgelerin icra emrine eklendiğinin icra dosyası kapsamındaki posta koçanı ile sabit olduğunu, borçlunun sözleşme ve akit tablosunda öngörülen faiz oranını ödemekle yükümlü olduğunu, buna itiraz edilemeyeceği sabit iken hiçbir kanıta dayanmayan genel ve soyut iddialarının mesnetsiz...
yapılmadığını, 1 yıllık sürenin aşıldığını beyanla davalı hamil olmadığından takibin iptaline, takip sonrası zamanaşımı gerçekleştiğinden icranın geri bırakılmasına ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
Maddesine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden önceki dönemde itfa nedeniyle icranın geri bırakılması ile fazladan yapılan ödemenin istirdadına ilişkindir. İzmir 19. İcra Dairesinin 2021/1815 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine Gaziantep 2. Aile Mahkemesi’nin 2018/361 Esas ve 2018/665 Karar sayılı 17/07/2018 kesinleşme tarihli ilamına dayalı olarak 2019/4. Dönemi dahil olmak üzere bu aydan itibaren doğmuş nafaka alacakları açıklaması ile 6.311,46 TL asıl alacağın 257,78 TL işlemiş faizi ile birlikte tahsili talebi ile ilamlı takip yapıldığı, takip tarihinden sonra devam eden aylar nafakasının da talep edildiği, davacıya icra emrinin 10/03/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 19/03/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. İİK.nın 33/1. maddesine göre kesinleşme öncesi itfa itirazı, icra emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesine yapılmalıdır....
Alacaklı bu süre içinde dava açarsa, bu davanın sonucuna kadar takip durmaya devam eder. Alacaklı bu davayı kazanır ise duran icra takibine devam edilir. Kaybetmesi veya yedi gün içinde dava açmaması halinde ise icranın geri bırakılması kararı, takibin iptaline ilişkin sonuçları doğurur. Bir diğer anlatımla dosyada mevcut hacizler kalkar.O halde mahkemece, sadece icranın zamanaşımı nedeniyle geri bırakılmasına karar verilmesi hacizlerin kaldırılmasına ilişkin talebinin reddedilmesi gerekirken, İİK.nun 33/a-2. maddesi hükmü gözardı edilmek suretiyle hacizlerin kaldırılması isteminin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
aleyhine tesis edilmiş olmasına rağmen vekil edeni aleyhine ilamlı takip yapılmasının usulsüz olduğunu, belirterek icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi üzerine, hüküm şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir. İlamlı icrada borçlu ilam aleyhine olan yani ilama göre borçlu olan kişidir. İlamlı icrada borçlu yedi gün içinde icra dairesine başvurarak icra emrine itiraz ediyorum demek suretiyle ilamlı icra takibini durdurma imkanına sahip değildir. Borçlu yalnızca, İİK'nun 33. maddesi gereğince, borcu ödemiş olması, alacaklıdan mehil almış olması veya ilamın zamanaşımına uğramış olması halinde icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasını isteyebilir. İcra emrine bu şekilde itiraz edilmiş olması, icra takibini kendiliğinden durdurmaz. İlamlı takibe ancak Yasada belirtilen nedenlerle itiraz edilebilir. İlamlı takipte temel ilkeler mevcuttur....
dolması nedeniyle mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, İİK.71/2 maddesi delaletiyle İİK.33- a/ 1 maddesi gereğince zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....